Bahçeli yine İmamoğlu’yu hedef aldı: ‘Görevden affını istemeli’

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yine İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’yu hedef aldı.

Bahçeli yine İmamoğlu’yu hedef aldı: ‘Görevden affını istemeli’

Bahçeli, Ekrem İmamoğlu'nun İngiltere büyükelçisiyle görüşmesini hedef alarak “Dileğimiz büyükşehir belediye başkanının görevden affını istemesi ve demokrasinin önünü açmasıdır” dedi.

Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“Geçen hafta olan kar yağışı hayatı olumsuz etkiledi ama kar berekettir. Meteoroloji uzmanları günlerce İstanbul'da yoğun kar yağışı olacak dedi. Sorun karın yağması değil alınmayan önlemler zinciridir. Mühim olan tedbiri kar yağmadan almaktır. Birleşik Krallık Türkiye büyükelçisi ile randevusunu saat gibi aklında tutan İBB Başkanı ne gafilliktir ki meteorolojinin uyarılarını aklına getirememiştir. Balığa tuz dökmüştür de yollara tuz dökme becerisini gösterememiştir. İstanbul'da balık baştan kokmuştur.

Büyükelçiyle yemek, karla mücadele kadar önemli diyecek kadar şirazesi kaymıştır. Bir büyükelçiyi 16 milyon İstanbullu'dan fazla önemseyen bir kişiye Türk İslam medeniyetinin merkezi olan bu kent nasıl teslim edilecektir?

Niye ve ne maksatla bu görüşme yapılmıştır? Dışişleri Bakanlığı bilgilendirilmiş midir, görüşme önemliyse kağıt üzerine alınmış mıdır? Son zamanlarda ülkemizde görev yapan büyükelçilerle yapılan görüşmeler dikkat çekicidir.

CHP'nin büyükelçilerle düşüp kalkması tesadüf değil, milli iradenin dışında bir adımdır. İmamoğlu'nun sinsi faaliyetlerini görmek gerekir. Ne utanmaları var ne sıkılmaları. MOBESE kayıtlarına düşünce de kızılca kıyamet koparırlar. Takip ediliyorlar, izleniyorlar, dinleniyorlarmış. Bırakın bu boş lafları yeri ve zamanı mıydı büyükelçiyle yemek yemenin? Mahçubiyet duyacağınız ilişkileriniz yoksa, milletin kafasında birikmiş soru işaretlerini giderin.

Açığı olanların MOBESE'den şikayet etmeleri gayet doğaldır. İstanbul'da yaşanan dünyanın başka bir ülkesinde yaşansaydı, o belediye başkanı bir dakika koltuğunda oturmazdı. Dileğimiz büyükşehir belediye başkanının görevden affını istemesi ve demokrasinin önünü açmasıdır.

İfade ve düşünce hürriyeti, vandalların ikmal deposu değildir. Demokrasi ihanetin kılıfı olamaz. Devletin varlığını sürdürmek için attığı her adım meşrudur. Hiçbir ülke mensuplarına hürriyetlerini sınırsızca kullanma imkanı vermemiştir. İnsanların birbirine göstereceği anlayış, demokrasinin gereğidir. Büyükbaş hayvan benzetmesi yapmak fikir özgürlüğü sayılamaz. Bu suçtur. Hz. Adem ile Hz. Hava'ya söylenen sözler sıradan bir söz olarak değerlendirilemez.'

Trabzon'daki 10 yaşındaki çocuğumuz cumhurbaşkanına "Amca" derken, Kılıçdaroğlu'na hain demiştir. Bu çocuğa bunları düşündüren nedir? Eren Bülbül'ün katilleriyle saf tutanlar, katile katil, teröriste terörist diyemeyen her kim varsa demokrasiye geceyle gündüz gibi mesafe koymuştur. Sorosçu Kavala'ya övgü düzmek demokrasi değildir. Demokrasi taşlaşmış kalplerin harcı değildir.”

Haberin kaynağına buradan ulaşabilirsiniz