Cemil Bayık’tan ‘Öcalan’ açıklaması

KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Cemil Bayık, Abdullah Öcalan hakkındaki iddiaların tümünü ciddiye aldıklarını belirterek, İmralı’da yürütülen siyasetten Avrupa Konseyi, CPT, ABD, İngiltere, ve İsrail’i sorumlu tuttu.

Cemil Bayık’tan ‘Öcalan’ açıklaması

Avrupa’da yayın yapan Stêrk TV'ye konuşan Cemil Bayık, PKK lideri Abdullah Öcalan ile kardeşi arasında gerçekleşen son telefon görüşmesi hakkında değerlendirmede bulundu.

22 yıldır İmralı F Tipi Kapalı Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde tutulan Öcalan hakkında ortaya atılan iddialar ve uygulanan görüş yasağına değinen Bayık, PKK liderine karşı Türkiye ve uluslararası güçlerin birlikte “özel bir siyaset” yürüttüğünü savundu.

Cemil Bayık, “Türk devleti bu siyasetin gardiyanıdır” diye konuştu.

“İmralı'da her gün, her saat psikolojik bir savaş yaşanıyor” diyen Bayık, “Rêber Apo Kürt halkını ölümden döndürdü, yeniden dirilttiği için böyle bir siyaseti devreye koydular. Rêber Apo'dan intikam alıyorlar” ifadelerini kullandı.

Abdullah Öcalan’a ilişkin konu ne olursa olsun iddiaları ciddiye aldıklarını vurgulayan Cemil Bayık, “Kürdistan halkına yönelik soykırım siyaseti yürüten bir devlet Rêber Apo'ya karşı da her şeyi yapabilir. Türk devletinin tarihini araştırdığımızda bunu görüyoruz. İktidarları için kendi öz kardeşlerini öldürmüşler. Bundan dolayı Türk devleti her şeyi yapabilir” şeklinde konuştu.

KCK Yürütme Konseyi Eş başkanı Cemil Bayık, Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan ile geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiği telefon görüşmesine ilişkin ise, şu değerlendirmede bulundu:

“Telefonla bir görüşme gerçekleştiğini söylüyorlar. Rêber Apo İmralı'da yürütülen siyasetin hukuksuz olduğunu belirttiği için de telefonu kesmişler. Halkımız da Rêber Apo'nun fiziki özgürlüğü dışında bir şeyi kabul etmediğini söylüyor doğrusu da budur. Çünkü Kürdistan halkı önderliğin onlar için ne ifade ettiğini çok iyi biliyor.”

Cemil Bayık, İmralı’da uygulanan siyasetten sadece AK Parti-MHP iktidarı değil, Avrupa Konseyi, CPT, ABD, İngiltere, İsrail ve onlara yardım eden herkesin sorumlu olduğunu söyledi.