Dört Rus istihbaratçının öldürülmesi ile Türk konvoyuna saldırı arasında bağ var mı?

Dört Rus istihbaratçının öldürülmesi ile Türk konvoyuna saldırı arasında bağ var mı?

İdlib'deki Türk askeri konvoyuna Suriye güçlerinin saldırısı sonucunda hayatını yitiren beş asker ve üç siville ilgili tartışmalarda, Rus medyası, 1 Şubat'ta yine Suriye'de öldürülen dört istihbaratçıyı hatırlattı. Öldürülen Rus subayların adları şunlardı: Binbaşı Ruslan G., Teğmen Vsevolod T., Binbaşı Bulat A., Kaptan Dmitry M.

Rus Novaya Gazeta'sı öldürülen dört Rus istihbaratçının Suriye'nin Keseb kentinde, üst düzey Türkiyeli ve Suriyeli yetkilinin görüşmesinde güvenliği sağlamaları için gönderildiğini duyurdu.

Gazeteci Kerim Has sosyal medya hesabından konuyla ilgili, "İdlib saldırısı 3 Şubat’ta oldu. 1 Şubat’ta ise Suriye’de 4 Rus istihbaratçısı öldürüldü. Rusya’dan Novaya Gazeta: Bu istihbaratçılar Suriye Keseb’de üst düzey Türk ve Suriyeli yetkililerin görüşmesinde güvenliği sağlamak için gönderilmişti" paylaşımında bulundu.

ANF iki olayın birbiriyle bağlantısına dair haberinde şu hususlara dikkat çekti:

"Soçi anlaşması kapsamında Türk devleti, Rusya ve İran İdlib'in etrafından 12'şer gözlem noktası kurmuştu. Türkiye İdlib'de bulunan silahlı grupların garantörlüğünü üstlenerek şu vaatlerde bulunarak, Soçi anlaşma metnine imza atmıştı:

1- İdlib'in güneyi ile Hama'nın kuzeyi ve İdlib'in doğusunda 15-20 kilometre arasında silahlardan arındırılmış bölgenin kurulması,

2- M4 ile M5 otobanlarının açılması ve rejim güçlerinin denetimine devredilmesi

3- Silahlı grupların ayrıştırılması (ılımlı ve radikal).

(Soçi'nin) üzerinden iki yıl geçmesine rağmen bunlar yapılmadığı gibi Türk ordusu, Rusya'nın hava ve kara desteğiyle bölgeye ilerleyen Suriye ordusunun operasyonunu durdurmak için Seraqib etrafında yeni gözlem noktaları kurdu.

Edinilen bilgilere göre, Türkiye'nin bu girişimi üzerine Rusya’nın Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi bu durumu Türk yetkililerle görüşme talebinde bulundu.

Görüşme için görevlendirilen 4 Rus istihbarat üyesinin 1 Şubat günü, silahlı gruplar tarafından "yaralı olarak yakalanıp infaz edilmeleri" son çatışmaların da fitilini ateşledi.

Rus medyası Novaya Gazeta, "öldürülen dört Rus istihbarat üyesinin Keseb'de, Suriyeli ile Türk yetkililerin görüşmesinde güvenliği sağlamaları için gönderildiğini" duyurdu.

Federal Güvenlik Servisi'ne (FSB) bağlı Rus istihbaratçıların araçlarının Halep’in kuzeyinde mayına çarptığını ve yaralı ele geçen subayların Türkiye destekli çeteler tarafından infaz edildiği belirtiliyor.

Bu olaydan hemen sonra 2 Şubat'ı 3 Şubat'a bağlayan gecede ise İdlib'deki Türk konvoyuna saldırı düzenlendi. Türk devleti resmi kaynaklarına göre, yaşanan bombardımanlarda 8 askerleri öldü.

Sahadaki kaynaklardan alınan bilgilere göre, Türk askerine yönelik bombardıman Rus istihbaratçıların öldürülmesinden hemen sonra gerçekleşti. Ancak Türk devleti, Rusya'nın vereceği tepkiyi tam kestirebilmek için açıklamayı geciktirerek, 3 Şubat'a bıraktı."

Rudaw, dört Rus istihbaratçının öldürülmesi ile ilgili haberinde, "Suriye’nin Halep kenti kuzeyinde Suriye ordusu ve Rus askerlerin bulunduğu bölgeye düzenlenen saldırıda en az dört Rus FSB üyesinin öldürüldüğü bildirildi. Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO, Özgür Suriye Ordusu -ÖSO) ile çeşitli muhalif gruplar önceki gün, Halep’in batıdaki dış mahallelerinden Cemiyet-i Zehra bölgesinde İran ve Rus güçlerinin de desteklediği Suriye ordusu birliklerine saldırmış, taraflar arasında şiddetli çatışmalar yaşanmıştı" satırlarıyla duyurmuştu.

Haberde şu detaylar dikkat çekmişti:

"Baza Telegram televizyonu da dört Rus subayın araçlarının Halep’in kuzeyinde mayına çarptığını ve yaralı ele geçen subayların “militanlar” tarafından öldürüldüğünü duyurdu.

SMO kaynakları söz konusu çatışmalarda 70’ten fazla Suriye askeri ile en az beş Rus askerini öldürdüklerini ileri sürmüştü

Çatışmaların ardından ilk kez Rus savaş uçakları Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) denetimi altındaki Halep’in Bab ilçesinde SMO mevzilerini bombalamıştı.

Ancak ne FSB’den ne de Rusya Savunma Bakanlığı’ndan konuya ilişkin herhangi bir açıklama yapılmadı. Federal Güvenlik Servisi (FSB) Özel Operasyon Merkezi, 1998 yılında dönemin FSB başkanı Vladimir Putin tarafından yurt içi ve yurt dışı operasyonlar için kurulmuştu. Rus uzmanlar Özel Kuvvetler subaylarının öldürülmesinin Ankara ve Moskova arasında ciddi bir krize neden olacağını savunuyor."