BM: Referandum Kürdistan halkının vereceği bir karar

 BM: Referandum Kürdistan halkının vereceği bir karar
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Özel Danışmanı Adem Ding, “Kürdistan Bölgesi’nde yapılması düşünülen referandumun barışçıl bir ortamda geçmesini diliyorum” dedi

Avrupa Birliği (AB) Parlamentosu’nda bugün yapılan ve Kürdistan Bölgesi temsilcisinin de katıldığı toplantıda IŞİD sonrası Musul’un geleceği tartışıldı. BM Genel Sekreteri Özel Danışmanı Adem Ding, toplantıda katliamları engellemeye yönelik bir konuşma yaptı.

Toplantı sonrası Rûdaw’a konuşan Adem Ding, “Ezidiler derin bir acı ve felaket yaşadı. Umarım bu toplantıda iyi bir sonuç alınıp tüm taraflardan Ezidilerin soykırıma uğradığı kararı çıkar” dedi. Adem Ding, “Ezidilerin soykırıma uğramasını sadece bir devlet değil, uluslararası topluluk kabul etmeli. Bu amaç doğrultusunda büyük kampanyalar yapılmalı” diye konuştu.

“Soykırımın tanınması için ne yaptınız?” sorusuna Adem Ding şu yanıtını verdi:

“Bu çok önemli bir soru. Erbil ve Bağdat’ı ziyaret ettim. Dönüşte ise sorunun üzerinde daha çok durdum. Daha fazla destek için çalıştım. Uzmanların bölgeyi ziyaret etmesi gerekiyor. Konuya ilişkin birçok belge ve dökumanlar toplandı. Fakat daha fazlasına ihtiyacımız var.”

Kürdistan Bölgesi’nde yapılacak olan referandumda BM’nin gözetmen olup olmayacağı sorusunu ise Ding, “BM’nin gözlemci olmak istediğini bilmiyorum. Umarım gelişmeler barışçıl bir şekilde olur” diye yanıtladı.

Adem Ding, sözlerine şöyle devam etti:

“Kürdistan Bölgesi’ni ziyaret ettim. Gelişmelerden haberdarım. Bana göre referandum Kürdistan halkının vereceği bir karar ve sonuçta sürecin bir parçası olacak. Bu süreçte özellikle gençlere ve kadınların bulunduğu gruplara daha fazla önem verilmesi gerekiyor. Bu görüş BM Genel Sekreteri’nin de görüşüdür.

Fransa genç bir başkana sahip. ABD’de de Obama başkan olmuştu. Birgün dünyaya gençlerin ve kadınların öncülük edeceğine inanıyorum. Dünyada daha fazla demokrasinin olmasından kaynaklandığına inanıyorum. Çünkü sorunları nasıl çözeceklerini biliyorlar.  

Irak’ta da IŞİD’in fikrine meyilli kişiler olabilir. Onlara yardım ederek düşüncelerini değiştirmemiz gerekiyor. Şundan eminim; hep birlikte yeni bir Kürdistan ve yeni bir Irak’ta birlikte barış içinde yaşayabiliriz.”