ANALİZ-ABD'nin YPG Tercihine, Türkiye'den Cihatçı Tümen Hamlesi 

16 Mayıs'ta gerçekleştirilecek olan Erdoğan-Trump görüşmesinde Amerikan tarafının Rakka Operasyonunda YPG tercihine karşı Türk Hükümeti ve Erdoğan, 17 birlikten oluşan Cihatçı Tümen kozunu öne süreceği belirtiliyor.

ANALİZ-ABD'nin YPG Tercihine, Türkiye'den Cihatçı Tümen Hamlesi 

ANALİZ HABER

AHMED FAİK

ABD'nin Suriyeli Kürt Güçlere ağır silahlar verme kararına karşı sahada elini güçlendirmek isteyen Türkiye, Suriye'de Cihatçılar ve aşırıcılardan oluşan 17 ayrı silahlı silahlı gücü tek çatı altında birleştirerek bir tümen kurma hazırlıkları yapıyor. 

ABD Başkanı Donald Trump'ın Rakka'ya düzenlenecek operasyon öncesi birçok ordunun envanterinde bulunmayan ileri teknoloji ürünü ısı güdümlü anti tank füzeleri, Hammer zırhlı askeri araçlar gibi ağır silahları Suriyeli Kürt Güçlere verme kararını onaylaması Türkiye'yi bir kez daha "Cihatçı" kozunu oynamaya itti.

Suriye'de kendi görüşleri doğrultusunda bir politika uygulamaya ve bunu başta ABD ve Rusya olmak üzere dünya güçlerine kabul ettirme çabasında olan Türkiye, Afrin'de Rusların, Kobani ve çevresinde de ABD askerlerinin Kürt Silahlı güçlerini Türk Ordusunun operasyonlarına karşı korumaya alması sonrası Kürtlerin dışında IŞİD'e karşı sahada savaşabilecek bir güç peşinde.

Bu doğrultuda ilk olarak Fırat Kalkanı adlı amacı ve kapsamı belli olmayan bir askeri operasyon stratejisi izleyen ve verdiği ağır kayıplara karşı gerek siyasi gerekse de politik olarak herhangi bir kazanım elde edemeyen Ankara Hükümeti, Suriye'de 17 ayrı silahlı gücü tek çatı altında birleştirerek yeni bir tümen oluşturmaya başladı.

ABD ve usların Suriye'deki temel savaşçı güç olarak Kürtleri sahada tercih etmesinin ardından Ankara'nın yeni hamlesinin 2 süper güç tarafından olumlu karşılanmayacağı üstü kapalı ifadelerle de olsa daha önce 2 süper gücün sözcüleri aracılığıyla net bir şekilde vurgulanmıştı.  

Türkiye'nin Kürtler Yerine Cihatçı Tercihi Tazeliğini Halen Koruyor

Aralarında derin görüş ayrılıkları, ihtilaflar ve hatta kimi zaman yaşanmış kanlı çatışmaların bulunduğu "Festakim Kema Umirte", "Ceyş'ul İslam", "İdlip Özgür Ordusu" gibi örgütler arasında nasıl bir birlik sağlayacağı, koordinasyonu ne şekilde yürüteceği belli olmayan Ankara Hükümetinin, oluşturulması planlanan bu yeni tümen hazırlığı hakkında yalanlayıcı ya da doğrulayan herhangi bir açıklama yapmamasının; niyetin halen "Taze" olduğu yönündeki belirtilerden.

Gelecek günlerde başlayacak olan Rakka Operasyonunda çekirdek güç olarak Suriyeli Kürt savaşçıların katılmasına bölge ve dünya ülkelerinin tamamına yakını olumlu karşılarken tek olumsuz yaklaşımın Türkiye'den gelmesinin ve Türkiye'nin sert itirazlarına karşın başta ABD ve Rusya olmak üzere bu itirazların olumlu bir karşılık bulmamış olması, bölge denkleminde Türkiye'yi Ortadoğu denkleminde yalnızlığa itiyor.

Bu yalnızlığı aşmak, Kürtlerin dışında kendi hedefleri doğrultusunda yeni bir Suriye politikası ortaya koymaya çalışan Türkiye'nin, "güvenilmez" olarak nitelendirilen Cihatçı güçlerle işbirliği yapma çabaları Ankara-Washington ilişkilerinde gerginliğin dozunu gün geçtikçe arttırıyor. 

Suriye eksenli uluslararası toplantılarda ve ABD ile Rusya'ya karşı elinde elinde daha fazla koz bulundurmaya çalışan Ankara'nın bu politikasının ne kadar kabul göreceği önümüzdeki günlerde gerçekleşecek olan Trump-Erdoğan görüşmesi sonrası netlik kazanacak.  

Washington Satrancında Tahtada Kürtler ve Cihatçılar Hamleleri

Rakka Operasyonunun Kürtler öncülüğünde yapılacağının açıklanmasının ardından Türkiye'nin itirazlarına karşın bu görüşünde ısrarcı olan ABD yönetimi ile gerilen ilişkilerin Trump-Erdoğan görüşmesine nasıl yansıyacağı merak ediliyor. 

Trump-Erdoğan göüşmesinden önce Türkiye'nin "güvenilmez" olarak nitelendirilen cihatçı güçleri birleştirerek Rakka Operasyonunda sahaya sürme çabalarının ABD'nin "Kürt" kararında etkisi olmayacağı görüşü hakim.

Bu görüşün haklılığını kanıtlayan bir başka unsur da geçtiğimiz hafta boyunca Amerikan dış politikasını üreten mekanizmalarının sözcüleri aracılığıyla olsa dahi ABD ile Türkiye'nin Suriye politikaları ve çıkarlarının mevcut zeminde uzlaşmadığı yönündeki açıklamalar oldu.  

Erdoğan, Trump'ın "Kürt Israrını" Kırabilecek Mi?

Eroğan'ın ziyaretinin 1 hafta öncesi Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın Trump ile görüşmesinde Türkiye'nin "Kürt" itirazlarının; ABD Başkanı Trump’ın YPG merkezli Demokratik Suriye Güçlerine (DSG) ağır silah verilmesini öngören kararı onaylamasının ardından karşılığını bulmadığı açıkça görülüyor.  

16 Mayıs’ta yapılması beklenen Erdoğan -Trump görüşmesinden önce bu silahların Suriyeli Kürt Güçlere verilmesini içeren kararnamenin onaylanmasının Türkiye için açık bir mesaj olduğu görülmesine karşın, Türkiye'nin 17 Cihatçı birlikten oluşacak yeni "Tümen" ile masada ABD'nin "Kürt ısrarına" karşı tutunmaya çabalayacağı görülüyor.

Bu görüşü destekleyen en önemli unsur ise muhalefet çevrelerinden gelen ziyareti iptal etme çağrılarına karşı AK Parti iktidarının ziyaretin iptal edilmeyeceği açıklaması oldu.

Erdoğan'ın çok fazla seçeneğinin olmadığı toplantı öncesinde elinde tutmaya çalıştığı "cihatçı Tümen" kozu ile Rakka Operasyonunu Kürtlerin başlatmasını engellemek yolunda nasıl bir kazanım elde etmeye çalışacağı merakla bekleniyor.