Demirtaş: Kılıçdaroğlu'na gönülden destek verilmesini arzu ederim
Yedi yıla yakın bir süredir Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan Demirtaş, avukatları aracılığıyla VOA Türkçe’nin sorularını yanıtladı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, HDP’nin Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na açıktan destek verip vermeyeceğinin önümüzdeki günlerde netleşeceğini söyledi.
2019’daki yerel seçimlerde İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu’na destek verilmesi için “gerekirse bağrımıza taş basacağız” açıklaması yapan Demirtaş bu kez, “Tabii ki gönülden, isteyerek bir destek olması bizim arzumuzdur” dedi.
Anayasa Mahkemesi’nin 14 Mayıs’taki Cumhurbaşkanı Seçimi ve 28. Dönem TBMM Genel Seçimi öncesinde karar alıp almayacağına ilişkin soru üzerine Demirtaş, seçimden önce karar beklemediğini söyledi.
Mahkemenin, seçim gününden önce karar almasının siyasi müdahale olacağını belirten Demirtaş, “Anayasa Mahkemesi, HDP kapatma davasında seçimden önce karar alırsa açıkça siyasi bir müdahale yapmış olur. Bu kadar kısa sürede karar almakla da imkânsız olana, mucizeye imza atmış olur. Bir karar çıkmasını beklemiyorum” dedi.
Yüksek Mahkeme’nin HDP’nin Hazine yardımıyla ilgili banka hesapları üzerindeki blokeyi kaldırmasına ilişkin soruya Demirtaş, kararın hukuka uygun ancak siyasi saikle alındığını söyledi.
Demirtaş, yargının durumunun içler acısı olduğunu savunarak, “Bu karar hukuka uygun olarak alınmıştır ama basına yansıyan haberlere göre Erdoğan, Anayasa Mahkemesi üyelerini arayarak bu kararı aldıkları için azarlamış. Anayasa Mahkemesi, üyeleri ise Erdoğan’a “Efendim, bu kararı siyaseten size yarar diye aldık” demişler. Yani Anayasa Mahkemesi, hukuka uygun bir kararı bile siyasi saikle verdiğini itiraf etmiştir. Türkiye'de yargının durumu gerçekten çok hazin ve içler acısı” diye konuştu.
“(TİP’in kararı) Bence doğru bir karar olmadı”
Demirtaş’a yöneltilen sorulardan biri de “Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) en az 47 bölgede ayrı listeyle adaylar çıkarmasını siz nasıl değerlendiriyorsunuz?” oldu.
TİP’in ortak listeyle seçime katılmama yönündeki kararını doğru bulmadığını vurgulayan Demirtaş, “Bence doğru bir karar olmadı. Ortak listeyle çok sayıda milletvekili çıkarma imkânı riske atılmış oldu. Düşük bir olasılık ama mesela Yeşil Sol Parti yüzde 7 barajının altında kalırsa ne olacak? Biz yine de TİP’li arkadaşlarımızın kararına saygı duyuyoruz ama tüm seçmenlerimizi de doğal olarak Yeşil Sol Parti’ye oy vermeye çağırıyoruz” yanıtını verdi.
Kılıçdaroğlu’na ‘Gönülden destek” çağrısı
HDP Cumhurbaşkanlığı adaylarını belirlenmesi sürecinde önce kendi adayını çıkaracağını duyurdu. Ancak Millet İttifakı’nın CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu aday göstereceğini açıklamasından sonra HDP aday çıkarmaktan vazgeçti.
Buna rağmen Kılıçdaroğlu’na açıktan bir destek sözü verilmedi.
Demirtaş ise 2019’daki yerel seçimlerde HDP seçmenine CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nu destek vermeleri çağrısı yapmıştı. Demirtaş’ın, “gerekirse bağrınıza taş basın, ama mutlaka sandığa gidip 'Faşizme hayır' anlamına gelecek oyunuzu kullanın" şeklinde çağrısı uzun süre tartışıldı.
Demirtaş bu kez de Kılıçdaroğlu’na destek istedi. Ancak Demirtaş, desteğin gönülden olmasını arzu ettiğini ifade ederek, “HDP’nin açıktan destek verip vermeyeceğini önümüzdeki günlerde göreceğiz. Tabii ki gönülden, isteyerek bir destek olması bizim arzumuzdur. Yakında sonucu hep birlikte duyarız” dedi.
“Hizbullah ile ittifak oy kaybettirir”
Son günlerin en yoğun tartışmalarından biri de HÜDA-PAR’ın fiilen Cumhur İttifakı’na katılması ve AKP listelerinden TBMM’ye taşınacak olmaları oldu.
Demirtaş, “Sizce bu bölgedeki dini ve etnik hassasiyeti olan Kürtler’in oy tercihini değiştirir mi? Bunun AKP’ye bir getirisi olur mu?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Erdoğan'ın yapacağı hiçbir ittifakın ona hayrı olmaz, Hizbullah ile ittifak ise kendisine oy kaybettirir ancak. Hizbullah'ın Kürt seçmen nezdinde de ne karşılığı ne itibarı ne de gücü var. Erdoğan denize düşünce yılana sarıldı neticede.”
“(PKK’ya) ben çağrı yaparsam zaten dikkate almaz”
Geçen hafta seçimden sonra cumhurbaşkanı ve hükümetin değişmesi halinde PKK’nın Türkiye’de silah bırakması için elinden geleni yapacağını açıklayan Demirtaş, bu sözlerine de açıklık getirdi.
Örgütün silahları bırakması sürecinin “zor veya imkânsız olmadığı” yorumunu yapan Demirtaş, örgütün sadece kendi çağrısını dikkate almayacağına vurgu yaptı.
Demirtaş, çözüm adresi olarak Meclis’i göstererek şunları söyledi: “Mesele örgütün beni dinleyip dinlememesi değil. Ben çağrı yaparsam zaten dikkate almaz, dinlemezler, bu bilinmeyen bir şey değil. Ama Meclis’te açık, şeffaf ve hukuk çerçevesinde bir çözüm imkânı, adımları atılırsa elbette muhatapları da bunu mecburen dikkate alacaktır. Benim kastettiğim; çözümün siyasi, hukuki, toplumsal zeminini yaratmak için çalışmaktı ve bunu elbette yapacağız, ‘uygun ortamı yaratıp silahların son bulduğu süreci oluşturacağız’ diyorum. Bunun zor veya imkânsız olmadığını vurgulamak istiyorum.”
Demirtaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Diyarbakır’daki açılış ve temel atma töreninde söylediği, “Derdi Kürtler olanın yapacağı silah bırakmaktır” sözlerine ise “Erdoğan ne söylediğinin farkında değil. Önce bize hakaret ediyor, tehdit ediyor, sonra da içi boş çağrılar yapıyor. Ciddiye alınacak bir söylem olarak görmüyorum” yorumunu yaptı.
Serbest kalırsa siyasete kapıyı kapatmadı
Selahattin Demirtaş, 14 Mayıs sonrasında serbest kalması halinde ne yapacağıyla ilgili soruya ise “Bunları çıktıktan sonra konuşalım. Şimdilik cezaevinden devam ediyorum, siyasi mücadeleye” yanıtını verdi. Partisinin Şubat 2018’deki 3’üncü kongresinden önce bir mektup gönderen Demirtaş, aday olmayacağını söylemişti. Mektubunda, hukuken parti üyeliğinin bile mümkün olamayabileceğine dikkat çeken Demirtaş, bu yeni açıklamasıyla, eğer hapsedilme durumu sona erirse yeniden siyasette etkin olabileceği mesajını verdi.