Kobanê davası: 22 siyasetçinin tutukluluk halinin devamına karar verildi

Kobanê davasının 10’uncu duruşmasında mahkeme ara kararını açıkladı. Mahkeme heyeti tarafından verilen ara kararda demans tanısı konan Aysel Tuğluk’un Adli Tıp Kurumu (ATK) raporuna atıfta bulunarak, aralarında Aysel Tuğluk’un da bulunduğu siyasi tutukluların tahliye taleplerini reddetti. Verilen ara kararda Aysel Tuğluk’un durumuna ilişkin şu ifadeler yer aldı:

“Söz konusu raporların sanığın sağlık durumuna ilişkin belgeler incelenmek ve gözlem altında tutularak gerekli testler yapılması suretiyle düzenlendiği, cezai sorumluluk ve savunma yapıp yapamayacağına ilişkin değerlendirme yapıldığı, kaldı ki akıl hastalığında dahi Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun yukarıda belirtilen kararı ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6’ncı maddesi gereği savunma yapılmasının zorunlu olduğu anlaşıldığından sanık müdafilerinin itirazlarının reddine, ayrıca yeniden rapor aldırılmasına yer olmadığına, ayrıca sanığın tedavisinin yaptırılmasını talep etmişlerse de mahkememizin bu hususta görev ve yetkisinin bulunmadığı, sanık müdafilerinin taleplerinin reddine karar verildi”

Bir sonraki duruşmada 31 müşteki-tanık dinlenecek

Mahkeme heyeti sanık avukatlarının başka tanık dinlenmesine gerek olmadığına ilişkin taleplerine rağmen, bir sonraki duruşmada Ankara’da yaşadıkları tespit edilen, Bora Senir ve Murat Özzehinli ile tanıklar Hamit Yıldırım, Abdullah Gölbaşı, Ergin Pekyen,  Rıdvan Deniz, Nusret Yalçınkaya, Zuhal Özkan, Gürkan Deniz, Selamettin Yılmaz, İsmail Yalçın, Mehmet Saydam, Neşe Boran Aslankılıç, Ayşe Işık, İsa Özel, Mesut Fırat, Mehmet Sayılğan, Serhat Jiyan Oral, İskan Özlü, Hüseyin Durudeniz, Türkan Tokay, Besna Kılıç, Cemile Çetin Kaplan, Uğur Avcı, Mekkiye Kaya, Rojda El Hüseyin, Murat Filiz, Necla Taşdemir, Adem Tuğrul, Şehrivan Ezgi, Şeref Göngör’ü müşteki ve tanık olarak dinlenmesine karar verdi.

“Durursan örgüt üyesi konuşursan propagandası”

HDP’nin önceki dönem Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı olan eski milletvekili Gültan Kışanak, “Bu yargılama bir hukuksuzluklar zinciri olarak devam ediyor” diyerek, savunmasında şunları söyledi:

“Kobanî ile ilgili nasıl bir tavrım var? IŞİD’in Kobanî’ye saldırısı bir insanlık trajedisi idi. Kobanî’de koridor açılmasını istemek insani bir refleksti. Bu suç olamaz. Bu durumda açıklamadan da dursanız örgüt üyesi olursunuz. Dura dura örgüt üyesi olabilirsin, konuşursan da propaganda yapmış olursun.”

Aysel Tuğluk açıklaması

Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlanan önceki dönem HDP’nin Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Kocaeli’ndeki Kandıra F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan ve demans teşhisi konulan eski HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk’un sağlık durumuna dikkat çekerek, şu şekilde konuştu:

“Bugün heyetin vereceği ara kararda Aysel Tuğluk’un en azından bu davadan tahliyesine karar vermeleri en doğru ve hukuki karar olacaktır. Evet kendisi hükümlü ama en azından infazının ertelenmesinin yolları açılır ve çıkarsa tedavisini dışarıda olma şansı olacak.”

Ömrümüzü burada da geçirsek inandığımız bir barış, özgürlük, demokrasi idealimiz var”

Demirtaş, “Biz buradayız, tüm ömrümüzü burada da geçirsek inandığımız bir barış, özgürlük, demokrasi idealimiz var. Silah bırakılması için en çok biz uğraştık. Tutukluluk gerekçelerinin hiçbiri doğru değil. Aysel Hanım başta olmak üzere arkadaşlarımızın tahliyesini istiyorum” diye konuştu.

15 Haziran’da görülen üçüncü duruşmada dört kişiye tahliye

15 Haziran’da görülen üçüncü duruşmada eski Kars Belediye Eşbaşkanı Ayhan Bilgen, Berfin Özgü Köse, Can Memiş ve Cihan Erdal‘ın yurtdışına çıkış yasağı ve adli kontrol şartı ile tahliyesine karar verilmişti. Mahkemeden o tarihten bu yana geçen zamanda tahliye kararı çıkmadı. Bilgen, görülmekte olan bu dava kapsamında 2 Ekim 2020’de tutuklanmış ve yerine kayyum atanmıştı.

38 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 19 bin 680’er yıl hapis istemi

İki bin 676 kişi ve kurumun müşteki olduğu dava dosyası, üç bin 530 sayfalık bir iddianame ile 324 klasör delil ve eklerinden oluşuyor. Sanıklar hakkında 29 ayrı suçlamayla 38’er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 19 bin 680’er yıl hapis cezası isteniyor. Suçlamalardan bazıları ise şöyle: “Yağma”, “adam öldürme” ve “devletin birliğini, ülkenin bütünlüğünü bozma.”