'Suriye rejimi ve Kürt yetkililler arasında İdlib-Afrin pazarlığı'
Halep ile İdlib arasında yer alan bölgenin Suriye Ordusu tarafından ele geçirilmesiyle birlikte bölgede çatışmalar şiddetlendi. Öte yandan, Suriye'de rejim güçleri ve Rusya'nın ilerleyişine Halk Savunma Birlikleri'nin (YPG) de katıldığı iddia edildi. YPG güçlerinin açtığı koridoru kullanarak muhalifleri çembere alan rejim güçleri en az 3 kasaba ve çok sayıda köyü kontrol altına aldı.
Hafta sonunda Halep ile İdlib arasında ilerleyişini sürdüren Suriye ordusu bölgede onlarca kasabayı tamamen ele geçirdiğini açıkladı. Son 48 saatte Halep’in batısında yoğunlaşan çatışmalara Suriye rejimi ve Rusya ile birlikte YPG'nin de katıldığı ileri sürüldü.
Suriye ordu güçleri, öncelikle Halep’in kuzeybatısında Türkiye'ye ait gözlem noktasının bulunduğu Şeyh Akil Tepesi’nde ilerledi. Öte yandan Rusya’ya ait savaş uçakları da Kibêşîn tepesini bombaladı.
Suriye Ordusu ve Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO) arasında dün sabah saatlerinde yaşanan şiddetli çatışmalar sonrası Suriye ordusunun bölgede kontrolü tamamen sağladığı öğrenildi. Çatışmalarda YPG'nin rejim güçlerine topçu desteği verdiği iddia edildi.
Öte yandan, Batı Halep’te yaşanan ilerleme öncesi Suriye rejimi ve Kürt yetkililer arasında Rusya'nın arabuluculuğunda görüşmeler yürütüldü. Rusya Devlet Başkanı Putin’in Özel Temsilcisi Mikhail Bogdanov tarafından başlatılan görüşmeler Hımeymim Rus Askeri Üssü’nde gerçekleştirildi.
Görüşmelere Suriye İstihbaratı'nın başındaki isim Ali Memlük, Suriye Demokratik Meclisi (MSD) Eş Başkanı İlham Ehmed ve Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) Yürütme Konseyi üyesi Aldar Xelil katıldı.
Türk medyasında yer alan iddialara göre, görüşmelerde YPG'nin öncülüğünde bulunduğu Suriye Demokratik Güçleri'nin (DSG) rejime destek vermesi karşılığında Afrin konusunda destek istendi.
Görüşmenin sonucuna ilişkin herhangi bir detaya ulaşılamadı ancak YPG’nin Batı Halep’te Suriye Ordusu'yla birlikte saldırı başlattığı yönündeki iddialar ‘anlaşma sağlandı’ yorumlarına neden oldu.
Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) Yürütme Kurulu Üyesi Aldar Xelil, ANF'ye verdiği röportajda rejimin olumlu işaretler verdiği vurgusunu yaparak, "Yani her şey tamamlandı, ittifaklar yapıldı, çözüm gelişti gibi bir şey de değil. Ama diyalog ve müzakereyi kabul etme bakımından olumlu bir adımdır. Pratik olarak bir adım atıldı, diyemeyiz. Ama siyasi çözüm çabalarının geliştiğini söyleyebiliriz" ifadesini kullanmıştı.
Xelil, "Diplomatik, siyasi ve askeri alanda öncelikli gündemimiz Efrîn'dir. Bu bizim erteleyebileceğimiz, görmezden gelebileceğimiz ya da unutabileceğimiz bir konu değil. Bizim varlık yokluk gerekçemizdir. Ancak bölgede yaşanan bazı gelişmeler ve bazı dengeler, Efrîn'in özgürleşmesini geciktirdi. Ancak şimdi İdlib'in özgürlük operasyonunun devam etmesi, Erdoğan rejiminin yaşadığı zorlanmalar ve bazı farklı faktörler Efrîn'in özgürlüğü imkanlarını doğuruyor, umutları büyütüyor. İdlib'i özgürleştirme operasyonu hâlâ tamamlanmış değil. İdlib'in özgürleştirilmesinin ardından rejim de Rusya da işgal edilmiş yerlerde işgalin son bulması için çağrısını yapmalıdır. Biz zaten bunun için mücadele ediyoruz." demişti.