Analistlere göre 11 yıl sonra gelen bu ilk resmi görüşmede “her üç ülkenin doğrudan hedefi DSG’yi ortadan kaldırmak.”
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kasım ayında Beşar Esad ile yeniden iletişim olasılığının “mümkün” olduğunu söyledi ve bunu değişik oturumlarda yineledi.
İki ülke arasında istihbarat düzeyinde gelişen görüşmeler dışında 11 yıl aradan sonra Türkiye ile Suriye savunma bakanları, Rusya’nın arabuluculuğunda Moskova’da bir araya geldi.
Rudaw ajansının uzman analistlere dayandırarak derlediği haberine göre bu adım, Kürt tarafları “acı seçeneklerle karşı karşıya bırakacak” olan, iki taraf arasında yakınlaşma belirtilerinin ardından atıldı.
Ankara’nın Şam ile arasındaki buzları eritme niyetinde olduğunu gösteren ilk işaret, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun geçen ağustos ayında, bundan 10 ay önce (2021’de) Suriyeli mevkidaşı Faysal Mikdat ile bölgesel bir zirvenin oturum aralarında gayrı resmi bir görüşme yaptığını açıklaması ile gün yüzüne çıktı. Çavuşoğlu aynı zamanda Suriye hükümeti ile Türkiye destekli muhalefet arasında uzlaşma çağrısında bulundu.
Görüşmenin içeriği ve zamanlaması
Son olarak geçen Çarşamba günü Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Türkiye Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Suriye Savunma Bakanı Ali Mahmud Abbas Moskova’da bir görüşme gerçekleştirdi.
Konuya ilişkin Moskova’dan yapılan açıklamada, görüşmelerde, isim verilmeden “radikalizm yanlısı gruplarla mücadele için ortak çabaların yanı sıra Suriye krizi ve mülteci sorununu çözmenin yollarının” ele alındığı belirtildi.
Her üç ülkeden yapılan açıklamalarda görüşmelerin “olumlu” geçtiğine dikkat çekilirken Suriye’de istikrarı tesis etmek için “diyalogu sürdürmek gerekliliğine” vurgu yapıldı.
Fransız haber ajansı AFP’ye konuşan analistlere göre Rusya, “Kürt savaşçıların temsil ettiği ortak bir düşman tarafından birleştirilen iki müttefiki arasında yakınlaşma sağlanmasında kilit bir rol oynuyor.”
Şam Stratejik Araştırmalar Merkezi Direktörü Dr. Bessam Ebu Abdullah, AFP’ye yaptığı açıklamada görüşmenin, “iki ülke arasındaki görüşme seviyesini güvenlik düzeyinden bakanlar düzeyine yükselttiğini” belirtti.
Aynı zamanda Suriye eski Enformasyon Bakanlığı Müsteşarı olan ve Beşar Esad’a yakınlığı ile bilinen Ebu Abadullah, görüşmenin “kuzeyde planlanan Türk askeri operasyonuyla ilgili gelişmelerle bağlantılı olduğunu ve Moskova’nın bunu durdurmak için çalıştığını” ifade etti.
Abdullah, “Toplantıların savunma bakanlarına devredilmesi, üç taraf arasında dikkatli bir şekilde koordine edilmesi gereken askeri saha harekâtı olduğu anlamına gelir” ifadelerini kullandı.
Şam, Rojava’yı kontrol altına almak istiyor
Türkiye, İstanbul İstiklal Caddesi’ndeki saldırının ardından 20 Kasım’dan itibaren Demokratik Suriye Güçleri’nin (SDG) bel kemiği olan Halk Savunma Birlikleri’ne (YPG) yönelik hava ve topçu saldırısı başlatmıştı. Ayrıca Erdoğan, vakit vermeden Rojava’da yeni bir kara saldırısı başlatacaklarını dile getirmişti.
AFP’ye göre, Suriye hükümeti ile Rojava ve doğu Suriye’deki en önemli petrol yatakları ile geniş tarım alanları kontrol eden Rojava Özerk Yönetimi arasındaki aralıklı olarak yürütülen görüşmeler başarısız oldu. Ancak Şam, er ya da geç bu alanları kontrol altına almak istiyor.
Ajansa konuşan New Lines Enstitüsü’nde araştırmacı Nick Heras’aq göre, Türkiye’nin haziran ayındaki yapılacak genel seçimleri öncesinde Suriye’de askeri bir operasyon başlatılması ve mümkün olan en fazla sayıda Suriyeliyi Türkiye’den ülkelerine geri gönderilmesi mümkün.
Heras, “Kürtlere karşı hava operasyonları başlatılması için yeşil ışık yakılırsa yakında bir savaş başlar” dedi.
Hulusi Akar geçen hafta Moskova ile “Suriye hava sahasını Türk askerlere açmak” için temas kurduğunu açıklamıştı.
Kürtleri bekleyen senaryo
Ajansa göre, IŞİD’e karşı mücadele Washington ile müttefik olan Kürtlerin önündeki seçenekler, Moskova-Şam-Ankara arasında “oluşan ortak çıkarlar ortasında” zor görünüyor.
Suriye meselelerinde uzman olan Fransız araştırmacı Fabrice Balanche, “Üç ülkenin doğrudan hedefi DSG’yi ortadan kaldırmaktır” yorumunu yaptı.
Balanche’a göre Ankara, sınırlarına yakın “Kürt silahlı guruplar tehdidini” ortadan kaldırmak isterken Rusya ise ABD’nin Suriye’deki bir müttefikini, yani DSG’yi tasfiye etmeye ve böylece müttefiki Beşar Esad’ı güçlendirmeye çalışıyor.
Şam’a gelince; “toprakları, özellikle de petrol zenginliğini”, ülkenin kuzeydoğusunda Washington’la ilişkilerinin yükü altında ezilen Kürtlerden geri almak istiyor. Diğer gruplarla birlikte ülkenin kuzeybatısındaki İdlib ve çevresinin yaklaşık yarısını kontrol eden Heyetu Tahriru’ş Şam’a atıfla, Türkiye’nin İdlib’deki cihatçıları tasfiye etmesini bekliyor.
AFP’ye konuşan analistlere göre, Kürtlerin Ankara’nın sınırdan 30 km geri çekilme talebini karşılamayı reddetmesi durumunda üçlü toplantı, “Türk operasyonu” için bir motor oluşturacak.