TEV-DEM’den ‘Sezar Yasaları’ uyarısı: Bir felaket daha eklenecek

ABD’nin Suriye’de devreye sokacağı “Sezar Yasası” ile birlikte halkın acıların daha da artacağını belirten TEV-DEM, ”Halka açlık dayatılıyor, ahlak dışı bir siyaset yürütülüyor. Gıda, tıbbî malzemeler, çocuk mamalarına erişim azalacak, böylece koronavirüs pandemisi bütün topluma yayılacaktır” dedi.

Birkaç gün içinde yürürlüğe girecek olan yaptırımlardan Suriye hükümetinin sorumlu olduğunu belirten TEV-DEM, uluslararası toplumun Suriye krizinin çözümü için bugüne kadar hiçbir çözüm ortaya koymadığını kaydetti.

Suriye toplumunun yıllardır mezhepsel, etnik ve işgalci saldırılardan kaynaklı acılar yaşadığını vurgulayan TEV-DEM, rejiminin de sorumluluğu olan ve çözüm için geliştirilmek istenen Suriyeliler arası diyalogdan kaçtığına dikkati çekti.

TEV-DEM açıklamasında, “Bu durum rejimi ülkenin içinde bulunduğu krizi toplumsal ve ekonomik bir buhrana çevirmekte sorumlu yapmıştır. Suriye rejimi söz konusu yaptırımların yaratacağı etkide ortak olmamak için, ekonomik krizin Suriye halkları üzerindeki etkisini azaltmak adına çözüm ve alternatifler aramalıdır” diye seslendi.  

Yaptırımların halk üzerindeki etkisinin azaltılması için uluslararası topluma baskı yapılması çağrısında bulunan TEV-DEM, bu yaptırımların Suriye halklarının acılarını daha da arttıracağını kaydetti.  

Suriye’nin ve halkının ekonomik bir krize tahammülünün olmadığı belirtilen açıklamada, “Bu yaptırımla beraber Suriye krizine bir felaket daha eklenmiş olacaktır. Çünkü ülkenin ekonomik altyapısı genel olarak çökmüştür ve yaşamsal ihtiyaçlar zorluklar içinde karşılanmaktadır. Bu yıkım, Suriye halklarını Türk devleti gibi işgal amaçlarını gerçekleştirmek isteyenlerin çıkarlarına kurban eder” denildi. 

Söz konusu yaptırımların “ekonomik savaş” olarak nitelendirildiği açıklamada, Rojava ve Doğu Suriye halklarının iradesinin teslim alınmak istendiğine işaret edilerek, “Bu yaptırımlar bütün Suriye’yi, haliyle Rojava ve Doğu Suriye’yi de etkileyecektir. Yani omuz omuza vererek değerlerini ve kazanımlarını korumak adına büyük bedeller veren halkları olumsuz etkileyecektir” vurgusu ön plana çıktı. 

Halka açlık dayatılarak, “ahlak dışı” bir siyaset yürütüldüğü kaydedilen açıklamada, “Piyasalara, pazarlara büyük darbe vurulmuş olur. Nihayetinde gıda, tıbbî malzemeler, çocuk mamalarına erişim azalır, böylece koronavirüs pandemisi bütün topluma yayılır. Tüm bunlar bize karşı, özgür irademizi teslim alma amacıyla yürütülen ekonomik bir savaş yürütüldüğünü gösteriyor” uyarılarına yer verildi.  

Yaptırımların yaratacağı sonuçlardan Suriye hükümeti ve uluslararası toplumun sorumlu olduğu ifade edilen açıklamada, devamla şunlar belirtildi:

“TEV-DEM olarak ortaya çıkacak kötü durumun sorumlusu olarak, bu yaptırımların uygulanmasına göz yuman Birleşmiş Milletleri görüyoruz. Bununla birlikte ABD’nin başını çektiği Uluslararası Koalisyon ile birlikte Rusya ve Suriye hükümeti de sorumludur. Uluslararası topluma, yaptırımların durması için müdahale etmeleri ve ahlaki görevlerini yerine getirmeleri çağrısında bulunuyoruz. Halkımızı, Suriye toplumunu temsil eden Rojava ve Doğu Suriye’deki bütün sivil toplum kurumlarını, ekonomik savaşın simsarlarına karşı dikkatli olmaya, toplumun hizmetinde hareket etmeye davet ediyoruz. Ekonomik krizi hep beraber aşacağımızın inancındayız.”

Anha