Sancar'dan AKP'ye: Bu ülkenin başı Soylu mu, siz misiniz?

HDP Eş Genel Başkanı Sancar “Demokratik Cumhuriyet istiyoruz. Özgür ve eşit bir toplum hedefliyoruz. Gelin, Cumhuriyet’i ve demokrasiyi kopmaz bağlarla birbirine yapıştıralım” dedi.

Sancar'dan AKP'ye: Bu ülkenin başı Soylu mu, siz misiniz?

HDP Eş Genel Başkanı Sancar, grup toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi. İktidar ve muhalefeti eleştiren Sancar, partisinin alternatif olduğunu söyledi. 

Sancar iktidarın temel sorunları inkâr ettiğini ve derinleştirdiğini belirtirken, muhalefetin de kalıcı çözümler üretmekten uzak olduğunun altını çizdi.

AK Parti’nin ‘yalan, talan ve kan üzerine bir siyaset oluşturduğunu’ söyleyen Sancar, çözümün adresi olarak HDP’yi işaret etti.

HDP’nin cumhuriyete dair düşüncelerini de paylaşan Sancar, “Demokratik Cumhuriyet istiyoruz. Özgür ve eşit bir toplum hedefliyoruz. Gelin, Cumhuriyet’i ve demokrasiyi kopmaz bağlarla birbirine yapıştıralım” dedi.

Sancar’ın HDP grubundaki konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

AK Parti heyeti ziyareti: Adalet Bakanlığı’nın başkanlığında AK Parti heyeti grubumuzu ziyaret etti ve kıyamet koptu. Spekülasyonlar ve senaryolar üretme yarışı başlıyor. Görüşmenin sebebi ve konusu belli. AK Parti heyeti başörtü konusuyla ilgili Anayasa değişikliği teklifini anlatmak ve destek istemek için bizim partimizi de ziyaret etti.

Arkadaşlarımız da kendilerine temel ilkelerimizi hatırlattı ve bu teklifi eş başkanlar aracılığı ile kurullarımıza taşıyacağını belirtti. Bizim ilkelerimiz belli. Biz demokratik işleyişi esas alan bir partiyiz. Bize gelen teklifi kurullarımızla tartışmadan görüş açıklamayız. Yarın MYK toplantımızdan sonra cevabımızı kamuoyu ile paylaşacağız.Bizim açımızdan karmaşık bir durum yok. Her yerden tutarsızlık ve samimiyetsizlik akıyor. ‘Bir şahsa’ anlatır gibi, adını anmayalım…

"Bu ülkenin başı Soylu mu, siz misiniz?"

AK Parti’ye eleştiri: İlk sözüm AKP’ye; önce bir karar versin AKP. Yürütmeyi veya kabineyi kim temsil ediyor? Adalet bakanı mı, İçişleri bakanı mı? AKP, adalet bakanı ve grup başkanvekillerini gönderiyor, ertesi gün İçişleri bakanı bize saldırılarını, hakaretlerini yükseltiyor. Önce karar verin, bu ülkenin başı Soylu mu, siz misiniz? Eğer İçişleri bakanıysa, AKP politikalarının mimarı ve sahibi, neden heyet gönderiyorsunuz? Neden uzlaşma için partileri geziyorsunuz ve bize geliyorsunuz? Sürekli nefret, düşmanlaştırma ve hakaret konuşmaları yapan her türlü kumpasın arkasından çıkan, kirli işlerin içinde olan sayısız albümlere sahip bir kişi, İçişleri bakanı sizi temsil ediyorsa, bizi temsil eden heyet kimi temsil ediyor? Önce buna karar verin.

"Korktuğu güç biziz"

AK Parti ziyaretini eleştirenlere cevap: Gelelim, AKP heyeti ziyaretinden, bizim AKP ile işbirliğine hazır olduğumuz yorumunu yapanlara… Bu iktidara, kurduğu ve yerleştirmeye çalıştığı rejime karşı en etkili muhalefeti biz yürütmüyor muyuz? Korunaklı sığınaklarda yer kaparak değil, bedel ödeyerek yürütüyoruz bu mücadeleyi… Eski eş genel başkanlarımız, milletvekillerimiz, on binlerce yoldaşımız, belediye başkanlarımız bu mücadeleyi kararlılıkla yürüttükleri için bedel ödüyorlar. Korunaklı alanlara çekilerek, güvenli sığınaklardan HDP’ye ahkam kesecekseniz şu gerçeği görmeye çalışın!

Bu iktidar, bu rejimi yerleştirmek için en büyük engelin biz olduğumuzu biliyordu. O yüzden 4 Kasım operasyonlarını, Kobani kumpas davalarını, kapatma davalarını devreye soktu. Korktuğu güç biziz. Müzakerenin de değerini biliriz. Mücadeleden bağımsız bir şey değildir. Bir görüşmeyi iş birliği diye yorumlayanlara sözüm olacak. Biz mücadelemizden de siyasetimizden de taviz vermiyoruz. Bu iktidarla gerçek ve yıkıcı iş birliği, bu iktidarın varlığını dayandırdığı temel unsurlara, mesela Kürt sorununda inkârcı zihniyete, güvenlikçi anlayışa ve savaş politikalarına destek olmak değil midir? Bu politikalara destek olanlar, iktidarla gerçek iş birliğinde olan çevreler değil midir? İktidarın asıl destekçileri onun varlığını sürdürmesine yardımcı olanlar, temel konularda onun çizdiği oyun sahasından ayrılmayanlardır. İktidarla iş birliğinin hangi örneklerini sayayım, savaş tezkerelerini söyledim…

"Peki bizim dışımızdaki diğer partiler ne yaptılar?"

Diğer muhalif partilere eleştiri: HSK üye seçimi Meclis’te yapılıyor, partilere kontenjanlar tanınıyor ve HDP’yi bu tür durumlarda dışlamak için iktidar elinden geleni yapıyor. Peki bizim dışımızdaki diğer partiler ne yaptılar? Gittiler HSK pazarlığına oturdular, iki sana bir bana, gerisi iktidara… İşbirliği hangisi? İktidarla işbirliği HSK pazarlığına oturup 'iki sana bir bana'ya razı olup, yargının bu sefaletini meşrulaştıranlar mı, rutin bir ziyareti kabul edip görüşme yapan biz miyiz?

"HDP’den ne istiyorsunuz?"

HDP’den ne istiyorsunuz? Bizden seçimlerde ne yapmamızı istiyorsunuz? Gelin söyleyin, açık konuşalım. Biz açık konuşuyoruz, siz de açık konuşun. Ne yaptığımızı biliyoruz. Kimlerin hangi hesapların peşinde olduğunu görebilecek ferasete sahibiz.”