Dersim'de sağcılar ve solcular birleşti: 'Tunceli tecavüzün adıdır'

İçişleri Bakanlığı tarafından “Tunceli” isminin değiştirilmesi nedeniyle görevlendirilen müfettiş,  Dersim Belediyesi Meclis üyelerine, “neden böyle bir karar” aldıklarını sorarken meclis üyeleri bunun halkın talebi olduğunu söyledi. Bu arada soruşturmaya tepki gösteren Dersim Emek ve Demokrasi Güçleri, "Tunceli’nin katliamın adı" olduğunu vurguladılar.

Dersim'de sağcılar ve solcular birleşti: 'Tunceli tecavüzün adıdır'

İçişleri Bakanlığı tarafından “Tunceli” isminin değiştirilmesi nedeniyle görevlendirilen müfettiş,  Dersim Belediyesi Meclis üyelerine, “neden böyle bir karar” aldıklarını sorarken meclis üyeleri ise bunun halkın talebi olduğunu söyledi. 

Dersim Belediye Meclisi’nin, “Tunceli” olan belediye tabelasını “Dersim” ibaresi olarak değiştirilmesiyle ilgili İçişleri Bakanlığı, başlattığı soruşturma kapsamında müfettiş görevlendirdi. Dersim’e gelen müfettiş, ön inceleme için valilik binasında meclis üyelerinin ifadelerini aldı. 

Dersim isminde imzası bulunan 10 belediye meclis üyesinin ifadesini alan müfettişin meclis üyelerine, “Neden Dersim tabelası kararı aldıklarını ve kendileri için ne alam ifade ettiği” yönünde sorular sorduğu belirtildi. Ayrıca KHK’li oldukları gerekçesiyle mazbataları geri alınan meclis üyelerine de, KHK ile ilgili sorular yöneltildiği kaydedildi. 

Halkın talebidir

Müfettişin sorularına karşılık meclis üyelerinin, “Dersim isminin halkın talebi olduğunu, bunun da yasalara aykırı olmadığını ve ismin birçok yerde yasal bir şekilde kullanıldığı” şeklinde yanıtlar verdiği öğrenildi. 

Maçoğlu: Henüz ifadem alınmadı

Kararda imzası bulunan Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu ise kendisinin aranmadığını, ancak yazılı olarak ifadesine başvurulacağını öğrendiğini kaydetti. Maçoğlu, henüz yazılı ifade için de herhangi bir belgenin kendisine gelmediğini, geldiği takdirde aldığı karara ilişkin savunmasını yapacağını aktardı.  

Belediye Meclisinin, tabeladaki Tunceli ismini “Dersim” olarak değiştirilmesine yönelik aldığı karar, uygulanamadan valiliğin başvurusu üzerine Erzincan İdare Mahkemesi tarafından durdurulmuştu.

Dersim Emek ve Demokrasi güçleri: Tunceli tecavüzün adıdır

Belediyenin tabela kararına ilişkin yürütülen tartışmalara tepki gösteren Dersim Emek ve Demokrasi Güçleri, "Tunceli’nin katliamın adıdır" diyerek Dersim ile yüzleşilmesinin Türkiye'nin demokratikleşmesine katkı sağlayacağını belirtti. 

Dersim Emek ve Demokrasi Güçleri, Dersim Belediyesi’nin tabela kararına ilişkin Seyit Rıza Meydan’ında basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya sivil toplum örgütleri temsilcileri ve yurttaşlar katıldı. 

Açıklamada konuşan HDP İl Eşbaşkanı Hıdır Çiçek, Dersim ismine dair yapılan tartışmalara sert tepki göstererek, “Bu isim Dersim halkının ortak iradesi ve talebidir. 'Buraya tunç eli gereklidir' denilerek Tunceli ismi veriliyor.  Bu Dersim ile Tunceli savaşıdır deniliyor. Evet aynen böyledir. Tunceli ismi kabul etmiyoruz. Tunceli bir katliamın, tecavüzün, yok saymanın, soykırımın adıdır. Tunceli doğmamış bebeklerin anne karnında süngülenmesi, kadınlara tecavüz edilmesidir. Suçsuz günahsız insanların katledilmesidir” dedi.

Sağcılar ve solcular Dersim'de birleşti

Ardından platform adına ortak açıklamayı yapan EMEP İl Başkanı Ergin Tekin, belediye meclis üyelerinin aldığı kararın yeni olmadığını anımsatarak, şimdiki kararın daha önce var olan ama gasp edilen bir hakkın geri alınması olduğunu söyledi. Tekin, Dersim kararıyla ilgili yürütülen tartışmaların kendisini sağcı ve solcu olarak tanımlayan farklı çevrelerin Dersim adı ve Dersim halkının iradesi karşısında tekçiliği savunma noktasında birleştiğini belirterek, kimi çevrelerin ise Dersim’i savunmanın zamansız ve gereksiz olduğu açıklamaları eleştirdi. 

Tekin, Dersim ve Tunceli tartışmalarına dair ise şunları ifade etti: “Tunceli 1937-1938 katliamı ile başlayan ve bugün tek adam rejimi tarafından sürdürülen tekçiliğin, Dersim ise, halkın iradesinde en somut ifadesini bulan tekçiliğe karşı baş eğmez bir mücadele tarihinin ve demokrasi mücadelesinin sembolüdür. Kürtlere yönelik ‘Şark Islahat Planı’ devreye sokulduğu dönemde, yeni rejim için ‘çıban başı’ olarak görülen yerlerden biri Dersim, devletin ‘ıslah’ adı altında yürüttüğü baskı politikalarının ve katliamların önemli merkezlerinden biridir. Dersim adının değiştirilmesi, bu ‘ıslah’ kapsamında 1935'te çıkartılan ‘Tunçeli Kanunu’ ile gerçekleştirildi. Tunceli adı, bölgede inceleme yapan müfettişlerin ‘Buraya bir tunç eli gerekir’ görüşlerinden esinlenerek kanunlaştırılmıştır. Bundandır ki Tunceli, Dersim’de yaşanan katliamın adıdır.”

Tarihsel hafızamızdır

Dersim adını, burada katliamı planlayanların koyduğunu ifade eden Tekin, “Dersimliler olarak bizler, bu zihniyeti ve anlayışı kabul etmiyoruz ve etmeyeceğiz. Dersim, kültürel bir coğrafyanın yüzyılları kapsayan adıdır. Alevi-Kızılbaş inancının ser çeşmesidir. Dersim adına yöneltilen saldırı, toplumsal varlığımıza, tüm insani değerlerimize yöneltilen bir saldırıdır. Dersim, bir halkın tarihsel hafızasıdır. Tunceli ismi ise bir katliamı yasallaştırarak bir halkın tarihsel, toplumsal hafızanın silinmesinin adıdır. Bu nedenledir ki Dersimliler hiçbir zaman Tunç- eli ya da Tunceli ismini istemediler ve kullanmadılar” diye belirtti. 

Tekin, dönemin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da Dersim adını kullanarak özür dilediğini anımsatarak, “Dersim adı hiçbir siyasi çıkara alet edilemez. Dersim katliamı ile yüzleşmek ve adının geri verilmesi, hakikatlerin açığa çıkarılması aynı zamanda Türkiye’nin demokratikleşmesi toplumsal barışın tesis edilmesi anlamına gelecektir” diye konuştu.