Aslı Erdoğan: 'Türklere Kürtlerden nefret edilmesi öğretiliyor' demedim
Yazar Aslı Erdoğan'ın İtalyan La Repubblica gazetesine verdiği röportajdaki sözleri dün T24 de dahil olmak üzere birçok gazete ve haber sitesinde yanlış ifadelerle aktarıldı. Bu ifadelere kaynak olarak gösterilen Le Soir'a açıklamalarda bulunmadığını ifade eden Erdoğan, kendisine ait olduğu öne sürülerek yayımlanan sözleri yalanladı.
Yazar Aslı Erdoğan'ın İtalyan La Repubblica gazetesine verdiği röportajdaki sözleri dün sitemiz KrdNews de dahil olmak üzere birçok gazete ve haber sitesinde aktarıldı. Bu ifadelere kaynak olarak gösterilen Le Soir'a açıklamalarda bulunmadığını ifade eden Erdoğan, kendisine ait olduğu öne sürülerek yayımlanan sözleri yalanladı.
Türkiye'de son birkaç gündür yazar Aslı Erdoğan'ın "Türklere okula başlar başlamaz Kürtlerden nefret edilmesi öğretiliyor" dediği iddiası tartışma konusu.
Dış basından alınan bir röportaj üzerine başlayan tartışma sonrası Aslı Erdoğan'ın bu ifadeyi sarf edip etmediği araştırıldı.
Türkçe yayın yapan haber organlarında dolaşıma sokulan röportajda, Aslı Erdoğan'ın bu ifadeleri kullandığı öne sürüldü.
Öyle ki konu hükümetin tepkisine kadar vardı.
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Mustafa Safran da dün sosyal medyada bu haberlerle ilgili bir mesaj yayımladı ve "Türklerle Kürtler aynı okullara gidiyor, aynı dersleri işliyorlar. Sıra arkadaşlarına birbirlerinden nefret etmeyi mi öğretiyoruz yani? Tek kelimeyle zırva. Böyle zamanlar için parlatılmış bir zavallının zırvaları.Yazık" dedi.
BBC Türkçe'den Övgü Pınar'ın haberine göre, Türkiye'de tartışmaya neden olan iddianın kaynağı ise Belçika'da yayımlanan Le Soir gazetesi değil, İtalya'da yayımlanan La Repubblica gazetesi. Le Soir gazetesinin internet sitesinde, söz konusu mülakatın kaynağı olarak "Marco Ansaldo (La Repubblica)" ifadesi yer alıyor.
Le Soir'ın, La Repubblica'nın 16 Ekim tarihli mülakatını Fransızcaya tercüme ederek 23 Ekim'de yayımladığı anlaşılıyor. Ancak Le Soir'ın başlığı, La Repubblica'nın orijinal haberinin başlığından farklı.
Le Soir internet sitesinde "Biz, Türkler, okula başlar başlamaz Kürtlerden nefret etmeye şartlandırıldık" başlığını kullandı. La Repubblica'nın aynı mülakat için kullandığı başlıkta ise nefret sözcüğü yer almıyor, "Aslı Erdoğan: Bize okulda da Kürt düşmanlara karşı doktrin (öğreti) veriliyor" deniliyor.
Aslı Erdoğan da söz konusu ifadeleri yalanladı.
Bahsi geçen röportajın hatalı aktarımında Aslı Erdoğan'ın "Türklere okula başlar başlamaz Kürtlerden nefret edilmesi öğretiliyor" ve "HDP hariç, CHP de dahil olmak üzere parlamentodaki tüm siyasi güçler 'terörist' dediği ileri sürülmüştü.
Kamuoyunda oluşan tepkilerin ardından Aslı Erdoğan'ın ifadelerini İtalyan La Repubblica'dan Fransızcaya çeviren Le Soir gazetesinin farklı bir başlıkla ve Erdoğan'ın kullanmadığı bir ifadelendirme ile yayımladığı ortaya çıktı.
Konuya ilişkin T24'e konuşan Aslı Erdoğan, sözlerinin yanlış ve yalan ifadelerle aktaran Le Soir gazetesine herhangi bir açıklama yapmadığını, bu gazetenin kullandığı, yabancı ajanslar ve Türk medyasının da yayımladığı ifadelerin kesinlikle kendisine ait olmadığını söyledi.
Yurt dışında yaşayan yazar, kamuoyunda yaşanan tartışmalar hakkında bilgi sahibi olmadığını ve iddiaları kısa süre önce bir yakınından öğrendiğini ifade ederek, "Ben böyle şeyler asla ve asla söylemedim. Bütün milletvekilleri teröristtir, gibi çocukça bir cümleyi kurmam mümkün değil. Ben terörist sözcüğünü zaten hiç kullanmam" dedi.
Peki, asıl mülakatta aslında neler söyledi?
BBC haberinde aktarılana göre, La Repubblica'daki mülakatın başlığı "Aslı Erdoğan: Bize okulda da Kürt düşmanlara karşı doktrin (öğreti) veriliyor" şeklinde olsa da mülakatın içinde başlıktaki bu ifadeler tam olarak yer almıyor.
Gazetenin muhabiri Marco Ansaldo, Aslı Erdoğan'a şu soruyu soruyor:
"Suriye'deki işgali eleştirenler neden soruşturmaya, mahkemeye, tutuklamaya maruz kalıyor?"
Aslı Erdoğan bu soruya şöyle cevap veriyor:
"Bakın, Avrupalılar maalesef Türk basınını takip etmiyor. Bu yapabilselerdi, yapılan endoktrinasyonun (beyin yıkamanın) nasıl işlediğini anlarlardı."
Gazetenin muhabiri bu noktada "Endoktrinasyon mu?" diye soruyor. Aslı Erdoğan bu soruya da şöyle yanıt veriyor:
"Kesinlikle. Okuldan itibaren, kitaplar aracılığıyla. Türkiye Cumhuriyeti bir ideolojiyle iç içe geçmiştir, Kemalizm ideolojisiyle. Bu, Mustafa Kemal Atatürk döneminde işe yarıyor olabilirdi. Ama sonra aşırı milliyetçiliğe doğru kaydı. Türkiye hep tehdit altında gibi konumlandırılıyor. Bu görüntü bugün dinle birleştiriliyor ve sonuç olarak savaşta ölenler 'şehit' haline geliyor. Ölenlere, 'ülke için öldükleri' söyleniyor. Hayır, onlara şunu söylemek gerekir: Sen ülken için değil bir hükümet için ölüyorsun'."
Türkçe yayın yapan haber sitelerindeki bir başka iddia da Aslı Erdoğan'ın "HDP hariç, CHP de dahil olmak üzere parlamentodaki tüm siyasi güçlerin 'terörist' olduğunu" söylediği şeklindeydi. Ancak La Repubblica'da yayımlanan metinde Aslı Erdoğan'ın ağzından böyle bir ifade yer almıyor.
Gazetenin muhabiri mülakatın girişinde, "…Aslı Erdoğan, Türkiye gibi bir imparatorluğun varisi olan, önemli bir tarihi geçmişe sahip bir ülkenin tamamının neden ezelden beri Kürtlere karşı olduğunu, onların örgütlenmelerini terörist olarak kabul ettiklerini açıklıyor. Parlamentodaki tüm siyasi güçler (Kürt yanlısı parti haricinde elbette) böyle, solcu cumhuriyetçiler de dahil" diyor.
Burada "terörist" sözcüğünün, TBMM'de yer alan HDP dışındaki diğer tüm partilerin Kürt örgütlenmelerini nasıl değerlendirdiğini aktarmak için kullanıldığı görülüyor.
Türkiye'de tartışmaya yol açan mülakat ve Aslı Erdoğan'a atfedilen sözlerle ilgili olarak, mülakatı yapan La Repubblica muhabiri Marco Ansaldo ise, Aslı Erdoğan'ın "nefret" ifadesini kullanıp kullanmadığına ilişkin olarak, Erdoğan'ın böyle bir ifade kullanmadığını söylüyor:
"Bunu en güçlü biçimde yalanlıyorum. (La Repubblica'daki) makalede de başlıkta da böyle bir ifade yok. Başlık şöyle: 'Aslı Erdoğan: Bize okulda da Kürt düşmanlara karşı doktrin veriliyor' Alt başlıkta da böyle bir ifade yer almıyor. Gazetenin mülakatta kullandığı alt başlık 'Ülkem aşırı milliyetçilik içinde yaşıyor: Bu yüzden sporcular, entelektüeller ve sıradan insanlar hükümeti destekliyor' şeklinde.