Murat Karayılan: 'Bizi zorla Türk yapmak istiyorlar'

Murat Karayılan’ın 10-14 Şubat tarihleri arasında TSK’nın Kürdistan Bölgesi toprakları içerisindeki Gare Dağı bölgesinde gerçekleştirdiği kara ve hava operasyonundan önce Dengê Welat Radyosu’na verdiği röportaj, Fırat Haber Ajansı tarafından 19 Şubat 2021’de yayımlandı.

PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 22 yıldır İmralı Cezaevinde tutulduğunu hatırlatan Karayılan, “Gerçekten insan üstü bir güçle bir direniş yürütüyor ve çok yönlü geliştirilen psikolojik işkenceye karşı şu anda direniyor” dedi.

Karayılan, “Bugün bilindiği üzere korona ve çeşitli hastalıklardan dolayı insanlığın yaşadığı sorunlar vardır. Bu hastalıklar, yeryüzünde ekolojik dengenin bozulmasından kaynağını almaktadır. Önder Apo, 20 yıl önce paradigmasını ortaya koyarken bunu dile getirmiştir ve ‘ekolojik bir devrime ihtiyaç var’ demiştir” diye konuştu.

Mandela’nın, Güney Afrika’da 1948 - 1994 yılları arasında resmî devlet politikası olarak iktidarda bulunan Ulusal Parti hükûmeti tarafından uygulanan ırkçı Apartheid rejimine karşı yürüttüğü mücadele ile 20. yüzyılın sonlarında dünya çapında bir figür haline geldiğini ve bir sembol olduğunu belirten Murat Karayılan, sözlerine şunları ekledi:

“Bugün Önder Apo da Türk faşizmine karşı yürüttüğü mücadele ile tıpkı Mandela gibi dünya çapında bir sembol haline gelmektedir. Bugün faşist-ırkçı TC rejiminin Kürtlere karşı yürüttüğü ırkçı uygulamalar da aynı şekildedir; hatta daha serttir. Öyle ki TC Anayasası’nın 66. maddesinde açık bir şekilde, ‘Türkiye vatandaşı olan herkes Türk’tür’ biçiminde yazmaktadır. Yani bizi zorla Türk yapmak istemektedirler. Bundan daha büyük ırkçılık mı vardır? Türk rejiminin ırkçılığı da tıpkı Apartheid rejiminin ırkçılığı gibidir. Kısacası bugün Erdoğan ve Bahçeli şahsında Türkiye’de Güney Afrika’daki Apartheid rejimi yaşatılmaktadır. Buna karşı geliştirilen mücadelenin sembolü de Önder Apo’dur.”

İstanbul Boğaziçi Üniversitesi’ndeki öğrencilerin eylemlerine değinen PKK Yürütme Komitesi Üyesi Murat Karayılan, “Bir üniversitenin öğrencileri taleplerini dile getirmek için eylemler yapıyor. Türk devleti bundan çok korktu ve hızla eylemcilerin üzerine gitti. Erdoğan da Bahçeli de bu eylemleri terör olarak göstermeye çalıştı. Öncelikle belirtmek gerekir ki, Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin öncülüğünde gelişen bu eylemlerde Türkiyeli gençlerin potansiyeli açığa çıkmıştır. Zaten iktidarı korkutan da budur. İşte bu eylemler önce İstanbul geneline, sonrasında ise Ankara’ya ve diğer alanlara yayıldı. Daha da yayılma ihtimali vardır. Rejim, bundan korkmaktadır, çünkü rejim zayıflamıştır ve daha da kötü bir yöne doğru gitmektedir. Bunun için korkmaktadırlar” değerlendirmesinde bulundu.

TSK’nın bir çok bölgede ve son olarak da Amanoslar’da “Eren” ismiyle düzenlediği kış operasyonları hakkındaki soruya Karayılan, şu yanıtı verdi:

“Bahsettiğiniz Amanos’taki operasyon, Türk sömürgeciliğinin bu kış sürecinde Kuzey’de başlatmış olduğu 8. operasyondur. Şimdiye kadar operasyonlarında elde ettikleri herhangi başarı yoktur, yenilgi vardır. Yani herhangi bir sonuç alamamışlardır. Hatta aldığımız bilgilere göre; Ağrı Dağı’nda yaşanan çatışmalarda çok sayıda kayıp da verdiler. Tabii bunları toplumdan gizliyorlar. Zaten Türk devleti yenilgilerini basına yansıtmıyor. Çok ender bazı zamanlarda, mecbur kalırsa basına veriyor ama o zaman da küçülterek veriyor. Ayrıca Amed-Lice bölgesi üzerinde de o kadar durdular ama operasyondan sonra orada da önemli bir eylem oldu ve bir darbe yediler. Kısacası bu geliştirmiş oldukları kış operasyonlarında başarısız olmuşlardır.” / Rudaw