Maenza: ABD ve uluslararası toplumun Rojava hakkında öğreneceği çok şey var

Rojava’da temaslarda bulunan USCIRF Komiseri Nadine Maenza ile bir röportaj gerçekleştirdi. Maenza, röportajında “ABD ve uluslararası camianın, Rojava’nın bölgeyi IŞİD Halifeliği’nin merkezi olmaktan çıkarıp tüm inançları kucaklayan, cinsiyet eşitliğini savunan bir topluma nasıl dönüştürdükleri hakkında öğrenebileceği pek çok şey var” ifadelerini kullandı.

Maenza: ABD ve uluslararası toplumun Rojava hakkında öğreneceği çok şey var
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Uluslararası Din ve İnanç Özgürlüğü Komitesi (USCIRF) Komiseri Nadine Maenza ve beraberindeki ABD heyeti, bir hafta önce başlayan Uluslararası Mezopotamya Din ve İnanç Kongresi’ne katılmak üzere Kamışlo’ya geldi.
 
Maenza ve ABD heyeti, Rojava’da bulunduğu süre çerçevesinde, Kamışlo’da bulunan Rojava Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi’ni ziyaret etmiş, Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı Abdulkerim Ömer ile basın toplantısı düzenlemişti.
 
Maenza, “ABD Hükümetine çağrımız, Rojava Özerk Yönetimi’ni yerel siyasi bir hükümet olarak görmesidir. Buraya ilk geldiğimde ABD, Özerk Yönetim’le konuşmuyordu, sadece Demokratik Suriye Güçleri (DSG) ile konuşuyordu. Şu anda bu durum değişmiş durumda. ABD Hükümetinin artık normal bir tavırla Özerk Yönetim ile ilişki kurduğunu görüyoruz, diğer dünya hükümetleriyle yaptığı gibi” değerlendirmesinde bulunmuştu.
 
Temaslarına devam eden Maenza, daha sonrasında Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Kobani ile Kadın Savunma Birlikleri (YPJ) Genel Komutanı Newroz Ahmet ile de görüşme gerçekleştirmişti.
 
Maenza, Kobani ve Ahmet ile görüşmesini “Rojava’nın karşılaştığı zorluklar ve güvenlik durumuyla ilgili olarak DSG Genel Komutanı Mazlum Kobani ve YPJ Genel Komutanı Newroz Çiçek ile görüşme gerçekleştirdik. Bu bölgeleri IŞİD’den temizleyip özgürleştirdikten sonra din özgürlüğü ve cinsiyet eşitliğini savunan özyönetim kurdular” sözleriyle paylaşmıştı.
 
Rûdaw İngilizce servisi, bölgedeki gelişmeler, kendisi başkanlığındaki ABD heyetinin ziyaretinin seyri ve Rojava’daki izlenimleriyle ilgili Maenza ile bir röportaj gerçekleştirdi.
 
Rûdaw’ın Maenza ile gerçekleştirdiği röportaj şöyle:
 
Rûdaw: Kuzeydoğu Suriye’ye [Rojava] bu ziyareti gerçekleştirmenizin sebebi nedir?
 
Nadine Maenza: Rojava Üniversitesi’nde düzenlenen Uluslararası Mezopotamya Din ve İnanç Kongresi’ne katılmak üzere Kuzeydoğu Suriye’ye geldim. Bu iki günlük konferans, dinlerarası ilişkileri güçlendirmek ve aşırılığa (ekstremizm) karşı çoğulcu bir toplum inşa etme çalışmalarını sürdürmek için bölgedeki tüm inançların liderlerini hükümet temsilcileri ve sivil toplumla bir araya getirdi.
 
Gerçekten çok büyük bir başarı, o yüzden kendilerini [Rojava Özerk Yönetimi ve yetkilileri] tebrik ediyorum! ABD ve uluslararası camianın, Rojava’nın bölgeyi IŞİD Halifeliği’nin merkezi olmaktan çıkarıp tüm inançları kucaklayan, cinsiyet eşitliğini savunan bir topluma nasıl dönüştürdükleri hakkında öğrenebileceği pek çok şey var.
 
Ziyaretinizin amaçları nelerdir?
 
Bu konferansa katılmak ve Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin [Rojava Özerk Yönetimi] din özgürlüğünü güçlendirmeye yönelik çalışmalarını desteklemek için Kuzeydoğu Suriye’ye geldiğimde, hem Özerk Yönetim’in kontrolü altındaki bölgeler hem de Türkiye’nin işgal ettiği bölgelerdeki koşulları daha iyi anlamak istiyorum.
 
Kobani’ye geldiğim ilk gün İHA saldırısı ile bir sivili öldürüp 4 yaşında bir çocuk dahil 11 kişiyi yaralarken, Türkiye’nin devam ettirdiği ateşkes ihlallerine de dikkat çekmek istedim.  ABD ve uluslararası toplum sessizken, Türkiye’nin İHA saldırıları ve sivilleri hedef alan bombardımanlarını izlemek zor.
 
Ziyaretiniz, Suriye hakkında yeni bir rapor hazırlığınızın bir parçası mı?
 
Kendi yetkimle bu ziyareti gerçekleştiriyorum, fakat topladığım bilgileri meslektaşlarım ve USCIRF’deki yetkililer ile paylaşılacak, ayrıca yıllık raporumuz için de kullanılacak.
 
Suriye’nin kuzeydoğusundaki Kürt yetkililer ve komutanlarla neler görüştünüz? Biraz detay verebilir misin?
 
Kuzeydoğu Suriye’deki yetkililerle yaptığım görüşmelerde, başarıları karşısında Washington’da kendilerine ve Rojava Özerk Yönetimi’ne artan desteği onlarla paylaştım. Ayrıca bölgedeki mevcut koşulları da beraber müzakere ettik. ABD’nin Rojava ile angajmanı genişletme noktasında USCIRF’in tavsiyesini dinleme fırsatı da yakaladım. Burayı ilk ziyaret ettiğimde ABD sadece DSG ile ilişki  içindeydi. Şu geldiğimiz nokta cesaret verici bir gelişmeye işaret ediyor.
 
Kürt yetkililer, mevcut durumları hakkında size ne aktardı?
 
Yetkililerle yaptığım görüşmede, “Toplum Sözleşmesi”  ve yetkililerin kuzeydoğudaki tüm insanların bu sözleşmede temsiliyetini sağlamaya yönelik çalışmalarını duyma fırsatım oldu.
 
Ayrıca ABD yaptırımları, kuraklık, Türkiye’nin devam eden saldırıları ve suyu silah olarak kullanması nedeniyle gittikçe kötüleşen ekonomik duruma dair son gelişmeleri dinledim. ABD’nin istikrar fonları çıkardığına ve ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı’nın (USAID) daha fazla destek sağladığına minnet etmekle beraber, onların kendi ekonomilerini geliştirebilmeleri ve kendi kendilerine yetebilmeleri için başarının anahtarı yaptırımları kaldırmak olacak. Burada ekonomik koşullar zor olsa da, Suriye’nin diğer bölgelerinden çok daha iyi durumda.
 
Ayrıca Süryani-Asuri Hıristiyanlar, Ezidiler, Aleviler ve Müslümanlar gibi inanç topluluklarının temsilcileriyle de deneyimlerini ve görüşlerini daha iyi anlamak ve dinlemek için görüştüm.
 
Zulme uğrayan topluluklarla bir araya gelmek de her zaman için bir ayrıcalık ve ben Serekaniye (Resulayn), Tel Abyad (Girê Spî) ve Efrin gibi Türkiye’nin işgal ettiği bölgelerden olup yerinden edilmiş insanlarla görüştüm. Türkiye’nin işgal ettiği bölgelerde, bu insanların ailelerine ve arkadaşlarına karşı devam eden vahşeti duymak yüreğimi dağladı. Bana, dini ve etnik azınlıkların nasıl tutuklanmaya, işkenceye, tecavüze, fidye için kaçırılmaya ve zorla din değiştirmeye maruz kaldığı söylendi. İslamcı milisler tarafından evlerin nasıl zorla alındığını ve zeytin ağaçlarının nasıl yok edildiğini duydum. Ayrıca bana dini mekanların ve mezarlıkların yıkımıyla ilgili belgeler sunuldu.
 
Yakın gelecekte Kürdistan Bölgesi’ni de ziyaret edecek misiniz?
 
Önümüzdeki hafta Kürdistan Bölgesi’nde olmayı dört gözle bekliyorum. Bölgeye yaptığım seyahatlerde genelde Irak’ta vakit geçiriyorum. Umarım hava durumu da uygun olur da yürüyüşe çıkabilir ve bölgenin güzelliğinin tadını çıkarabilirim!
 
Komisyonunuzun yeni yıllık raporu ne zaman açıklanacak?
 
USCIRF’in 2022 Yıllık Raporu, Nisan ayının son haftasında yayınlanacak. / Rudaw