ABD: Tüm ülkelere Irak'ı savaş alanı olarak kullanmamaları çağrısında bulunuyoruz

ABD Dışişleri Bakanı Yardımcısı Joey Hood, komşu ve diğer tüm ülkeleri Irak’ın egemenliğine saygı duymaya ve ülkeyi "hesaplaşma alanı" olarak kullanmamaktan kaçınmaya çağırdı.

ABD: Tüm ülkelere Irak'ı savaş alanı olarak kullanmamaları çağrısında bulunuyoruz

Hood, Afganistan ile Irak'ı karşılaştırmanın doğru olmadığını, Washington'ın Irak'ta çıkarları olduğunu ve stratejik işbirliğinin sürdüğünü söyledi ve ABD’nin son olarak Kürdistan Bölgesi’ndeki Kor Mor gaz santraline 250 milyon dolarlık finans desteğini hatırlattı.

Başkan Joe Biden yönetiminin ABD’nin "çıkarlarımızı savunmak için orantılı ve doğrudan bir şekilde" her bir saldırıya yanıt vermekte kararlı olduğunu belirten Hood, IŞİD’e karşı mücadelenin de devam edeceğini belirtti.

ABD'nin Yakın Doğu'dan Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Joey Hood, 1991 yılında ülkeden kaçırılan 3 bin 600 yıllık Gılgamış tabletinin Irak'lı makamlara resmen iade edilmesi için düzenlenen törende Rûdaw Washington muhabiri Roj Ali Zale’nin sorularını yanıtladı.

Bize ilk olarak bugün burada yapılan etkinlikten bahsedebilir misiniz? Bir de konuşma yaptınız...

Teşekkürler, bugün burada olmak, Irak halkına mirasının bu kadar önemli bir parçasını geri iade etmek için düzenlenen bu olayı kutlamak benim için büyük bir onurdur. Kültürel mirasın ABD için stratejik değere sahip olduğuna inanıyorum çünkü çok değer verdiğimiz çeşitliliği yansıtıyor ve dünya ülkeleri ile olan ilişkilerimize güç kattığını düşünüyorum.

Bu nedenle yakın geçmişte Musul, Erbil, Süleymaniye, Duhok gibi yerlerde Irak kültürünün korunmasına 10 milyon dolardan fazla yatırım yaparak sadece Irak halkı için değil, Amerikan halkı ve dünyadaki tüm insanlar için de önemli küresel mirası ve kültürü koruduk. İşte bu bahsettiğimiz Amerika Birleşik Devletleri ve Irak arasındaki stratejik ilişkidir. Bu da bu kültürü koruyarak geleceğe taşımaya bağlıdır.

Stratejik ortaklık ve ABD'nin Irak'a yardımlarından bahsetmişken, özellikle Afganistan'dan çekildikten sonra, ABD'nin Irak'ta da aynısını yapabileceğine dair bazı endişeler vardı. ABD-Irak ortaklığının Afganistan'dan farklı olduğunu mu söylüyorsunuz, yoksa ABD'nin bir gün aniden çekip gieceğinden endişelenmeli miyiz?

Irak Afganistan değildir. Irak'ta Afganistan'da asla sahip olmadığımız büyük stratejik çıkarlarımız var. IŞİD’i niaiyen bitirene kadar birlikte savaşmaya devam edeceğiz. Ortak zorluklar üzerinde birlikte çalışmaya da devam edeceğiz. Birlikte savaşmamız gereken bir Covid-19 salgını var. Piyasaya birlikte sunacağımız yeni enerjimiz var. Örneğin Uluslararası Kalkınma Finansmanı Kurumu’muzun (DFC) Irak halkına daha ucuz ve daha temiz enerji ve istihdam sağlamak için Kor Mor'daki Pearl enerji projesine 250 milyon dolardan fazla finansman yatırımı yaptığını gördünüz.

Kürdistan hakkında bri soru sormak istiyorum; ABD'nin birleşik, demokratik bir Irak ve güçlü bir Kürdistan istediğini söylüyorsunuz. Amerikalılar için güçlü bir Kürdistan nedir?

Bence bunun nasıl olacağını Iraklıların kendileri belirlemeli. Iraklıların Süleymaniye'deki Amerikan Üniversitesi'ne gittiğini görüyorsunuz, yatırımların sürdüğünü görüyorsunuz, inşa anlamında Erbil büyüdükçe büyüyor, Amerikan şirketleri gelip temsilcilikler açıyor ve paralarını nereye yatıracaklarına karar veriyor. Pearl enerji projesinden bahsettiğim gibi, bu projeye 250 milyon dolar yatırım yapılıyor. İlişkilerimiz bu şekildedir ve orada kalmak için bulunuyoruz.

Son birkaç gündür, bir kısmı Irak güvenlik güçlerine, Peşmerge Güçlerine ve ayrıca Suriye'deki Demokratik Suriye Güçlerine (DSG) IŞİD'e karşı mücadelede yardımcı olmak adına verilmesi planlanan savunma bütçesi hakkında tartışmalar yapıldı. ABD, güvenlik açığı bulunan tartışmalı bölgelerde Irak ve Peşmerge ile birlikte çalışmasına yardım edecek mi?

Bunu yıllardır yapıyoruz çünkü IŞİD’in ideolojisini ve nasıl düşündüklerini biliyoruz. Bölmeye ve işgal etmeye çalışıyorlar. O boşlukları oralara sızabilmek ve insanları öldürebilmek için kullanmaya çalışıyorlar. İşte bu yüzden, Koalisyon aracılığıyla, sadece Kürt Peşmergeleri ve Irak güvenlik güçleri arasında değil, Peşmerge'nin kendi içinde de bu tür ortak operasyonlar, ortak eğitimleri geliştirmek için yıllardır çok sıkı çalışıyoruz. Oraya son ziyaretimde bu konuda çok ilerleme kaydedildiğini görmekten memnunum, ancak daha yapılacak çok şey var. Bu yüzden son stratejik diyalogumuzda çalışma misyonumuzu muharebe misyondan, eğitim, danışmanlık, yardım ve istihbarat paylaşımı misyonuna masıl dönüştürebileceğimizi görüştük.

Son sorum şu: geçenlerde İran'ın Irak topraklarında Kürt muhalif gruplara karşı askeri operasyonlar düzenlemekle tehditlerde bulunduğunu duyduk. Biden yönetiminin önceki yönetime kıyasla İran konusunda daha yumuşak davranabileceğine dair bazı endişeler var. İran'ın Kürdistan Bölgesi'ne müdahalesine karşı Biden yönetiminin herhangi bir açıklaması olacak mı?

Biden yönetimi, çıkarlarımızı korumak için orantılı ve doğrudan bir şekilde yanıt vermeye hazır ve istekli olduğumuzu zaten gösterdi ve bunu zaten yaptık. Tehdit edildiğimizde bunu yapmaya da devam edeceğiz. Irak ile ilgili olarak da, tüm ülkeleri Irak’ın egemenliğine saygı duymaya ve Irak'ı hesaplaşma veya savaş alanı olarak kullanmaktan uzak durmaya çağırıyoruz. Irak'ın kültürler, milletler ve hükümetler arasında bir köprü olması gerekiyor. Son dönemde Bağdat konferansında ve Irak hükümetinin üstlendiği diğer girişimlerde gördüğümüz gibi, biz bunları tamamen destekliyoruz. Bizim duruşumuz budur.,