Kürtlerden İmamoğlu’na tam destek, Yıldırım’a açık mesaj

Kürtlerden İmamoğlu’na tam destek, Yıldırım’a açık mesaj

31 Mart’taki İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerine Kürtlerin tercihi damgasını vurdu. Bilindiği üzere HDP aday göstermedi ve seçmenini Millet İttifakı’nın adayı Ekrem İmamoğlu’nun kazanması için yönlendirdi. Kapsayıcı diliyle HDP’li seçmenin yüzde 80’nin desteğini alan İmamoğlu seçimi kazandı. Ancak mazbatası elinden alındı.

Mazbatası elinden alınan İmamoğlu şu an şehrin farklı yerlerinde seçim çalışmalarını yürütüyor. Dün ise İstanbul’un en kalabalık ve HDP’nin en güçlü olduğu yer olan Esenyurt’ta idi.

31 Mart seçimlerinde milliyetçi ve devletçi dil kullanan iktidar cenahı ise İstanbul’daki Kürtlerin kendisine oy vermediğini görünce makas değiştirdi. Cumhur İttifakı adayı Binali Yıldırım, Kürtlerin desteğini almak ve İmamoğlu’na verilen desteği azaltmak için “Dersim, Kürdistan” gibi kavramları Diyarbakır ziyaretinde kullandı.

Peki, İstanbul’daki Kürt seçmenin İmamoğlu’ndan talepleri neler? İmamoğlu’nun tekrar oy verecekler mi? Binali Yıldırım’ın açıklamaları Kürtlerin AKP’ye oy vermesini sağlar mı?

İmamoğlu’nun Esenyurt’a geleceğini öğrenince rotamızı oraya çeviriyoruz. Esenyurt’ta vardığımızda meydaya ayrılan yerlerin çoktan dolduğunu görüyoruz. İmamoğlu’nun diğer mitinglerine kıyasla enerjisi yüksek, coşkulu bir kitlenin varlığı göze çarpıyor. Çevredeki binaların üzerine yüzlerce Kürt gencinin çıktığını görüyoruz. Onlarca beyaz tülbentli Kürt kadını da İmamoğlu’nun geldiğini duyunca zılgıt çekiyor. Bir sürü anne ve baban çocuklarıyla Esenyurt Meydanı’na akın ediyor.

Konuşmasına başlayan İmamoğlu geldiği mitingin farklı tarafına hemen vurgu yaparak, “Bu kadar kadın ve çocuğun olduğu bir miting görmedim “ diyor. Ardından işsizlikten, mülteci sorunundan, pazar fiyatlarından bahseden İmamoğlu, partizanlığı bitireceğini ve belediyecilik yapacağını tekrarlıyor. İmamoğlu konuşmasının bir yerinde “Bu meydanda HDP’li dostlarımın da olduğunu biliyorum” deyince meydandan en büyük alkış ise o zaman kopuyor. Yine meydanda CHP bayraklarının yanı sıra bir tane HDP bayrağı gözümüze çarpıyor.

İmamoğlu bir yandan konuşmasını sürdürürken ben Kürt seçmene İmamoğlu’nu nasıl bulduklarını ve kazanması halinde Kürtlerin İmamoğlu’ndan ne tür beklentilerini soruyorum.

Vanlı bir Kürt olan Rıfat Bey, İmamoğlu’nun haksızlığa uğradığına ve bu yüzden herkesin desteklemesi gerektiğini söylüyor.

 

Bugüne kadar İBB’nin Kürtler için bir gram çaba göstermediğini ifade eden Rıfat Bey, “İmamoğlu hakarete ve haksızlığa uğradığı için onu desteklemek lazım. Her türlü tersliği İmamoğlu düzeltebileceği için, İstanbul ve Türkiye halklarına eşit bir şekilde davranacağını düşündüğümüz için oy vereceğiz. Mesela eski belediye Kürtler için ne yaptı? Bir Kürt büyüğü adına kültür merkezi mi açtı? Bir Kürtçe Sokak adı veya dükkân adı var mı? İSMEK’te Kürtçe kurs açıldı mı? Bizim taleplerimiz bunlar. Kürtler ve Türkler eşit olsun. Herkes eşit olsun. Türkçe ne varsa aynısını Kürtçe de isteriz. Türk kardeşlerimizin ne tür hakları varsa aynısını Kürtlere verilmesini de isteriz.  Kendisine haksızlık yapıldı. Mazbatası çalındı. Kürtlere de çok haksızlık yapıldı. O yüzden Kürtlerin halinden İmamoğlu anlar” diye vurguluyor.

İmamoğlu’na oy vereceğini söyleyen Hasan Bey ise AKP’li başkanları çok denediklerini ama bir katkılarını görmediklerini söylüyor. Türkiye’nin ortak vatan olduğunu ifade eden Hasan Bey, “Binali Yıldırım Diyarbakır’da ‘Kürdistan’ diyor. Cumhurbaşkanı ise ‘defolun’ dedi. Oysa burası Kürtlerin de vatanı.  Dedemiz, nenemiz, anamız herkes burada. Kimse Kürtleri bu saatten sonra kandıramaz. Orda İsa burada Musa’yım diyene Kürtler inanmaz” diyerek Kürtlerin eşitlik ve adalet beklediğini belirtiyor.

Batmanlı Ayten Hanım ise Kürtlerin maddi ve sosyal sıkıntılarının olduğunu, birçok Kürt siyasetçinin hapiste olduğunu belirterek söze başlıyor.

İmamoğlu’nun kazandıktan kardeşlik ruhuyla bazı sorunları çözeceğini kaydeden Ayten Hanım, “Artık çatışma bitsin, kan akmasın. Analar ağlamasın istiyorum. Zindanlardakiler dışarı çıksın. Önceden HDP’ye oy veriyordum. Bu sefer İmamoğlu’na oy vereceğim. Biz istiyoruz ki doğru yolda hareket etsin siyasetçiler. Kardeşlik için İmamoğlu insanlar arasında gerekli bağları güçlendirsin. AKP Kürtlerin hakkını vermedi. Kürtler belediyeden, devlet kurumlarından hatta meclisten bile atıldı. Bir sürü genç işsiz kaldılar. Türkler kazansın, Kürtler kaybetsin olmaz. Herkese adil olmak lazım. Herkes kazansın diye İmamoğlu’na oy vereceğiz” diyerek konuşuyor.

Genç bir Kürt kadını olan Selma Benli ise Kürt gençlerinin Esenyurt, Bağcılar gibi yerlerde işsiz, bebek ve Ataköy gibi yerlerde komi ve garson, Fatih ve Eyüp gibi yerlerde çöpçü haline getirildiğini ifade ederek gelir adaletsizliğine sitem ediyor.

Benli, “Kürt gençleri arasında işsizlik var. Hatta Kürt kadınları arasında daha çok işsizlik var. Çalıştığımız tekstilde Kürtçe şarkı bile çalınmıyor. Bu tarz şeylerin normalleşmesini istiyorum. Bunlar siyasetin işi ama İmamoğlu ve belediye bu konuda kültürel çalışmalar yaparak katkı sunabilir. Halklar arasındaki diyalog daha da gelişebilir. Şurada, 31 Mart seçimlerinde, sırf bize inat olsun diye AKP standından en milliyetçi şarkılar çalınırdı. Şimdi ise Kürtçe şarkılarla halay çekiyorlar. Bu kadar da Kürtlerin aklıyla alay edilmez. Kürtler kendilerinin anahtar olduklarını ve her kilidin kendi oyları sayesinde açıldığının farkına varmalıdır. Bağrımıza bastığımız taş ile biz CHP’ye destek veriyorken, CHP de kafamıza taş atmasın bizle arkadaş, kardeş olsun” diyerek sözlerini bitiriyor.

Leman Hanım da Kürtlerin ekonomik krizden etkilendiğini ve İmamoğlu’nun buna çareler üretmesinin elzem olduğunu söylüyor.

Leman Hanım, “İmamoğlu’nun Kürt temsilcilerle temasının olmasını isterim. Onun kazanmasını isterim. Elektrik, su, ulaşım gibi yerlerde indirim yapmasını isterim. Kira konusunda çözüm bulmasını dilerim.  Kürtlerin İstanbul’da diğer insanlarla eşit haklara sahip olmasını istiyorum. Mesela hastaneye gittim Türkçe bilmiyorum diye bir randevu alamadım. Telefon ettik yine Türkçe konuşuyor. Ancak kızım gelince bana randevu aldı. Belediyeye gittiğimizde bize Kürtçe konuşan birini görürsek derdimizi rahat ifade ederiz. İstanbul’da milyonlarca Kürt var. Beş Kürtçe konuşan insanı Beyaz Masa’da çalıştırmak akıllarına gelmiyor mu?” diyerek sıkıntılarını dile getiriyor.

Yusuf Değer ise Kürtlerin iş, şeffaf, adaletli ve üretken bir belediye beklediklerini söylüyor.  Değerli, “Patlıcan pazarda hem Türk’e hem Kürde pahalı. Kiralar ikisine pahalı. Ama Kürtler bu seçimde çok aşağılandı. Kürtler de İmamoğlu’na destek verecek hükümete bunun bedelini ödetti. CHP’ye tüm metropolleri aldırtarak cevabını verdi” diyor.

Leyla İşvenaz ise İmamoğlu’nun dil, din, hayat anlamında Kürtlere faydalı olacağını düşünüyor.  İşvenaz, “Güzel yaşamamız için bize yardımcı olacağını düşünüyoruz. Ancak önceden biz de ona oy vererek yardımcı olacağız. Hapishanelerde Kürtler çok. Gariban çok. Emeklilik konusunda bazı şeyleri gündem yapmasını istiyoruz” diyerek sözlerini noktalıyor.

Mitinge çocukları ve eşiyle gelen Muhammed Bey de İmamoğlu’nun Kürtler için daha olumlu seçenek olduğunu savunuyor.

Muhammed Bey, “Tutuklu vekillerimize, Selahattin Demirtaş’a daha iyi olacağını düşünüyoruz. Eğer Kürtlere Binali’nin faydası olsaydı 20 yıldır belediye onlarda hani faydası? Eğer bu seçimde İmamoğlu kazanırsa herkes Kürtlerin gücünün farkına bir daha varacak. 31 Mart seçimlerinde bize etmedik hakaret bırakmadılar. Ancak bu seçimde Kürtlere yalakalık yapıyorlar. Yıllardır İstanbul belediyelerinde Kürtler ancak çöpçü olabildi. Hangi park Kürtçe, hangi şehir tiyatrosunda Kürtçe oyun var? Hangi belediyenin Ramazan etkinliğinde Kürtçe ilahi veya mevlit var? Hiçbiri. İslam kardeşliği de palavra oldu. Bizi görmezden geleni biz görünmez yaparız. 7 Haziran ve 31 Mart’ta bunu yaptık” şeklinde konuşuyor.

Medrese hocası Heci İbrahim ise şeriat ve örfi hukuk açısından İmamoğlu’nun mağdur olduğunu ve bu yüzden desteklenmesi gerektiğini söylüyor. İbrahim, “Biz HDP adına tutuklu binlerce insanın gündem olmasını ve dışarı çıkmasını istiyoruz. Bir kere onları her konuşmamızda hatırlamak gerekiyor. Biz anadilimizi her yerde konuşmak istiyoruz. İmamoğlu’ndan talebim bu kadar” diyor.

Kürt genci Salih de siyasetçilerin oy için Kürtleri kandırmaya çalıştığını ancak Kürtlerin stratejik oy kullanacağı belirtiyor.

Belediyenin 40 dilde etkinlik yaptığını ama milyonlarca Kürt için hiçbir adım atmadığını kaydeden Salih, “Mesela belediye Kürtlere yönelik birkaç şey yapabilir. Bugüne kadar mesela Kürtçe kurs, tiyatro hatta bir etkinlik bile yapılmadı. Şu mitinge bak çoğunluğu Kürt. Kürtlerin ikinci sorunu işsizlik. Bu konuda gerekli projeler yaparak çare bulabilir” diyor.

Yedi aydır işsiz gezdiğini belirten Yılmaz ise gıda, giyim ve barınanın çok pahalı olduğundan şikâyetçi. Kurumsal yerlerde Kürtçeyi konuşamadıklarını, Kürtlere ev verirken bile ayrımcılık yapıldığını belirten Yılmaz, ”Halen Kürtçeye ve Kürtlere yönelik ırkçı tavırlar var. Belediye bunların giderilmesinde çaba göstermelidir. Bak arkamda AKP’liler Kürtçe şarkı çalıyor. Ama CHP’liler Kürtlerle bu kadar içli dışlı olmaktan kaçınıyor. CHP Kürtçe müzik çalsa kıyamet mi kopacak?” diye tepki gösteriyor.

Bir kadın olarak minibüsçüler ve taksicilerden korktuğunu ifade eden Elif Hanım ise Kürt mahallelerinde ulaşım ve altyapı hizmetlerinin eksik olduğunu belirterek sözlerini şöyle bitiriyor:

“ Bir kadın olarak çok zorluk çekiyorum. Hak, hukuk, adalet herkese lazım. İşsizlere yardım etmesini istiyoruz.  Taksicilerin ve minibüsçülerin yolculara iyi davranmasını istiyoruz. Ulaşımın daha düzenli hale gelmesini istiyoruz. Kürt mahallelerine yönelik bir hizmet göremiyoruz. Onların da eşit şekilde hizmet almasını istiyoruz. Üsküdar ve Kadıköy’e hizmet varsa Esenyurt’a niye yok? Kürt çok olduğu için mi? İmamoğlu’ndan eşitlik ve adalet istiyoruz.”