İsrail ve İran Hürmüz Boğazı'nda ilk kez karşı karşıya

Bölgede, İran'ın Basra Körfezi'ndeki deniz seyrüseferlerine yönelik tehdidinin devam etmesi nedeniyle son haftalarda gerginlikler yaşanıyor. Bu durum ABD ordusunu, bu terör eylemlerine karşı koymak için acil uluslararası eylemin gerekliliğini vurgulamaya sevk etti. Bununla birlikte İngiltere pazartesi günü yaptığı açıklamada, Körfez’de ABD’nin önderliğinde seyrüsefer güvenliğini sağlamak amacıyla kurulan uluslararası bir misyona katıldığını bildirdi.

İsrail ve İran Hürmüz Boğazı'nda ilk kez karşı karşıya

Bahreyn, 21-22 Ekim tarihlerinde başkenti Manama'da yapılması planlanan deniz ve hava güvenliği konferansına ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Toplantıya İsrail’de katılacak.

Independent Arabia’ya konuşan kaynaklar, Manama’da gerçekleştirilecek konferans çalışmalarına başta Körfez ülkeleri, Mısır, Ürdün ve İsrail olmak üzere 79 ülkenin katılacağını açıkladılar. Kaynaklar, bakanlık temsilcilerinin hazır bulunacağı toplantıda Ortadoğu ve bölgedeki barış, istikrar, özgürlük ve güvenlik konularına odaklanılacağını dile getirdiler. Ayrıca konferansta ele alınacak diğer hususların yanı sıra İran’ın Basra Körfezi'ndeki deniz trafiğine ve seyrüsefer güvenliğine yönelik tehditlerinin masaya yatırılacağını aktardılar.

İsrail deniz gücüne katılıyor

İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, ABD'nin Körfez'deki ticaret yollarını korumak için bir güç oluşturma çabaları ile eşzamanlı olarak, ülkesinin Hürmüz Boğazı'ndaki seyrüsefer güvenliğini sağlamak amacıyla Washington’un kurmak istediği deniz kuvvetlerine katılacağını açıkladı.

Bahreyn Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, bir çalışma grubunun kurulmasında ABD ve Polonya'nın ortağı olmaktan gurur duyulduğu kaydedildi. Bu grupla ortak güvenlik çıkarlarının teşvik edilmesi ve Ortadoğu'daki işbirliğinin güçlendirilmesi amaçlanıyor.

Bahreyn’in bölgesel rolü

Siyasi araştırmacı Dr. Nayef el-Veka Bahreyn'in bölgedeki oynadığı bölgesel rol ile ilgili olarak, “Komplolara ve yabancı gündemlere en çok maruz kalan ülke olmasına rağmen Bahreyn Krallığı'nın oldukça etkili ve etkin girişimleri var. Bütün bilgeliğiyle çalışmaya devam ediyor” değerlendirmesinde bulundu.

Manama'da düzenlenecek konferans sırasında bir Arap ittifakının ilan edilmesine pek ihtimal vermeyen el-Veka, herhangi bir güvenlik ya da askeri bir ittifakın öncesinde siyasi, ekonomik ve basın birliğinin oluşturulmasının gerekliliğine dikkat çekerek, bunun halihazırda bölge ülkelerinin sahip olmadığı bir şey olduğunu dile getirdi. Bununla birlikte, bazı ülkelerin bölgedeki müdahaleler konusunda sessizliğini korumasına rağmen söz konusu koalisyonun bölgede 40 yıldan uzun süredir devam eden İran tehdidini ortadan kaldırmak için oluşturulabileceğini belirtti.

Gözlemciler Manama'da düzenlenecek olan ilgili konferansın, geçtiğimiz Şubat ayında Polonya’nın başkenti Varşova’da gerçekleştirilen Ortadoğu konulu bakanlar toplantısının bir devamı olarak değerlendiriyorlar.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia kaynaklı haberine göre, Bahreyn, Haziran ayında “Kalkınma İçin Barış” konulu bir çalıştaya ev sahipliği yaptı. Çalıştaya birkaç Arap iş adamı ve yatırımcının yanı sıra bir dizi maliye bakanı katıldı. Çalıştay’da ABD Başkanı Trump'ın Başdanışmanı Jared Kushner tarafından önerilen planın ekonomik yönüne odaklanıldı.

Bölgede, İran'ın Basra Körfezi'ndeki deniz seyrüseferlerine yönelik tehdidinin devam etmesi nedeniyle son haftalarda gerginlikler yaşanıyor. Bu durum ABD ordusunu, bu terör eylemlerine karşı koymak için acil uluslararası eylemin gerekliliğini vurgulamaya sevk etti. Bununla birlikte İngiltere pazartesi günü yaptığı açıklamada, Körfez’de ABD’nin önderliğinde seyrüsefer güvenliğini sağlamak amacıyla kurulan uluslararası bir misyona katıldığını bildirdi.