Bayık’tan Mersin saldırısını eleştirenlere: 'Kimse bu çizgiye dil uzatamaz'
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, Mersin saldırısı sonrası yaşanan tartışmalara dair “Bu kendini savunma çizgisidir. Kimse bu çizgiye dil uzatamaz. Herkesin doğru yaklaşması ve doğru konuşması lazım. Eylemin Kürt halkı ve Türkiye halkları için ortaya çıkardığı sonuçlar dışında yapılan konuşmaların hepsi boş konuşmalardır” ifadelerini kullandı.
PKK’nin kurucularından Cemil Bayık, Sterk TV’de katıldığı programda PKK lideri Abdullah Öcalan’ın yakalanmasına giden süreç, Mersin’de Tece Polisevi’ne düzenlenen HPG saldırısı ve Türkiye’deki siyasi gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Öcalan’ın Avrupa'ya gittiğinde Kürt sorununun çözülmesi için 8 madde sunduğunu belirten Bayık, “Kürt sorununu Avrupa yarattı. Bu yüzden bu sorunu Avrupa ile çözmeleri lazım. Avrupa Kürt sorununu yaratıp Türk devletinin eline verdi. Bu siyaseti yürütün dediler, Türk devleti de hala bu siyaseti yürütüyor. Gerçek budur” dedi.
Mersin’deki polisevi saldırısı sonrası yaşanan tartışmalar
Mersin’de yapılan ve ardından PKK’nin askeri kanadı HPG’nin üstlendiği polisevine yönelik saldırı sonrası kamuoyunda başlayan tartışmalara dair soruya Bayık şöyle cevap verdi:
“Sara ve Ruken arkadaşın gerçekleştirdiği eylem çok büyük ve başarılı bir eylemdir. Belki bazıları bu eylemi basit göstermek istiyor, bunun için de çalışıyorlar. Belki bazıları bu eylemi anlamsızlaştırmak da istiyor fakat ne yaparlarsa yapsınlar faydasızdır. Kimse bu eylemi ne gizleyebilir, ne anlamsızlaştırabilir ne de çarpıtabilir. Türk devleti hareketimize, halkımıza karşı her şeyi yapıyor, yapmadığı bir şey kalmadı. Bunlar göz önünde yaşanıyor, herkes de görüyor.
Kürt halkı imhayı kabul mu edecek? Bu mümkün değil, ahlak dışı, insanlık dışı bir şeydir bu. Kürt halkı bütün bu saldırılara karşı tabii ki kendisini savunacaktır, bu onların hakkı. Eğer Mersin'de Sara ve Ruken eylem yaptıysa bunun için yaptı. Peki bu eylemi eleştirenler, basitleştirmek, etkisizleştirmek çarpıtmak isteyenler neden Türk devletinin Kürt halkına, gerillaya karşı yürüttüğü siyasete, kimyasal silaha neden karşı çıkmıyor? Neden Türk devletine, AKP-MHP iktidarına ‘yürüttüğünüz siyaset suçtur, suç işliyorsunuz, bir halkı ortadan kaldırmak istiyorsunuz’ demiyorlar? Halk arasında bir söz var; ne ekerseniz onu biçersiniz.
Kürtlere bedel ödetirsen, Kürtler sana bedel ödetmeyecek mi? Elbette Kürtler de sana bedel ödetir. Bu da Kürtlerin hakkıdır. Savaş olmasın, şiddet ortadan kalksın diyenler bunu önce Türk devletinden istemeliler.
Eğer Sara ile Ruken Mersin'de böyle büyük bir eylem yaptıysa herkesin bunun üzerine düşünmesi ve kendisi için sonuç çıkarmalı, meseleye doğru yaklaşmalıdır. Bu eylem neden yapıldı, sebebi nedir? Türk devleti Kürtlere ne yapıyor, gerillaya ne yapıyor da bu 2 Kürt kadın böyle bir eylem düzenledi. Kendileri için bir şey yapmadılar; Türk devletinin zulmüne karşı durdular. Yaptıkları şey bu. Bu kendini savunma çizgisidir. Kimse bu çizgiye dil uzatamaz. Herkesin doğru yaklaşması ve doğru konuşması lazım. Eylemin Kürt halkı ve Türkiye halkları için ortaya çıkardığı sonuçlar dışında yapılan konuşmaların hepsi boş konuşmalardır. Bu çizgiye, bu eyleme karşı durmak imansızlıktır, vicdansızlıktır. Vicdansızlık yapmayın.”
“Herkes HDP’nin seçimlerde belirleyici rol oynayacağı konusunda hemfikir”
HDP dahil 6 parti ve örgütün kurduğu Emek ve Özgürlük İttifakı’na değinen Bayık, “Herkes Emek ve Özgürlük İttifakı’nda yer almalı. Zira bu ittifak güçlendikçe düşmanın oyunları da bozulmuş olacak, faşist iktidarın sonu gelecek. Kürtlerin, diğer halkların, Aleviler ile diğer grupların sorunları böylelikle çözülür. İçinde HDP ve birçok parti ile kuruluşun yer aldığı üçüncü yol ancak çözüm olabilir. Bunun motor gücünün HDP olduğunu da herkes biliyor. Herkes HDP’nin önümüzdeki seçimlerde belirleyici rol oynayacağı, sonuçları HDP’nin belirleyeceği konusunda hemfikir. Bu AKP-MHP iktidarını düşürmek, CHP’yi iktidar yapmamaktır. Buna karşı da bu ittifakı bozmaya çalışacaklardır” ifadelerini kullandı.
Açıklamalarının devamında ise Bayık, “CHP de öyle bazı Kürtlerin oylarını alarak iktidara geleceğini düşünüyorsa yanılıyordur. Erdoğan ve Bahçeli’nin oyunlarına geliyorlar. Herkesi uyarıyorum; Emek ve Özgürlük İttifakı’nı ve HDP’yi zayıflatanlar AKP-MHP’ye hizmet ediyorlar, soykırım siyasetine hizmet ediyorlar. Hiç kimse böyle bir hizmette bulunmamalı. Böyle bir hizmette bulunanları gören herkes karşı çıkmalı, bunları durdurmalı” dedi.