Selçuk Mızraklı: Kayyum kararı ile bir arada yaşam umutları da öldürüldü

Selçuk Mızraklı: Kayyum kararı ile bir arada yaşam umutları da öldürüldü

HDP'li beledeyilere yönelik kayyım atamalarında görevden alınan ve daha sonra tutuklanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı, "Kayyum kararı ile bir arada yaşam umutlarının da öldürüldüğünü görmekteyiz" dedi. 

Bulunduğu cezaevinden Özgür Politika'dan Yavuz Özcan'ın sorularını yanıtlayan Mızraklı, "Kayyumu sadece belediyeye atanan yönetici olarak görmemek lazım. Asimilasyon politikalarını devlet eliyle sürdüren, zor ve baskı aletinin uygulayıcısı olarak görmek gerekir" ifadelerini kullandı.

Belediyede dört ay hizmet edebildiklerini, bu süreçte kayyımların tahribatlarını çok iyi bir şekilde gördüklerini dile getiren Selçuk Mızraklı, devam etti: 

"Özellikle de Kürt kültürü ve kadına yönelik uyguladıkları politikalarda nasıl bir katliamcı yanlarının olduğunu gördük. Bizler de bu tahribatları bu kısa sürede onarmaya çalıştık. İşte bu çalışmaları gören merkezi iktidar yeniden kayyum atayarak bu politikalarını devam ettireceğinin sinyallerini vermiştir. Çünkü yaşadığımız toprakların tarihini, kültürünü tahrip ederek bizleri tarihimizden, kültürümüzden koparmak istemektedir. Bizleri geçmişsiz bırakmak istemektedir."

2015 haziran seçimleri sonrasında bir saldırı, siyasi bir katliam ve darbe dönemini başlatıldığını belirten Mızraklı, "O günden günümüze HDP’li 15 bine yakın insanı gözaltına almış 5 bine yakın çalışanı ise tutuklamıştır. Kendisine gerçek muhalefet yapan, iktidarını gerileten HDP’yi kriminalize ederek kendi koltuklarını koruma derdine düşmüşlerdir. Kuyruk acıları var ve bu kuyruk acılarını HDP’den, muhalefet kesimlerinden, Kürtlerden çıkarmak istiyorlar. Bundan dolayı HDP’yi terörist göstermek, kriminalize ederek toplumla olan bağlarını koparmak istiyor. Geliştirdiği ırkçı söylemler ile linç kültürünü geliştirerek HDP çalışanlarına karşı siyasi ve fiziksel bir soykırım uygulamak istemektedir. Gözaltılar ve tutuklamalar ile de fiziksel bir katliam yapılmaktadır" dedi. 

"Cezaevi koşulları nasıl, bir gününüzü anlatmak isterseniz neler söylersiniz, kimler var yanınızda?" sorusuna Selçuk Mızraklı'nın yanıtı şöyle oldu: 

"Türkiye’de cezaevlerinin durumu hemen her gün basına da yansıdığı gibi ciddi sorunlar ve hak ihlalleri barındırıyor. Cezaevlerinde oluşturulan çifte izolasyona maruz bırakılan kapalı kitleler var. Zaten cezaevindesiniz, ancak bunun içinde de koğuş, hücre vb. sistemlerle ikinci, üçüncü bir izolasyon süreci yaratılıyor. Şu anda bir alışma sürecindeyim. Genç ve dinamik, sürekli tartışan ve üreten sekiz kişilik bir koğuşta kalıyorum."

Türkiye’de siyasi bir çıkmaz olduğunu dile getiren Mızraklı, "Bu siyasi çıkmaz sonucu ekonomi ve toplumsal kodların bozulduğunu görebilmekteyiz. Baştaki iktidar halkı yalanlarla uyutmaya devam etmektedir. Yani bir hipnoz hali de var. Bunu da tüm aygıtları ile yapmaktadır. Tek taraflı basın, yargı, siyaset yapıları ve tüm devlet aygıtları propaganda aletine dönüştürülmüş durumda. Gobbells’in politikalarını Hitler’den sonra bu iktidarda görmek mümkün. Tamamen yalanlara dayanarak yapılan siyaset propaganda ile tüm halka sirayet etmekte ve kandırmaktadır. Bir hipnoz durumu yaşatmaktadır" ifadelerini kullandı.