İstifaların ardından İYİ Parti'den açıklama: Kayda değer bir kaybımız yok

İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, İYİ Parti’den yaşanan istifalarla ilgili, “Bize yeni üye katılımları da oldu. Kayda değer bir kaybımızın olmadığını ifade etmek isterim. Spekülasyonlara izin verilmemesi gerekiyor” dedi.

İstifaların ardından İYİ Parti'den açıklama: Kayda değer bir kaybımız yok

İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi.

İYİ Parti’den istifa eden siyasilerin anımsatılması üzerine Zorlu, “Partimize yönelik manipülatif, bütünleşik, yer yer planlı bir saldırının olduğunu ifade etmek istiyorum. Diyarbakır… Orada bizim 11 bin 179 kayıtlı üyemiz vardı. Bir haftada 525 üye istifası gerçekleşti, sadece. Bu üye sayımıza karşın, biz son seçimde 20 bin üye aldık. Son 10 günlük süreç içinde birtakım istifalar yaşandı. Ama bize yine üye katılımları da oldu. Kayda değer bir kaybımızın olmadığını ifade etmek isterim. Spekülasyonlara izin verilmemesi gerekiyor. Biz eleştiriye çok açığız. Partimizin içinde de eleştiri yaygın ve hakimdir. Genel Başkanımız bütün toplantılarda buna açıktır. İçeriden ya da dışarıdan, bizim içimizden ayrılan arkadaşların da bize yönelik kayda değer eleştirileri elbette önemlidir. Bu açıdan bakmıyoruz, meseleye” dedi.

“Bunun adı operasyon siyasetidir”

İstanbul’daki belediye meclisi istafalarıyla ilgili CHP’yi suçlayan Zorlu “İstanbul örneği… Bu ismi geçen arkadaşlardan bir tanesi bugün İstanbul dışında yakın bir ilin bir belediye meclis üyemizi arıyor. Diyor ki, ‘Biz bu akşam bir TV kanalında, bazı arkadaşlarla topluca istifa ettiğimizi meclis üyeleri olarak ifade edeceğiz. Siz de istifa edin…’ CHP bir başka kişinin ismini vererek, ‘Size onunla bir görüşme ayarlayalım’ diyor. Bunun adı, operasyon siyasetidir. Elbette biz partimizden kimsenin gitmesini istemeyiz. Ancak, haklı eleştirilerle böyle bir inisiyatif alarak partimizden ayrılan arkadaşlarımıza saygımız var. Bu bahsettiğim başka bir şeydir. Bir parti, kendi iradesi ile yetkili organları ile hür ve müstakil bir şekilde, ben rekabet etmek istiyorum, diyorsa; Türkiye’de üçüncü bir yolun öncüsü olacağım diyerek, bu kutlu duruşu ortaya koyuyorsa, karşımızda bulacağımız bir davranış mıdır bu? Hangi parti disiplinine yakışan bir davranıştır?” diye konuştu.

İstanbul adayı kim olacak?

Zorlu, İYİ Parti’nin İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye başkan adayları ile ilgili soruya da şu yanıtı verdi:

“Aday belirleme çalışmalarımız devam ediyor. Şu ana kadar dört büyükşehir, yedi il, 85 ilçe ve 10 beldede adaylarımızı açıkladık. Yarın Uşak’ta, cuma günü Nevşehir’de olacağız. Adaylarımızı açıklamaya devam edeceğiz. İstanbul ve diğer büyükşehir belediyelerimiz özel bir çalışmayı gerektiriyor. Bunları da önümüzdeki günlerde sizlerle paylaşacağız.”

“Suriye’de yeni bir tehlikenin işaretleri gelmeye başladı”

Rojava’da yaşanan gelişmelere de değinen Zorlu şöyle devam etti:

“İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği mezalim devam ederken; Irak ve Suriye’deki iki önemli gelişmeye dikkatinizi çekmek istiyorum. Özellikle dikkatlerden kaçan Suriye’de sessiz sedasız yeni bir tehlikenin işaretleri gelmeye başladı. Terör örgütü PYD, Suriye’nin kuzeydoğusunda ‘anayasa taslağı’ olarak lanse ettiği bir belge ile ayrılıkçılık yolunda bir adım daha attı. Aslında İsrail ile Hamas arasında çıkan çatışma, PYD’ye bu anlamda yeni bir olanak tanıdı da denilebilir. Suriye’nin kuzeyinde yaşanan ayrılıkçılığın, terör koridoru ile tahkim edilmek istenmesi, ardından defacto bir terör devletine kapı aralanması hedefi; 12 Aralık’ta açıklanan yeni bir metin ile bambaşka bir evreye taşınmıştır. Buna karşı uyanık olmak durumundayız. ABD ile IŞİD’e karşı bir operasyonel ortaklığa dönüşen PYD/PKK desteği son birkaç yılda giderek siyasal bir proje hüviyeti kazanmıştır. Önce Suriye’de özerk bir yapı isteyen PYD, sonrasında federalizm çıkışını gerçekleştirmiş. Bugün ise Anayasa adı öne sürülen bir belge ile; demokratik konfederalizm kavramı devreye sokulmuştur. Türkiye’de yeterince yer bulmayan bu gelişme karşısında yetkili kurumlarımızı uyarıyoruz. PKK terör örgütünün ve terörist başı Öcalan’ın kullandığı biçimi ile demokratik konfederalizm kavramı, yeni yapının anahtar kelimesi olarak burada tekrarlanmıştır. Söz konusu metnin 5. Maddesinde, ‘Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Cumhuriyeti, Suriye Demokratik Cumhuriyeti’nin bir parçasıdır’ ifadesi ile burada yer almaktadır. Oysa Suriye Demokratik Cumhuriyeti diye bir devlet şu anda bulunmamaktadır. Burada hangi yakın gelecek nasıl öngörülmektedir, uzmanlarımızın bunu irdelemesini salık veriyoruz. Bugünlerde Gazi Meclis’imizde, Türk milletinin iradesinin tecelligahında terörist başı Abdullah Öcalan’a övgüler düzen konuşmalar yapılması karşısında her zamankinden daha fazla dikkatli olunmalıdır. Gerçek şudur ki; PYD eşittir PKK’dır bizim için…”