Biden, Kuzey Kore’yi uyardı: Sonunu getiririz
ABD Başkanı Joe Biden, Kuzey Kore'nin, ABD yahut müttefikleri ve ortaklarına karşı bir nükleer saldırı gerçekleştirmesinin "kabul edilemez" olacağını belirterek, böyle bir eylemi hangi rejim yaparsa yapsın, onun "sonunu getireceği" uyarısında bulundu.
Biden ve Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk-yeol, Beyaz Saray'daki görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Biden, burada yaptığı konuşmada, ikili ilişkilerin ekonomi, teknoloji ve diğer birçok alanda geliştiğine işaret ederek bunu, "başarı öyküsü" şeklinde niteledi.
İkili savunma anlaşmalarının güçlü olduğunu anlatan Biden, aynı zamanda Kuzey Kore'nin nükleer faaliyetleri karşısında Kore Yarımadası'nda "genişletilmiş nükleer caydırıcılık" taahhüdünde bulunduklarını bildirdi.
Biden, bu kapsamda ülkesi ile Güney Kore arasında "Washington Deklarasyonu"nun imzalandığını ifade ederek, iki ülke arasında nükleer tehditler karşısında müzakere etmek için Nükleer Danışma Grubu'nun (NCG) kurulacağını aktardı.
Bu sayede nükleer caydırıcılık konusunda Güney Kore ile daha yakın bir işbirliği tesis edeceklerini söyleyen Biden, diğer yandan yarımadaya nükleer silah konuşlandırılmayacağını ancak nükleer denizaltı ziyaretlerinin olacağını vurguladı.
Biden, Kuzey Kore'nin, ABD yahut müttefikleri ve ortaklarına karşı bir nükleer saldırı gerçekleştirmesinin "kabul edilemez" olacağını, böyle bir eylemi hangi rejim yaparsa yapsın, onun "sonunu getireceği" uyarısında bulunarak, Kuzey Kore'ye gözdağı verdi.
"Trump demokrasiye tehdit"
Adaylığını yeniden duyurmasıyla ilgili soruları da yanıtlayan Biden, yaşıyla ilgili endişelere karşın anketlerin, Amerikan halkının politikalarını desteklediğini ortaya koyduğunu söyledi.
Biden, eski Başkan Donald Trump'ın Amerikan demokrasisi için "tehdit oluşturduğunu" söyledi.
Borç limiti konusunda ise Biden, bu konuda müzakere etmeyecekleri açıklamasını yineledi.
Anlaşmanın detayları
Beyaz Saray, ABD ve Güney Kore arasında, iki ülke ittifakının 70. yıl dönümünde imzalanan Washington Deklarasyonu'nun tam metnini paylaştı.
ABD Başkanı Joe Biden ve Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk-yeol arasında başkent Washington'da imzalanan deklarasyonda, "İki ulusumuz arasındaki ittifak, ortak fedakarlık üzerine kurulmuş, kalıcı güvenlik işbirliğiyle güçlendirilmiş ve her iki ülkenin de önemli, stratejik sonuçlara barışçıl bir şekilde ulaşmak için diplomatik kaynaklarını kullanmasını sağlayan yakın akrabalığımızdan beslenmiştir." ifadeleri yer aldı.
Deklarasyon metninde, bir güvenlik ortaklığı olarak başlayan iki ülke ilişkilerinin zamanla, "demokratik ilkeleri savunan, ekonomik işbirliğini zenginleştiren ve teknolojik ilerlemeleri yönlendiren gerçek anlamda küresel bir ittifaka dönüştüğü" belirtildi.
İki ülkenin ortak metninde Güney Kore'nin, ABD'nin genişletilmiş caydırıcılık taahhütlerine tam güven duyduğu ve nükleer caydırıcılığına kalıcı olarak bel bağlamasının önemini, gerekliliğini ve faydasını kabul ettiği vurgulandı.
İki ülke arasında, Kuzey Kore'nin nükleer faaliyetlerine karşı birlikte hareket etmek için Nükleer Danışma Grubu'nun (NCG) kurulacağı, bu sayede belli aralıklarla ABD ile stratejik konularda bilgi paylaşımı yapılacağı ve beklenmedik nükleer olasılıkları planlamaya yönelik kurumlar arası masa üstü simülasyon oluşturulacağı duyuruldu.
İki ülke ortak deklarasyonunda, Kuzey Kore'nin Güney Kore'ye karşı tehditlerine karşı atılacak yeni adımlardan da bahsedildi.
Deklarasyon metninde konuyla ilgili ABD kanadına yönelik şu ifadelere yer verildi:
"Başkan Biden, ABD'nin Güney Kore'ye ve halkına olan bağlılığının kalıcı ve sağlam olduğunu ve Kuzey Kore'nin Güney Kore'ye karşı herhangi bir nükleer saldırısına hızlı, ezici ve kararlı bir yanıtla karşılık verileceğini yeniden teyit etti. Gelecekte ABD, nükleer balistik füze denizaltısının Güney Kore'ye yapacağı ziyaretteki gibi, stratejik varlıkların Kore Yarımadası'ndaki düzenli görünürlüğünü daha da artıracak ve ordularımız arasındaki koordinasyonu genişletecek ve derinleştirecektir."
Biden ve Yoon ortak deklarasyonla, uluslararası topluma ABD ve Güney Kore'nin ortak güvenliklerine yönelik her türlü tehdide karşı birlikte duracaklarına ve yakın istişarelerini sürdüreceklerine dair kesin bir mesaj gönderdi.
Buna paralel olarak, her iki başkanın da, Kore Yarımadası'nın tamamen nükleer silahlardan arındırılmasına yönelik ortak hedefi ilerletmenin bir yolu olarak, Kuzey Kore ile "ön koşul olmaksızın" diyalog ve diplomasi arayışında kararlılığını sürdürdüğü kaydedildi.