“En iyisi, Irak ve Kürdistan artık yollarını ayırsın, komşu olsunlar”
İsveç Liberal Parti’nden bir grup parlamenter ortak bir açıklamayla, hükümete Kürdistan Bölgesi’nin bağımsızlık referandumu kararına destek çağrısında bulundu.
Bir grup İsveç Liberal Parti parlamenteri, “En iyisi, Irak ve Kürdistan’ın yollarını ayırmasına izin verelim’’ başlıklı ortak bir açıklama yayımladı.
“Kürtlerin kendi kaderini belirleme hakkını destekliyoruz”
Açıklamada, temel değer olarak halkların kendi kaderini belirleme hakkının esas alınması gerektiği belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:
“25 Eylül’de Kürdistan Bölgesi Hükümeti bir referandum düzenliyor. Referandumda bölge vatandaşlarına ‘Bağdat hükümetine mi yoksa bağımsız Kürdistan’a mı bağlanmak istiyorsunuz? ’ sorusu sorulacak. Bizim için temel değer, kendi kaderini belirleme hakkıdır. Herkes kendi geleceği hakkında karar verme hakkına sahiptir. Bizler, Kürtlerin kendi kaderini belirleme hakkını destekliyoruz.”
Açıklamada 2003 yılında Saddam Hüseyin rejiminin yıkılmasıyla başlayan Irak halklarının huzur, barış ve birlikte yaşam çabalarının boşa çıktığına dikkat çekiliyor. Irak Anayasası’nın 140’inci maddesinin 2007’de Kerkük, Diyala, Selahaddin ve Ninova vilayetlerinde yapılması gereken referandumun yapılmayarak anayasanın ihlal edildiğine vurgu yapılıyor.
İsveçli parlamenterler, “Kürdistan Bölgesi’ne ödenmesi gereken %17’lik bütçenin Bağdat hükümetince ödenmesi, Peşmerge Güçleri’nin Irak ordusunun “kuzey güçleri” olarak tanınması ve merkezi hükümetçe ödenek ayrılması” önerilerinde bulunuyor.
“Irak ve Kürdistan’ın artık yollarını ayırması gerekir”
Ortak açıklamda ayrıca; Kürdistan Bölgesi’nin petrol satışlarından alması gereken payın ödenmemesi, memur ve peşmerge maaşlarının kesintisine de dikkat çekilerek, yeni kurulan Irak hükümetinin Kürdistan halkına karşı yürütülen Pan-Arabism politikalarını devam ettirdiği belirtilerek, bu politikanın her zaman başarısız olduğuna vurgu yapılıyor.
Açıklamada, “Liberaller olarak bizler, Irak devletinin başarız olduğunu, Irak ve Kürdistan’ın artık yollarını ayırması gerektiğine inanıyoruz. Eğer Irak halkları, ulusal bir çerçevede birlikte yaşayamıyorlarsa, komşu olarak birlikte yaşamaları en doğrusudur’’ denildi.
