Demirtaş ve Yüksekdağ'dan Suruç ailelerine mesaj

Demirtaş ve Yüksekdağ'dan Suruç ailelerine mesaj

Suruç Aileleri İnisiyatifi’nin “Adalet İçin Suruç’u Unutma” etkinliğine mesaj gönderen tutuklu HDP önceki dönem Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş, Suruç ailelerinin adalet mücadelesini selamladı. Yüksekdağ, “Onlar bizim yaşayan tarihimiz. Asla unutmayacağız” derken Demirtaş, “Bu çabanız barış arayışına büyük destektir” dedi.

Suruç Aileleri İnisiyatifi, İstanbul Beşiktaş Abasağa Parkı’nda “Adalet İçin Suruç’u Unutma”  etkinliği düzenledi.  Gece’ye, Türkiye İşçi Partisi Başkanı Erkan Baş, Suruç Aileleri ve gazileri, Ankara Gar Katliam’ında yaşamını yitirenlerin aileleri, Roboski Aileleri ve Barış Anneleri’nin yanı sıra birçok kişi katıldı. Etkinlikte “Suruç için Adalet Herkes İçin Adalet, “Kalplerimiz Adalet İçin Atsın, Polenden Ezgi’ye Yürüyoruz Zafere, Suruç’un Hesabını Kadınlar Soracak”, Hiçbir Düş Yarım Kalmayacak” pankartları açıldı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş da, etkinliğe birer mesaj gönderdi. Yüksekdağ mesajında, “Doğu’nun ve Batı’nın düşlerini o kocaman yüreklerinde ve bilinçlerinde birleşerek açtıkları yol, bizim büyük yolculuğumuzun ana güzergahıdır” ifadelerini kullanırken, Demirtaş, “Bu çabanız demokrasi ve toplumsal barış arayışına sunulmuş en büyük destektir” dedi.

HDP önceki dönem Eş Başkanlarının etkinliğe gönderdiği mesajları şöyle:

Yüksekdağ: Onlar Bizim Yaşayan Tarihimiz

Kandıra F Tipi Cezaevinden yazan Yüksekdağ, şunları dile getirdi: “Sizleri saygıyla, sevgiyle, özlemle kucaklıyorum. Ölümsüzlerimizin çok değerli aileleri, onların yolunda yürüyen sosyalist gençliği, dayanışmanın ve birleşik devrimci mücadelenin bütün öznelerini yoldaşça selamlıyorum.

Aradan geçen 4 yıl ne acıyı azalttı, ne de öfkemizi… Ama Suruç şehitlerinin tarihe kazıdığı devrimci politik çizgi hayatta birçok şeyi değiştirdi. Bakın, bugün halklar arasındaki demokratik dayanışma, birleşerek aynı hedefe yürüme, faşizme teslim olmama bilinç ve kararlılığı nasıl da umutsuzluğu dağıtıp büyük kazanımların kapısını açıyor. Toplumu, kadınları, gençleri, emekçileri, bölen sınırları, kutuplar nasıl da aşılıp geçilebiliyor.

Bundan 4 yıl önce sosyalist, devrimci, özgürlükçü gençlik güçleri Kobane yürüyüşüne başlarken, tam da bizlere dayatılan imkânsızlık, çizilen sınırlara hapsolma algısını çiğneyip geçebileceğimizi göstermeyi amaçladılar. Ve 33 can pahasına başardılar bunu. Doğu’nun ve Batı’nın düşlerini o kocaman yüreklerinde ve bilinçlerinde birleşerek açtıkları yol, bizim büyük yolculuğumuzun ana güzergahıdır.

Her yerde onların anısı ve hedeflerine layık olma mücadelemiz sürüyor, sürecek. 33 Düş Yolcusu’nun kanıyla imzalan politik çizgi, tarihsel bir çizgidir. Onun kırılmasına izin vermediğimiz gibi bundan sonra da tüm insanlık ve halklarımızın nezdinde daha iyi anlaşılması yaşatılması için emek vereceğiz.

Onların bize can feda bir kararlılıkla anlattıklarını ise asla unutmayacağız. Gitme zamanı geldiğinde asıl durmak ölümdür. Gitmeyi bilenler yazar tarihi ve yaşar tarihte.

Onlar bizim yaşayan tarihimiz. Asla unutmayacağız, unutturmayacağız. Kandıra Hapishanesi’ndeki tüm arkadaşlarımla, tutsak siyasetçilerle birlikte sevgiyle, saygıyla, selamlarım hepinizi.”

Demirtaş: Çabanız Toplumsal Barış Arayışına En Büyük Destektir 

Edirne Cezaevinden yazan Demirtaş ise, mesajında şunları ifade etti: “Suruç Katliamı için bir araya gelen tüm aileleri ve dostlarımızı selamlıyorum. Yakın ve uzak geçmişte yaşanan bütün katliamların hesabını sormak adına geçmişle yüzleşme ve hakikatlerin araştırılması konusundaki ısrarlı tutumunuz nedeniyle sizleri kutluyorum. Bu çabanız demokrasi ve toplumsal barış arayışına sunulmuş en büyük destektir. Adaletin bir gün mutlaka sağlanacağına olan inancımla tekrardan sizlere içten, sıcak selam, sevgilerimi gönderiyorum.”

Etkinlik, ailelere birer plaket sunulurken, Sarya Muzik Topluluğu, Metin Kemal Karaman, Ze Tije de 33 düş yolcusu için müzik dineresiyle son buldu.