PYD: Türk devleti Suriye’deki en büyük tehdittir

PYD: Türk devleti Suriye’deki en büyük tehdittir

Türkiye'nin Suriye'deki askeri varlığıyla ilgili tepkiler sürüyor. Son günlerde özellikle İdlib bölgeside yaşanan gelişmeler Türk ordusunun konumunu bir kez daha tartışmaya açtı. 

Rojava'nın en büyük siyasi partisi olan Demokratik Birlik Partisi (PYD) Türk devletinin Suriye’deki en büyük tehdit olduğunu açıkladı. 

PYD Genel Meclisi, olağan toplantısı sonrası yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada "Suriye ve bölgede yaşanan hızlı gelişmeler, krizin derinliğini ortaya koymaktadır" denildi ve devam edildi: 

"Halkların bölgede yaşanan değişimler, siyasi, ekonomik ve toplumsal krizler özellikle 3’üncü dünya savaşı karşısındaki iradesi de ortaya çıkmaktadır. Bu savaş özellikle de Ortadoğu’ya yerleşmiş durumdadır ve bu yüzden, bölgedeki mevcut sorunların bölgesel ve uluslararası belirleyici etkisi olmaktadır.

ABD, özellikle Kuzey ve Doğu Suriye'den çıkmasıyla beraber Rusya’nın bölgede önemli bir aktör olması sonrası Irak ve Suriye'de kalma stratejisini yeniden kurmaya çalışıyor. Bununla birlikte Kasım Süleymani suikastına ilişkin tartışmalar, Irak’taki Şiilerin tepkisi ve Irak Parlamentosu’nun ABD güçlerinin Irak’tan çıkarılmasını istemesi, ABD ve İran arasındaki anlaşmazlıklarda yeni bir başlangıç olduğu anlamına gelmektedir. Bu durum şu an bir savaşa dönüşmese de yaşanan çatışmalar farklı şekillerde bölgede devam edecektir. Irak, Lübnan, Suriye’de yaşananlar bu gerçekleri ortaya koymaktadır."

ANHA'nın aktardığına göre, Türk devletinin Suriye’de hala bir tehdit olduğunun belirtildiği açıklamada "Türkiye İdlib’deki çetelere destek vermekle, Rusya ile imzaladığı anlaşmayı yerine getirmemekle, Efrin, Serêkaniyê ve Girê Spî’de demografik yapıyı değiştirme politikaları ile ve sivillere yönelik ihlalleri ile Suriye krizini derinleştirmektedir. Türk devleti Suriye’deki göçmen konusunu fırsata dönüştürme amaçlarını yerine getirmek için dünya devletlerini ikna etmeye çalışmakta ve aralıksız olarak Avrupa’yı tehdit etmektedir. QSD’nin İdlib’deki göçmenleri karşılamaları sivilleri koruma konusunda önemliydi ve bir ihtiyaçtı. Ancak dünya devletleri de İdlib, Efrin, Serêkaniyê , Girê Spî ve diğer bölgelerdeki göçmenlerin yaşadığı acıları görmelidir. Tüm bunlarla birlikte hem Rojava düzeyinde hem de Suriye'nin tamamında, diyalog yoluyla siyasi çözümlerde ve demokratik yöntemlerde ısrar etmek gerekmektedir" ifadeleri yer aldı.