ABD'li yetkililer: ÖSO, IŞİD mahkumlarını serbest bırakıp, DSG'yi suçluyor

Foreign Policy'de Lara Seligman imzasıyla yayınlanan bir haberde, Türkiye destekli cihatçı güçlerin, Rojava'daki cezaevlerinde bulunan Irak ve Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) teröristlerini serbest bırakarak, Demokratik Suriye Güçlerini (DSG) suçladıkları belirtildi.

ABD'li yetkililer: ÖSO, IŞİD mahkumlarını serbest bırakıp, DSG'yi suçluyor

Foreign Policy'de Lara Seligman imzasıyla yayınlanan bir haberde, Türkiye destekli cihatçı güçlerin, Rojava'daki cezaevlerinde bulunan Irak ve Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) teröristlerini serbest bırakarak, Demokratik Suriye Güçlerini (DSG) suçladıkları belirtildi.

Üst düzey iki ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisinin söylemlerine dayandırılan haberde, ABD'li bir üst düzey yetkili, Kürtlerin IŞİD'li tutukluları serbest bıraktığına dair hiçbir kanıt olmadığını söyledi.

Yetkili, Trump tarafından dile getirilen bu iddianın, "Suriye'deki ABD'li askerî güçleri kızdırdığını" ifade etti ve ekledi: "Söylemek gerekirse inanılmaz derecede pervasız ve ikiyüzlü bir iddia."

Öte yandan Foreign Policy muhabiri, DSG'nin de, "Hiçbir (IŞİD'li) tutukluyu bırakmadık ve asla bunu yapmayacağız" açıklaması ile ABD'li yetkiliyi doğruladığını kaydetti.

Türkiye’nin desteğiyle, aşırı uçlu gruplarla bağlantısı olan Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO), kuzeydoğu Suriye’ye Kürtlere yönelik kanlı bir saldırı başlattığı dile getirilen haberde, Kürt mahkumları infaz ettikleri, çok sayıda sivil ve Suriye Demokratik Gücü (DSG) savaşçısını öldürdüklerine dikkat çekildi.

Kadın Kürt siyasetçi Hevin Halef'in ÖSO cihatçıları tarafından katledildiği dile getirilen haberde, grubun, ABD’nin Kobani’deki askeri birliklerini bile kasten hedef aldığı vurgulandı.

Türkiye’nin 2018’de Afrin’e yaptığı harekat sırasında, kuzeybatı Suriye’de, Türk destekli ÖSO çetelerinin, Kürt savaşçılarının cesetlerini parçalamak ve ibadet yerlerini imha etmek de dahil olmak üzere savaş suçları işledikleri dile getirilen haberde, şimdi grubun kuzeydoğu Suriye'de benzer taktikler kullandığı dile getirildi.

Haberde, ABD yetkililerinin, ÖSO güçlerinin silahsız sivilleri öldürmenin yanı sıra, Türkiye'nin DSG'nin kontrolünde bulunan bölgeleri ele geçirmesiyle birlikte, daha önce Kürt savaşçılar tarafından yakalanan IŞİD tutuklularını serbest bıraktığı iddialarına da yer verildi. Yetkililer, ÖSO'nun IŞİD tutuklularını serbest bıraktıktan sonra kendi yaptıkları bu suçu DSG'nin üzerine yıkmaya çalıştıklarını vurgulamaktalar.

Öte yandan ABD Savunma Bakanı Esper, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyine yönelik 'Barış Pınarı Harekatı' hakkında açıklamada bulundu.

Türkiye'nin Suriye'deki eylemlerinin IŞİD'i yenme misyonunu sekteye uğrattığını söyleyen Esper, "Türkiye'nin operasyonu çok sayıda tehlikeli IŞİD'linin serbest kalmasına yol açtı. Türkiye'nin sorumsuz eylemleri yüzünden askerlerimize yönelik risk kabul edilemez düzeye ulaştı. ABD askeri personelinin çekilmesi planını uyguluyoruz" dedi.

Esper, açıklamasında "IŞİD'in yeniden ortaya çıkması olasılığı, olası savaş suçları ve insani kriz dahil operasyonun sonuçlarının sorumluluğu tamamen Cumhurbaşkanı Erdoğan'a aittir" ifadelerine yer verdi.

"Önümüzdeki hafta NATO'da müttefiklerimize toplu ve bireysel diplomatik-ekonomik önlemler alma yönünde çağrı yapacağım" diyen Bakan Esper, Türkiye'yi 'çok sayıda tehlikeli IŞİD tutuklusunu' serbest bırakmakla suçladı.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da, YPG'nin IŞİD'li tutukluları serbest bıraktığını iddia etmişti.

Akar, "Bildiğiniz gibi bir hapishane konusu var. Bu hapishanelerle ilgili de biz elimizden gelen gayreti göstermeye kararlıyız. Ancak bölgemizde bir tek DEAŞ hapishanesi vardı; oraya gittiğimiz zaman bunun YPG'liler tarafından boşaltıldığını, oradaki DEAŞ'lıların kaçırıldığını gördük. Bunları da fotoğraflarla, filmlerle tespit ettik ve ilgili muhataplarla bunları görüştük, görüşmeye de devam edeceğiz" ifadesini kullanmıştı.