CHP'li Tanrıkulu'dan 'Fişlenen adaylar' açıklaması
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yaptığı bir konuşmanın ardından hükümete yakın medya organlarında “İşte CHP, Saadet Partisi ve İYİ Parti'nin PKK ile bağlantılı adayları” başlığı altında tüm kişisel bilgilerinin ortaya saçılmasıyla ilgili açıklamada bulundu.
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yaptığı bir konuşmanın ardından hükümete yakın medya organlarında “İşte CHP, Saadet Partisi ve İYİ Parti'nin PKK ile bağlantılı adayları” başlığı altında tüm kişisel bilgilerinin ortaya saçılmasıyla ilgili açıklamada bulundu.
Tanrıkulu, yayınlanan adayların İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya tazminat davası açma hakları olduğunu söyledi. Kişisel Verileri Koruma Kanunu’na göre, özel bilgilerin paylaşılmasını yasakladığına dikkat çeken Tanrıkulu, "Bu, özel yaşama doğrudan doğruya müdahaledir aynı zamanda. Hakkında bir mahkumiyet kararı olmayan insanların bir örgütle bağlantılı gösterilmesi de kişilik haklarına büyük bir saldırıdır. Tamamen hukuk dışı istihbarat bilgilerine dayanarak aday olamayacakları söyleniyor tamamen hukuk dışı” dedi.
CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal da, “Bu tetikçiliktir, bu fişlenmelidir bu masumiyet ilkesinin ihlalidir. Lekelenmedir bu. İnsanların lekelenmeme hakkı var” diye konuştu.
CHP’li Tanrıkulu ve Tanal’ın T24’e değerlendirmeleri şöyle.
“Bu insanların aday olmalarının etkileyecek bir mahkumiyet kararı yok”
Sezgin Tanrıkulu: Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nda özel bilgilerin paylaşılması yasaktır. Bütün bu paylaşılan bilgilerin içinde isimleri, adresleri var daha da önemlisi vatandaşlık numaraları var. Vatandaşlık numaralarının bu şekilde açık hale getirilmesi bu kanunu çok açık bir aykırılıktır. Özel yaşama doğrudan doğruya müdahaledir aynı zamanda. Hakkında bir mahkumiyet kararı olmayan insanların bir örgütle bağlantılı gösterilmesi de kişilik haklarına büyük bir saldırıdır.
Zaten nasıl aday olunacağı seçim yasasında var. Bu insanların aday olmalarının etkileyecek bir mahkumiyet kararı yok. Tamamen hukuk dışı istihbarat bilgilerine dayanarak aday olamayacakları söyleniyor tamamen hukuk dışı. Tüm bu bakımdan İçişleri bakanına karşı tazminat davası açma hakkı var, Tamamen suç, cezai soruşturmanın dışında. Özel yaşama, seçme ve seçilme hakkına doğrudan doğruya müdahaledir. Bu işin İçişleri bakanı tarafından yapılması da daha ağır bir ihlaldir.”
“Bu tetikçiliktir bu fişlenmelidir bu masumiyet ilkesinin ihlalidir”
Mahmut Tanal: Bir kişinin belediye meclisi üyesi adayı olabilmesi için öncelikli Siyasi Partiler Kanunu’na göre kişinin bir adli sicil belgesinin olmaması lazım. Bunu almışlar mı, almışlar. Bu kişilerin cumhuriyet savcılığında temiz olduğuna ilişkin, seçime girebilir, aday olabilir belgesini almışlar mı almışlar, bunu ilçe seçim kuruluna vermişler mi vermişler. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) bu kişilerin aday olmasında bir engel bulmamış. Yani bu iktidarın adayı beğenip beğenmemesine göre mi belirlenecek.
Ayrıca bunlarla ilgili yalan söylüyorlar. Bu seçim kim iyi hizmeti verebilir seçimi. Olayı bir belediye seçiminden çıkarıp adeta savaş seçimi haline getiriyorlar. Bakın bu tetikçiliktir bu fişlenmelidir bu masumiyet ilkesinin ihlalidir: bu lekelenmedir bu. İnsanların lekelenmeme hakkı var. İnsanları hedef gösteriyor. Yarın bir gün birine sıkarsa ne yapacağız. İçişleri Bakanı olan kişi bu işlerle tetikçiliktir. Bu yakışıyor mu? Anayasal suç işliyorlar. Anayasanın siyasi partilerin, mahalli seçimlerin verdiği hakkı tanımıyorlar.