HDP'den Hükümete Efrin uyarısı

HDP Sözcüsü Bilgen: Birileri Erdoğan'a 'Mutlaka Afrin'e girmen gerekiyor' telkininde bulunuyorsa, bilsin ki 15 Temmuz benzeri bir hazırlık yapıyordur

HDP'den Hükümete Efrin uyarısı

HDP Sözcüsü Bilgen: Birileri Erdoğan'a 'Mutlaka Afrin'e girmen gerekiyor' telkininde bulunuyorsa, bilsin ki 15 Temmuz benzeri bir hazırlık yapıyordur

HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, Türkiye'nin Efrin çıkışına yönelik açıklamalarda bulundu.

Bilgen, "Eğer birileri Erdoğan'a bunu telkin ediyorsa 'mutlaka girmen gerekiyor Türkiye'nin güvenliği bunu gerektiriyor' diyorsa Erdoğan şundan emin olsun ki 15 Temmuz'un bir benzerini başka bir çevre kendisi için hazırlıyordur" dedi.

Mezapotamya Ajansı'nın haberine göre, Bilgen Başbakan Binali Yıldırım'ın kayyum ve belediye başkanlarının görevden alınmasıyla ilgili "HDP'lilerin özel durumu var" sözlerini aynı zamanda bir itiraf olduğuna işaret etti. 

 Bilgen, "Bizimle ilgili kısmı şüphesiz artık bunu çok net biçimde, bu süreci bu noktaya getirebilmelerinin aslında mantığını dün deşifre ettiler. Türkiye toplamı açısından da görevden alınmış belediyelerin toplam nüfusuna baktığınızda ciddi bir kesimin kullandığı oy yok sayıldı. Aynı şekilde CHP'ye de bu sürecin gelip dayanmış olması çok net biçimde yerel demokrasinin yok sayıldığını gösteriyor" dedi.

Bilgen şöyle devam etti: "Çok net bir fotoğraf var; AK Parti iktidara geldiğinde seçilmiş valililer vadediyordu, şimdi atanan belediye başkanlarıyla Türkiye yönetiliyor" ifadelerini kullandı.

Belediye başkanlarının görevden alınmasıyla fiilen o halkın yok sayıldığına vurgu yapan Bilgen, Ekim 2016 hatta öncesinde başlayan süreç de asla hendeklerle bahanesiyle örtülecek bir süreç değildir.Devletin kendi açıklamalarında da hangi ilçelerde hendek olduğuna dair bilgiler var; ama görevden alınan belediye başkanları kıyasladığınızda bunun sadece manipülasyon olduğunu görürsünüz. Burada sorun hendek değil sorun çok açık biçimde halkın kendi seçtiğini tanımamadır. " diye konuştu.

'Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacak'

Türkiye'nin Suriye politikasında gelmiş olduğu noktayı da değerlendiren Bilgen, şöyle devam etti: "Başbakan şunu beyan etmiş oldu; her ne kadar tartışma Efrin eksenli seyrediyor olsa da görünen o ki Suriye'de bundan sonra tekrar eskiye dönecek olan tek şey Süleyman Şah Türbesi. Onun dışında hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Dolayısıyla da Süleyman Şah'ın türbesinin dışında Suriye'nin geldiği durumu kabullenmektir yapılması gereken şey. Hangi ülke engellemeye çalışırsa çalışsın eğer Suriye'de bir barış olacaksa mutlaka öncekine nazaran halkın kendi geleceğiyle ilgili kararları verebileceği bir yönetim modeli olacak. İkincisi de merkezi yönetimde bütün dinamikler temsil edilecek. Nusayriler de Sunni Araplar da Kürtler de herkes temsil edilecek. Bu dünyanın her yerinde çatışmalı süreçten, iç savaştan çıkışın temel formülüdür. "

'Yeni Bir Darbe Pratiği' 

Türkiye'nin Efrin'e dönük bir operasyonu sürekli gündeme getirmesine dair AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a uyarıda bulunan Bilgen, olası bir operasyonunun Türkiye'yi yeni bir darbe pratiğinin içerisine sokacağına dikkat çekti.

Kürt Fobisi 

Bilgen, şu değerlendirmelerde bulundu: "Türkiye açısından İsrail sempatisi ne kadar belirleyici ise Amerika politikasında, Türkiye açısından da Kürt fobisi o kadar belirleyici. Tersine denklem kurulmuş durumda. O korkuya oynamak Türkiye iç politikasındaki başka gerilimleri örtmek için araçsallaştırılıyor. Efrin'in Türkiye'nin güvenliği sorunu gibi algılandığı kanaatinde değilim. Türkiye'de toplumu Efrin'e odaklamak muhtemelen içerideki başka tartışmaları bastırmak açısından son derece etkili bir yöntem." dedi.

Bu tutumun bir maceraya dönüşebileceğine de işaret eden Bilgen, "Bir çılgınlık, deneme de yapılabilir ama şunu çok net söyleyebiliriz; bunlar başka sonuçlar doğurur. Uluslararası aktörler de göz yumabilirler. Ama bir sıcak çatışmaya taraf olmak, bir kara gücü sokmaya kalmak sadece Suriye'nin geleceğine dair dengeleri altüst etmez Türkiye iç politikasını da altüst eder." değerlendirmesinde bulundu. 

Bilgen sözlerini şöyle noktaladı: "Daha açık tarif edersek; Türkiye'yi yeniden bir darbe pratiğinin içerisine sokar. Eğer birileri bunu Erdoğan'a telkin ediyorlarsa 'mutlaka girmen gerekiyor Türkiye'nin güvenliği bunu gerektiriyor' diyorlarsa Erdoğan şundan emin olsun ki 15 Temmuz'un bir benzerini başka bir çevre kendisi için hazırlıyordur. Efrin'de sadece bunun bir önüne uzatılmış havucu olabilir. Başka hiç bir rol oynamaz