Kasım ayının ilk haftasında İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney ile Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye ile İran’ın başkenti Tahran’da bir araya gelmişti. İsimlerinin gizli kalması şartıyla Reuters’a konuşan İranlı ve Hamas yetkilileri, Hamaney’in Haniye’ye şunu söylediğini aktardı: “İran Hamas’a siyasi ve manevi destek vermeye devam edecek ancak savaşa doğrudan müdahil olmayacak.”
Hamaney ayrıca Haniye’den İran’ın ve Hizbullah’ın İsrail-Hamas savaşına dahil olması yönündeki sesleri de susturması için baskı yapmasını talep etti.
Gazze’yi yöneten Hamas, İsrail’in saldırılarına karşı koymaya çalışıyor. 7 Ekim’de Hamas’ın askeri kanadı Kassam Tugayları’nın lideri Muhammed el-Deif, tüm Filistinlilere ve Araplara seslenerek, “Lübnan, İran, Yemen, Irak ve Suriye’deki kardeşlerimiz! İsrail işgalini silip süpürmek için bize katılın” demişti.
Bu savaş diğer savaşlardan farklı, çünkü savaş Ortadoğu’yu ayıran fay hatlarının çatlak verdiği bir dönemde başladı. Bölgede en az 20 yıldır İran’ın dostları ve ABD’nin dostları arasında en ciddi anlaşmazlık yaşanıyordu.
“Direniş Ekseni” olarak adlandırılan İran ağını, Lübnan Hizbullah’ı, Suriye’deki Beşar Esad rejimi, Yemen’deki Husiler ve İran tarafından silahlandırılan Irak milisleri oluşturmakta. İran, Gazze’dekiş Hamas ve İslamı Cihad’ı da desteklemekte. İran aynı zamanda Rusya ve Çin’e de yaklaştı. Hatta öyle ki, Rusya’ya sattığı dronelarla Ukrayna Savaşı’nın önemli bir parçası haline geldi. Çin de İran petrolünün önemli bir kısmını satın alıyor.
Gazze’deki savaş ve İsrail daha fazla Filistinli öldürmeye devam ettikçe, bu iki kampın üyelerinin çatışmaya dahil olma riski artıyor.
Medyascope
