İran'ın Kürdistan Bölgesi'ni hedef almanın gizli nedenleri

Tahran yönetimi Erbil’e baskı yapıyor ve Barzani’yi siyasi olarak parçalamaya çalışıyor.

İran'ın Kürdistan Bölgesi'ni hedef almanın gizli nedenleri

Kürdistan lideri Mesut Barzani, İran Devrim Muhafızları’nın Erbil’e ateşlediği füzeler aracılığıyla kendisine ulaşan İran mesajlarının ardından iş insanı Peşrew Dizayi’nin cenaze törenine katıldı. Tahran’ın bölgeyi zayıflatma ve ABD ve Avrupa ülkelerinden uzaklaştırma girişimleri devam ederken Barzani, Kürdistan bölgesinin geleceğine dair endişeli görünüyordu.

Barzani liderliğindeki Kürdistan Demokratik Partisi’ne (KDP) yakın iş insanının evine İran’dan fırlatılan 11 füzeyle gerçekleştirilen saldırının sorumluluğunu İran Devrim Muhafızları üstlendi. Bu gelişme, yıllar önce İran’ın Irak’taki nüfuzunu sınırlamaya karar veren Barzani ile yaşanan çatışmada ani bir geçiş sayılıyor.

İranlılar, Irak siyasetinde ve Kürdistan bölgesinin iç siyasetinde önemli aktörler konumundalar. Ayrıca Süleymaniye şehrini kontrol eden ve Barzani’nin güçlü bir rakibi olan Kürdistan Yurtseverler Birliği’ni (YNK) destekliyorlar.

İç siyasi bölünme

Ana siyasi güçler, merkezi hükümetin kararlarını reddeden Kürdistan bölgesini zayıflatmaya ve onu İran’la karşı karşıya getirmeye çalışıyor. Tahran’la güçlü ilişkilere sahip olan Koordinasyon Çerçevesi’ndeki siyasi güçlerin İran bombardımanını kınamaması, buna bir kanıt sayılabilir. Aynı şekilde parlamento, Irak’ın egemenliğinin ihlalini tartışmak için acil toplantı çağrısında da bulunmadı. Koordinasyon Çerçevesi’ne yakın medya kuruluşları ise Devrim Muhafızları’nın Erbil’e yönelik saldırılarını savunup desteklerken, saldırıyı da İran’ın iç güvenliğini koruma amaçlı olarak meşrulaştırıyor.

Her ne kadar hükümet, Başbakanın Güvenlik İşleri Danışmanı Halid el-Yakubi aracılığıyla iki ülke arasındaki ilişkilerin zarar göreceğini duyurmuş olsa da şu ana kadar Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani hükümetinin tutumu siyasi destek alamadı. Bu durum ise söz konusu tutumu İran’a yönelik kararlara dönüştürmeyi zorlaştırıyor. Diğer yandan İranlı güvenlik yetkilileri, İran’daki son bombalama olaylarının failleri hakkında yanlış bilgi vererek güvenlik zafiyetlerini örtbas etmeye çalışıyor.

Şu ana kadar Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani hükümetinin tutumu siyasi destek alamadı. Bu durum ise bu tutumu İran’a yönelik kararlara dönüştürmeyi zorlaştırıyor.

Halid el-Yakubi, İran’ı, İsrail istihbarat servisi Mossad’ın bölgedeki varlığı konusunda Irak hükümetine bilgi vermeye çağırdı. Ayrıca uygulananların Bağdat hükümetiyle koordineli yürütülmediğini söyledi.

Erbil’i hedef almanın gizli nedenleri

İran’ın Kürt güçleriyle ilişkileri son derece yakındı. İran, Saddam Hüseyin rejimine karşı muhalefet döneminde Kürt güçleri destekledi. ABD’nin 2003’te kurduğu yeni rejimin idaresi için Şii partilerle ittifak yaptılar. Ancak adı geçen partilerle Barzani liderliğindeki KDP arasındaki ilişkiler hızla gerginleşti. Öyle ki İran, 2017’de yapılan referandum öncesinde Kürdistan’ın Irak’tan bağımsızlığına açıkça karşı olduğunu ifade etmişti. Buna gerekçe olarak ise Kürdistan’ın ABD, İsrail ve Avrupa’nın desteğine sahip bir devlete dönüşmesi ve İran’daki Kürt bölgelerinin Irak Kürdistanı sınırına ilhak edilmesi korkusunu öne sürmüştü.

İran, İsrail’in Kürdistan’ın bölünmesine destek vereceğini ilan etmesinde de yararlanırken o dönemde Devrim Muhafızları’na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin gözetiminde stratejik müttefiki YNK’nin Kerkük ve ihtilaflı bölgelerden çekilmesini ve buraların Bağdat’a teslim edilmesini sağlayarak, Barzani'nin iktidarını kırmaya yönelik bir kampanya yürüttü. Mesud Barzani, bunu iç ihanet olarak değerlendirdi.

Erbil’de bir dizi ABD üssü inşasıyla Erbil’i uluslararası topluma Batı’nın Irak’taki en güçlü müttefiki olarak göstermek için, özellikle Barzani’nin Tahran’a sırtını dönüp ABD ve Avrupa ülkelerine yönelmesi ve Erbil’i ABD’nin DEAŞ’la mücadele için yürüttüğü Uluslararası Koalisyon’un önemli bir merkez haline getirmesi nedeniyle İran, Kürdistan bölgesinin ekonomik, siyasi ve güvenlik açısından yükselişini büyük kaygıyla ele alıyor. İran, bu üsleri kolları aracılığıyla insansız hava araçları ve füzelerle hedef alarak bu duruma karşı çıktı.

İran, Irak’taki ortaklarına, sayıları 2 bin 500’den fazla olan Amerikan güçlerini ve Uluslararası Koalisyon’daki danışmanları sınır dışı etmesi için baskı yapıyor. 2020 yılında Irak Parlamentosu’nda, güvenlik güçlerinin yeteneklerinin gelişmesi ve silahlı unsurların ortadan kaldırılması konusunda inisiyatif alınması nedeniyle, DEAŞ’la mücadele için uluslararası koalisyondan yardım talebinin iptal edilmesi yönünde oylama yapılmıştı. Bu, ABD varlığının dış güçlerin müdahalelerine bir miktar denge kattığı düşüncesiyle Erbil’in reddettiği bir şey.

İran, Irak’taki ortaklarına, sayıları 2 bin 500’den fazla olan Amerikan güçlerini ve uluslararası koalisyondaki danışmanları sınır dışı etmesi için baskı yapıyor.

Şarku’l Avsat’ın Majalla’dan aktardığına göre Gazze’deki gelişmeler ve ABD ile İran arasındaki çatışmanın giderek artmasıyla birlikte İran, tüm siyasi blokların onayını gerektiren Batı varlığını sona erdirmesi için Bağdat hükümetine baskı uyguluyor. Bu hedefleme, KDP’nin bu konuya ilişkin vizyonunu değiştirmesi yönündeki baskının bir parçası.

Aynı şekilde Tahran, 2022’de Erbil’i, Kürt asıllı İran vatandaşı Jina Mahsa Emini’nin başörtüsü kuralını ihlal ettiği suçlamasıyla Ahlak Polisi gözetimindeyken işkence edilerek ölmesinin ardından İran’daki protesto faaliyetlerinin ana itici gücü olmakla suçladı. İranlı yetkililerin ifadesine göre bu suçlama, İran siyasi rejimini devirmek için ABD ve İsrail ile yakın iş birliği içinde çalışan İranlı Kürt muhalefetinin Erbil’deki varlığından kaynaklanıyor. Çoğu Kürt’ün İran Kürtleriyle yakın ve evlilik ilişkileri olduğu ve İran muhalefetini ‘bölgesel hükümetin onlara koruma sağladığı teröristler’ olarak görmediği biliniyor.

Ekonomik meseleye ilişkin olarak İran, Kürdistan’daki petrol faaliyetlerindeki güçlü artışı, başta Kürdistan’ın gaz açısından zengin olması olmak üzere çeşitli nedenlerle reddediyor. Kürdistan, yaklaşık 1 trilyon metreküp olduğu tahmin edilen rezervlere sahip. Bunlar, İran’a yakın olan YNK’den uzak, Barzani’nin partisinin hakimiyetinde. Bu durum, İran’ın gaz kapasitesini sınırlıyor. Çünkü Irak, yıllık 4-6 milyar dolar arasında değişen değerde ithal ettiği İran gazını tüketmek ve fazlasını Türkiye’ye ihraç etmekle yetinecek. Bu nedenle İran, 2022’de enerji sektörünü kontrol eden Kürt ‘Kar’ şirketinin başkanının evini ‘Mossad’ın İran’a saldırı düzenlemek için kullandığı bir İsrail üssü olmakla suçlayarak’ bombalamıştı.

İran, aynı zamanda Barzani’yi siyasi olarak parçalamaya çalışıyor. Çünkü Barzani, özellikle 2011’de olmak üzere Irak’ta birden fazla kez İran nüfuzuyla karşı karşıya kaldı. O tarihte dönemin önde gelen siyasi güçleri, (yani İyad Allavi liderliğindeki Irakiye bloğu, Mukteda es-Sadr, Mesud Barzani, Usame en-Nuceyfi) Nuri el-Maliki’nin başbakanlıktan alınması için ittifak yapmıştı. Ancak İran, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin geri çekilmesinin ardından son aşamaya gelindiğinde bunu engellemişti. İkinci olarak Barzani, 2022’de İran’a yakın partilerden uzak bir hükümet kurmak için Mukteda el-Sadr, Muhammed el-Halbusi ve Hamis el-Hancar ile ittifak kurdu. Bunun ardından Tahran, Erbil’e saldırdı ve bunu engellemek için çok sayıda muhalife suikast düzenledi.

Kürdistan’ın iki iktidar partisi arasındaki çatışmanın, aralarındaki derin görüş ayrılıkları nedeniyle silahlı çatışmaya dönüşmesi, Kürt siyasi iç dünyasını da böldü.

İran- İsrail ve ABD çatışmasında gerilimin tırmanması önümüzdeki dönemde Erbil’e olumsuz yansıyacak.

Öyle görünüyor ki Devrim Muhafızları’na yönelik başka mesajlar da var. Bu mesajlar, özellikle nakliye maliyetlerindeki artıştan etkilenen bir grup ülkenin de dahil olduğu bir ittifakın kurulmasının ardından, Husiler üzerindeki ABD baskısını azaltarak onları Irak ve Suriye arenasında çatışmaya sürüklemeyi, enflasyonla mücadele çabalarını zayıflatmayı ve Kürtleri, Şii siyasi güçlerin ‘ABD kuvvetlerinin Irak’tan çekilmesi ve üslerin kapatılması gerekliliğine ilişkin Bağdat hükümetinin açıkladığı ve Erbil’in reddettiği’ talebini kabul etmeye zorlamayı içeriyor.

İran- İsrail ve ABD çatışmasında gerilimin artmasının önümüzdeki dönemde Erbil’i olumsuz etkileyeceği belirtiliyor. Ayrıca bu durum, İran Devrim Muhafızları’nın doğrudan veya Irak’taki kolları aracılığıyla yürüttüğü operasyonları artırabilir. Bu da Erbil’i, gerilimi daha da artırmaktan kaçınmak için İran’a yönelik politikalarını ‘örneğin Uluslararası Koalisyon güçlerinin Irak’tan çıkarılmasını kabul etmek, İran muhalefetiyle ve İran’ı etkileyen ekonomik sorunlarla dikkatli bir şekilde ilgilenmek gibi’ değiştirmeye zorlayacaktır.

Şarkul Avsat