Esad: Kürtler Federasyondan söz edemez... Ancak Araplar söz edebilir!
Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad, "Kürtlerin ayrılma taleplerini ne bugün ne de yarın kabul edeceğiz" dedi.
Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad, "Kürtlerin ayrılma taleplerini ne bugün ne de yarın kabul edeceğiz" dedi.
Kürtlerin Rojava’da Türkiye'ye karşı birlikte mücadele etme tekliflerini kabul etmediklerini söyleyen Esad, Suriye ordusuna katılmaları için yaptıkları teklifin Kürtler tarafından reddedildiğini de belirtti.
ABD'nin Suriye'deki faaliyetlerini de yorumlayan Esad, "Evet, öyle görüyorum...ABD Başkanı devleti temsil etmiyor, o sadece bir şirket yöneticisi. Onun arkasında yönetim kurulu var. Bu kurul ise devletin asıl sahibi olan büyük Amerikan şirketlerini temsil ediyor. Bunlar petrol şirketleri, silah üreticileri, bankalar ve diğer lobiciler" yorumunu yaptı.
Esad: DSG'yi orduya katılmaları için ikna etmeye çalışıyoruz
Sputnik ve Rossiya 24'e konuşan Esad, Suriye Savunma Bakanlığı'nın YPG üyelerini bölgenin özelliklerini dikkate alan programlar dahilinde ordu saflarına katmaya hazır olduğunu resmen açıkladığını anımsattı.
Kürt güçleri ikna etmeye çalıştıklarını aktaran Esad, şunları söyledi:
"Şu anda Suriye-Rusya işbirliği kapsamında, Kürt güçlerin orduya katılmasının ve Türk işgalcilere karşı ortak mücadelenin bu unsurların eylemleri nedeniyle kaybedilen Suriye'nin kuzeyindeki toprakları geri almak için doğru tutum olacağı konusunda Kürt güçleri ikna etmeye çalışıyoruz."
“DSG’yi orduya katılmaları için ikna etmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullanan Esad Esad, Kürtlerin Suriye ordusuna katılmayı reddetmeleriyle ilgili olarak, "(Kürtler) Suriye ordusuna katılmak istemiyorlar, silahlarını muhafaza etme niyetindeler. Kürt askeri birliklerini, Türkiye'nin eylemleri sonucu Kuzey Suriye'de kaybedilen toprakların geri alınması için alınacak doğru tutumun, Suriye ordusuna katılmaları ve işgalci Türklere karşı savaşmaları olduğu konusunda ikna etmeye çalışıyoruz" açıklamasında bulundu.
Çekilme tümüyle tamamlanmadı ancak tamamlanması bekleniyor
Esad, Rus-Türk mutabakatında öngörülen Suriye'nin kuzeyindeki YPG güçlerinin çekilmesinin henüz tamamlanmadığını, ancak tamamlanmasının beklendiğini belirtti.
Kürt güçler, Türkiye'ye hayalini kurduğu planı gerçekleştirme fırsatı sundu
Bu grupların Arap-Kürt olduğunu ancak yönetimlerinin Kürt olduğunu kaydeden Esad, "Güçlerini oradan çekmeleri gerekiyor, zira Türkiye'ye krizin başından beri hayalini kurdukları planlarını gerçekleştirme fırsatı sundular. Çekilmenin gerçekleşme durumuna bakacak olursak, YPG çekilmeyi gerçekleştirdiklerini açıkladı. Çekilme bazı bölgelerde yapılıyor ancak tümüyle gerçekleştirilmedi. Bunun gerçekleşmesi bekleniyor. Bu tür süreçler hemen olmuyor" diye konuştu.
Esad, mutabakatın tamamen uygulanması için Rusya’yla işbirliği yaptıklarını, mutabakat uygulamaya koyulduktan sonra Türklere kesinlikle "Haydi, güçlerinizi çekin" diyeceklerini ifade etti.
'Federasyondan ancak Araplar söz edebilir'
Esad, Suriye'nin kuzeyinde federasyon kurulmasından ancak Arapların söz edebileceğini, zira bu bölgelerde Kürt çoğunluğun bulunmadığını söyledi.
Kürtlerin büyük bölümünün Suriye'de on yıllardır sorunsuz bir şekilde yaşadığını anlatan Esad, "Ayrılıkçı fikirler, bazı siyasi anlamda radikal gruplarda görülüyor. Bu fikirlerden bazıları Kürtlerin yönetiminde federasyon ve özerklik kurulmasıyla ilişkili. Daha önce söylediğim gibi, Suriye'nin kuzeydoğusu bir Arap bölgesi. Eğer birileri federasyon kurma hakkında konuşuyorsa, bunlar Araplardır zira onlar o bölgede çoğunluk durumunda, bu aşikâr" ifadelerini kullandı.
Esad, Suriye'deki durumun bu yönüyle Irak'ın kuzeyindeki ve Türkiye'nin güneydoğusundaki durumdan farklı olduğunu sözlerine ekledi.
ABD: Petrolümüzü çalıyor
ABD'yi Suriye'den petrol çalmakla suçlayan Esad, "ABD bir devlet değil, kendi çıkarlarını gözeten şirketler tarafından lideri atanan bir rejimdir. ABD'yi haydut olarak tanımlamaktan daha ciddi olan önemli bir noktayı hatırlatmak isterim: İkinci Dünya Savaşı'nda Hitler'i Sovyetler Birliği'ne saldırmaya yönelten en önemli faktörlerden biri petroldü" diye ekledi.
"ABD bugün aynı şeyi yapıyor, Nazileri taklit ediyor; kısaca söylersek, bugünkü ABD politikalarını Nazilerin politikalarına benzetebiliriz: yayılma, fetih, diğer ulusların çıkarlarını zayıflatma, uluslararası hukuku ve insani ilkeleri reddetmek vs." ifadelerini kullanan Esad, Kürtlerin Rojava'da azınlık olduklarını savundu ve, "Şayet federal ayrılmadan söz edilse dahi bu federal bir Arap federalizmi olacaktır" sözlerini sarf etti.
Türkiye'nin Kuzey Suriye saldırısını da değerlendiren Esad, "Türkiye’nin Rusya ile yaptığı anlaşmayı olumlu bakıyoruz. Ancak Türkiye’ye inanmıyoruz, çünkü Türkiye ne Astana’da ne de başka bir mecrada yaptığı mutabakatlara bağlı kalmadı. Rusya’nın bu konuya dahil olması ise birçok yönden oldukça olumlu bir durumdur" yorumunu yaptı.
Esad, "Rusya’nın Kürtler ile yaptığı anlaşmayla, Kürtler bu bölgelerden çekilmesinin sağladı. Rusya güçlü bir ülke ve uluslararası arenada oldukça sorumluluk sahibi bir ülke olmasıyla sahip olduğu rolü de üstlenmek zorundadır. Aksi durumda sıradan bir ülke olacaktır" ifadelerini kullandı.
Rudaw'ın aktardığına göre, daha önce de Russia Today (RT) kanalına konuşan Beşar Esad, Beyaz Baretliler'in kurucularından eski İngiliz askeri istihbarat görevlisi James Le Mesurier'in İstanbul'da ölümüyle ilgili de yorumlarda bulundu.
Esad, Le Mesurier'in ölümünden CIA'in ve "bir bütün olarak Batı istihbaratının" sorumlu olabileceğini söyledi ve ekledi:
"Bu elbette istihbarat servislerinin işi. Ama hangi istihbarat servisleri? Tabii ki bir bütün olarak Batılı istihbarat servisleri, Türk istihbaratı ve bölgedeki diğer bazılarından söz ediyoruz. Bunlar egemen devletlerin istihbarat servisleri değil de esas olarak CIA birimleridir. Bu birimler, tek bir sahibe bağlı olarak, birbirleriyle koordinasyon içinde çalışıyor."
Esad, Türk istihbaratı hakkında da iddiada bulundu:
"Büyük ihtimalle Türk istihbaratı, yabancı özel servislerin talimatıyla bu görevi yerine getirdi. Bunun bir tahminden ibaret olduğunu tekrar ediyorum ama Batılı özel servisler ve onlara çalışan, birbiriyle işbirliği içinde olanların tipik işleyiş şekli böyledir."
