Bahçeli: NATO'dan çıkalım, Kürecik'i ve İncirlik'i kapatalım

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’de yaptığı konuşmada, “Kudüs'ün her karışında izimiz vardır. Kudüs bizi bilir, biz Kudüs'ü biliriz. ABD, bunun önünde engelse NATO üyeliğini tartışmaya açalım, Kürecik'i, İncirlik'i boşaltalım gitsin." dedi.

Bahçeli: NATO'dan çıkalım, Kürecik'i ve İncirlik'i kapatalım
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu, İsrail-Filistin çatışmalarını değerlendirdi.
 
Bahçeli, Kudüs’e girilmesini, NATO’dan çıkılmasını, Amerikan askerlerinin bulunduğu İncirlik Üssü’ne de el koyulmasını önerdi. 
 
Bahçeli, "Medeniyetler şehri Kudüs’ün ruhunu ve dokusunu bilen Türk milleti yeni bir nöbet için devreye girmelidir. Çağrı olursa biz gidelim, biz koşalım, hızır gibi yetişelim, gücümüzün yettiği yere kadar girelim, nihai olarak akan kanı durduralım; huzur, istikrar ve güvenliği el birliğiyle, güç birliğiyle temin edelim” dedi. 
 
Devlet Bahçeli, CHP, İYİ Parti ve HDP’yi hedef aldı, organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in açıklamalarıyla gündeme gelen devlet-siyaset-mafya ilişki konularında "Biz mafyayı tanımayız, mafyayı takmayız, mafyadan da anlamayız. Cumhur İttifakı Cumhurla birliktedir. Çeteler Cumhuriyet Halk Partisi'nin yoldaşı, uyuşturucu baronları CHP'nin yandaşıdır” ifadelerini kullandı. 
 
Bahçeli, özetle şunları söyledi: 
 
"Cumhuriyet Halk Partisi yönetimi bozguncudur. Milletimiz 2023 Haziran ayınca bozguncuları sandıkta bozuk para gibi harcayacaktır. Türkiye normalleştikçe zillet anormalleşecek ve kaybedecektir. 
 
Bilinsin ki Cumhuriyet Halk Partisi'nin başını çektiği fitne katarı eninde sonunda devrilecektir. MHP olarak devletin ve hükümetin alacağı her kararı ve uygulayacağı her desteği destekliyoruz..
 
Türk milleti tanımı yeterinde kapsayıcı bulmayıp başka kimlik arayışlarının artış göstermesi ve bunun da özellikle zillet ittifakı eliyle hukuki ve siyasi bir karşılığa oturtturma çabası Türkiye'nin yıkımına açık çektir. Bunun gerçekleşmesi halinde toplum fertlerinin Türk milletine olan mensubiyet bağlarını kopartmadan korumak ve aynı geleceği aynı coğrafyada aynı devlet çatısı altında paylaşmayı diri tutmak imkansızdır. Bu vahim durumun hayata geçmesi halinde ise orada ne üniter devlet ne milli devlet ne Türk milleti kavramı kalacak, Türkiye'nin kurucu değerler sistemi bütünüyle ortadan kalkacaktır. Karşılaşılan tehdit milletimizin bin yıllık  kardeşliğini, ve milli kimliğini ayrıştırmaya yönelik sosyolojik kırılma sorunudur. Ayrıca üniter devletimize yönelik egemenlik paylaşımı ve topraklarımızın bir bölümünü yönetememe riskinin baş göstereceği siyasal ufalanma tehlikesidir. HDP ile takviye edilmiş zillet ittifakının gizli gündemi bize göre budur. Kalbinde Türkiye sevgisi ve heyecanı taşıyan herkes namuslu ve kararlı bir tavır belirlemek, ve durumu tarafını belirlemek zorundadır. Türkiye'nin milli devlet niteliği, üniter yapısı ve toprak yapısı her şeyin üzerindedir. "
 
Türk milleti kimliğinde birleşerek milli varlığa vücut veren bütün vatandaşlarımızı milletimizin eşit ve onurlu evlatları olarak görüyoruz. Kimsenin etnik kökeniyle, diliyle, diniyle  ilgilenmeyen bunları sorgulamayan bir yaklaşımı öteden beri savunuyoruz. Türkiye'nin milli birliğini korumada gösterdiğimiz hassasiyet bütün vatandaşlarımızın cennet vatanımızda kardeşçe yaşamları için sarf ettiğimiz gayret esasen  iflah olmaz MHP karşıtlarının dahi inkar edemeyeceği bir gerçektir. 
 
CHP'yi İPi ahlak ve vefasını siyaset pazarında açık artırıma çıkarmış devşirilmiş simaları milli değerlerimiz konusunda bir kez daha dikkatle düşünmeye davet etmek taşıdığımız sorumluluğun gereğidir. Hastalıklı politikalarıyla Türkiye'nin sırtını yere getirmek için kuyruğa girenleri yarın çok geç olmadan azami feraset ve ahlaki duyarlılıkla hareket etmeye çağırıyorum. Büyük Türk milletinin  üzerine oynanan bütün oyunları birlikte ve dayanışma ruhu, geleceğine sahip çıkan iradesi bozup atacaktır.
 
CHP ve işbirlikçileri bu tehlikeli yolda ilerlemek isterlerse bu sapmanın çok ağır olacak vebalini tarih huzurunda taşımak ve bunun siyasi bedelini de göze almak durumunda kalacaklarını üstüne basa basa hatırlatmak istiyorum. Kılıçdaroğlu'nun HDP'yi siyasal yaşamın vazgeçilmez bir unsuru olarak ifade etmesi sadece anlık bir gaflet haliyle tarif edilemez. Kılıdçaroğlu'nun terörist Demirtaş'ın haksızlığa uğradığını ileri sürmesi bir dil sürçmesi olarak da değerlendirilemez. CHP Genel Başkanı HDP'nin adeta eş başkanlığına taliptir, ahı gitmiş bahı kalmıştır. HDP ile yatmış PKK  ile uyanmıştır. Bu utanç bu terör sevicilik Kılıdçaroğlu'nun anlına kazınmıştır. İP'in başkanının HDP ile Kürt kökenli kardeşlerimizi bir ve aynı görme densizliği ise kılavuzu CHP olanın ne hallere düşeceğinin ayan beyan göstergesidir. Bu meczup değerlendirme HDP'yi Kürt siyasi hareketi olarak tanımlama fesatının başka bir anlatımıdır. İP siyasetini mağara deliklerinde aramaya başlamıştır. CHP ile İP HDP'nin acil servisine, ilk yardım çadırına dönüşmüştür.
 
Medeniyetler şehri Kudüs’ün ruhunu ve dokusunu bilen Türk milleti yeni bir nöbet için devreye girmelidir. Çağrı olursa biz gidelim, biz koşalım, hızır gibi yetişelim, gücümüzün yettiği yere kadar girelim, nihai olarak akan kanı durduralım; huzur, istikrar ve güvenliği el birliğiyle, güç birliğiyle temin edelim.
 
Kudüs’e Birleşmiş Milletler veya İslam ülkelerinin katılımıyla teşekkül edecek bir koruyucu güç planlanmıyorsa, o zaman tarihin sesine kulak verilmeli, medeniyetler şehri Kudüs’ün ruhunu ve dokusunu bilen Türk milleti yeni bir nöbet için devreye girmelidir. Çağrı olursa biz gidelim, biz koşalım, hızır gibi yetişelim, gücümüzün yettiği yere kadar girelim, nihai olarak akan kanı durduralım; huzur, istikrar ve güvenliği el birliğiyle, güç birliğiyle temin edelim. Kudüs’ün her karışında izimiz ve eserlerimiz vardır. Kudüs bizi bilir, biz Kudüs’ü biliriz. Şayet ABD bunun önünde engelse NATO üyeliğini derhal tartışmaya açalım, Küreciği de, İncirliği de boşaltalım. Onlardan korkan en az onlar gibi olsun. Bizim ilhamımız Iğdırlı Hasan Onbaşıdır. Bizim irade kaynağımız Kudüs’e damga vurmuş, çehresini değiştirmiş 400 yıllık hükümran mazimizdir. Haremi Şerif’in statüsünü bozacak yeryüzünde bir güç yoktur. Hiç kimse olmasa bile Allah’ın görünmez orduları vardır. Mescid-i Aksa onurumuzdur. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Bizim hedefimiz hakka, hakikate ve hakkaniyete sahip çıkıp şeytanları taşa tutmaktır."