Kürt illerinde koronavirüste durum ne?

Kürt illerinde koronavirüste durum ne?

Çin’de başlayan ve tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını, Kürt kentlerine de sıçradı ve şimdiye kadar çok sayıda vaka tespit edilirken, hayatını kaybedenlerin de olduğu belirtiliyor.

K24'ten Cesim İlhan'ın haberine göre, bölgede vaka sayısının artmasıyla birlikte, başta Diyarbakır ile Van olmak üzere; Dersim, Hakkâri, Mardin, Erzurum, Antep, Bitlis, Siirt, Muş, Şırnak, Urfa ve Batman’da şu ana kadar çok sayıda vakanın tespit edildiği Türkiye Sağlık Bakanlığı tarafından açıklandı.

Van, Malatya ve Dersim’de bazı köy ve beldeler koronavirüs salgını nedeniyle karantinaya alınarak giriş-çıkışlar yasaklandı. Bitlis'in Tatvan ilçesinde de tedbirler kapsamında 3 köy ve 9 apartman karantinaya alındı.

RESMİ RAKAMLARDA ÖLÜ YOK

Türkiye Sağlık Bakanlığı'nın koronavirüsle ilgili paylaştığı bilgilerde Kürt kentlerinde ölümler yok, sadece vaka var.

Buna göre, bakanlığın iller bazındaki vaka dağılımı ise şöyle:

Diyarbakır’da 26, Malatya’da 49, Adıyaman 26, Elazığ 9, Ağrı 29, Erzincan 17, Mardin 34, Erzurum 86, Antep 37, Muş 11, Ardahan 5, Hakkari 2, Iğdır 25, Siirt 32, Sivas 67, Bingöl 8, Urfa 11, Bitlis 22, Kars 25, Şırnak 3, Dersim 6, Van 26.

Resmi makamlarca teyit edilmeyen bilgilere Diyarbakır’da 5 kişi virüs nedeniyle hayatını kaybetti.

Van’daki vakalara sebep olarak İran’la olan sınır kapılarının geç kapanması gösteriliyor. Sınırda bulunan Van’ın Başkale ilçesine bağlı Esenyamaç Mahallesi ile Çatak ilçesine bağlı Çemik ve Tellikaya mezraları karantinaya alınmış durumda.

Diyarbakır Tabip Odası’nın sahadan edindiği bilgiye göre, il genelinde 30 Mart 2020 itibariyle 6’sı yoğun bakımda olmak üzere yaklaşık 150 hasta Covid-19 teşhisiyle yatıyor, şimdiye kadar 5 kişi de hayatını kaybetti.

İL TABİPLER ODASININ VERDİĞİ BİLGİLER

K24’e konuşan Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Mehmet Şerif Demir, dünyaya yayılan pandemi göz önüne alındığında önümüzdeki iki haftanın çok kritik olacağını söylüyor.

Mardin Tabip Odası’nın verilerine göre ise kentte Covid-19 tanılı 63 yaşında bir hasta geçtiğimiz salı günü hayatını kaybetti. İl genelinde 500'ü aşkın şüphelinin olduğu, bunların içerisinde 30 civarında da pozitif vakanın tespit edildiği belirtiliyor.

Batman Tabip Odası’nın verdiği bilgiye göre ise kentte şimdiye kadar 20 şüpheli vakadan 8’inin testi pozitif çıktı.

Şırnak Tabip Odası da Şırnak merkez, Beytüşşebab, Uludere ve Cizre ilçelerinde koruyucu ekipman sıkıntısı yaşandığını belirterek, kent merkezinde 3 pozitif vaka ile birlikte onlarca şüpheli mevcut olduğu bilgisini paylaştı.

Türkiye Tabipler Birliği’ne (TTB) göre, Antep ve Urfa’daki koronavirüs vakalarının sebebi iki kentte Suriyeli mülteci sayısı fazla olmasından kaynaklı.

TTB’nin verilerine göre, Antep'te 36 pozitif vakadan 6'sı yoğun bakım hastası ve bunlardan 2’sinin durumu kritik. Antep’te ayrıca 1 diş hekimi ve 2 diğer sağlık çalınanın test sonucunun pozitif çıktığı bilgisi paylaşıldı.

Urfa'da ise 70 şüpheliden 6’sının testinin pozitif çıktığı belirtiliyor.

DEĞER: TEDBİRLER YETERLİ DEĞİL

K24’e konuşan Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Özgür Deniz Değer, Van’da 70 ile 80 arasında şüpheli vakanın olduğunu ifade ederek, “20 ile 30 arasında da kesinleşmemiş pozitif hasta var. 5-6 kişinin de öldüğünü duyduk” dedi.

Bölgedeki vakaların artmasından ve salgının yayılmasından endişe duyduklarını ifade eden Değer şunları söyledi:

“Bölgede bir panik var, insanların çoğu kendi imkanlarıyla kendini koruyor. Vakaların artmasından korkuyorlar. Bölgede çoğu insanlar evlerinden çıkmıyor. Van’da koronavirüs hastaları için 70-80 yataklı devlet hastanelerinde ayrılan kapasiteler dolmak üzere. Şu haliyle şüphelilerle birlikte yataklar dolmuş. Bunun önümüzdeki günlerde artacağını öngörüyoruz. Çünkü zamanında alınması gereken tedbirler alınmadı. Virüs yayılacak ama sağlık kurumlarının yükünü hafiflemeye yönelik bir politika izleniyor. Devlet bu yolu salgını kontrol etmek için izliyor. Devletin öngörüsü de böyle. Çünkü bir anda bir yayılım gösterirse bütün sağlık kurumları dolacak ve hasta olacakların başka götürüleceği yer kalmayacak. Amaç mümkün oldukça yayılımı yavaşlatmak. Ama şimdiye kadarki tedbirlerin yeterli olmadığını düşünüyorum.”

Koronavirüs salgını yayılmadan önce yetkilileri uyardıklarını vurgulayan Değer, şöyle devam etti:

“İran’da belli sayıda hastanın olduğunu biliyorduk, biz sivil toplum kuruluşları olarak yetkilileri uyardığımız zaman kapı kapanmış olsaydı Van’da şu an bu kadar vaka sayısı olmayacaktı. Kapı kapanmadan binlerce insan İran’dan Van’a geldi. Bu sadece Van için değil, bütün Türkiye için gerekli olan bir durum. Çünkü İran’dan Van’a gelen insanlar burada kalmıyor, İstanbul ve başka yerlere de gidiyorlar.”

4 İLDE COVID-19 ANKETİ

Merkezi Diyarbakır’da bulunan Rawest Araştırma, 18-21 Mart tarihlerinde, Diyarbakır, Mardin, Urfa ve Van’da 738 kişi ile koronavirüs anketi gerçekleştirdi.

Anketten çıkan sonuçlara göre, Kürt illerinde her 4 kişiden 3’ü ortalamanın üstünde bir endişe taşıyor. Ayrıca ankete göre kadınlar erkeklerden daha endişeli.

“Koronavirüs el yıkama alışkanlığınızı nasıl etkiledi?” sorusuna katılımcıların yüzde 32’si “Çok sık yıkıyorum” yüzde 49’u ise “Sık yıkıyorum” yanıtını verdi. Yüzde 19’u ise normal rutinini değiştirmediğini belirtti.

Araştırmaya göre, virüs salgını nedeniyle insanların dışarı çıkma alışkanlıklarında azalmanın yanı sıra sosyal ortamlarda bulunma oranının da yüzde 55’ten 33’e kadar düştüğü görülüyor.

K24’e konuşan Rawest Müdürü Roj Girasun, “Salgın, yaklaşık her 10 kişiden 9’unun sosyal ortamlarda bulunma alışkanlığını değiştirmiş. Kadınların sosyal ortamlarda bulunma davranışı erkeklere nazaran daha fazla azalmış görünüyor” değerlendirmesinde bulundu.

“UMRE VE SINIR KAPILARI ETKİLİ OLDU”

Diyarbakır ve Van’ın, vaka sayının en fazla olduğu kentler olarak konuşulduğunu söyleyen Girasun şöyle devam etti:

“Umreden gelenlerin yanı sıra İran’dan Van’a giriş yapanlar virüsün yayılmasında çok etkili oldu. Özellikle Afganistan göçmenlerinin İran üzerinden Van’a gelmeleri virüsün yayılmasında etkili oldu ve bu daha fazla endişeye sebep oluyor. Şu an bölgede öyle bir şeffaf durum yok. İstanbul ve Ankara’ya göre bölgede insanların günübirlik işlerde daha fazla çalıştıkları için sosyal izolasyon az uygulanıyor. Ayrıca bölgede maske, kolonya, eldiven gibi malzemeler konusunda ilk günlerde sıkıntı biraz daha fazlaydı bu biraz giderildi. Bölgenin işsizlik durumu ortada. Bu hijyen konusunda biraz daha yardım edilmesi gerektiği düşünülüyor. İnsanlar ciddi bir salgının farkında ve bunun için kaygılı oldukları da fark ediliyor.”