Beşar Esad: PYD'lilerin çoğu ABD ajanı

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, Suriye Demokratik Güçleri (DSG) ile aralarındaki ilişkinin ‘geçiş aşamasında’ olduğunu söyleyerek, Suriye’deki sorunun Katar fonları ülkeye aktığında başladığını iddia etti. Esed, PYD unsurlarının çoğu apaçık şekilde ‘ABD ajanı’ olduğunu dile getirdi.

Esad, Russia Today'e verdiği röportajda DSG’ye ilişkin şu yorumlarda bulundu:

“Geçiş aşamasında olduğumuzu söyleyelim. Çünkü şu an silahlarını koruyorlar. Biz onları Suriye ordusuna katılmaya davet ettik. Bazıları reddetti, bazıları ise son birkaç gün içerisinde Suriye ordusuna katılmaya hazır olduğunu bildirdi. Ne olacağını henüz bilmiyoruz ancak onları orduya katılmaya, savaştan önceki normal duruma, hukuk devleti ve devlet egemenliği varken başka kimsenin olmadığı hale dönmeye davet ettik.”

DSG ile yönetim paylaşımına ilişkin bir anlaşma olduğu yönündeki iddiaları reddeden Esad, “Konu, Suriye ordusunun hareket ettiği bölge üzerinde tam kontrolü yeniden kazanması, bununla birlikte hükümet hizmetlerinin sunulması ve sonuç olarak bu alanlara tam egemenliğin yayılması ile ilgili” dedi.

Suriye hükümeti ve ülkenin kuzeydoğusundaki DSG arasında alınan tedbirlerin, ‘Türkiye'nin Suriye yönelik operasyon bahanelerini ellerinden alma’ amacı taşıdığını söyledi.

PYD unsurlarından çoğunun apaçık şekilde ‘ABD ajanı’ olduğunu dile getiren Esad, Kürtlerin çoğunun hükümetle iyi ilişkilere sahip olduğunu ifade ederek, PYD’nin ABD tarafından aleni biçimde silah ve parayla desteklendiğini ve Suriye petrolünü birlikte kaçırdıklarını savundu.

Esad, “Hepsini kastetmiyorum. Hepsini tanımıyorum. Ancak son birkaç yıl içindeki politikaları ABD’yi burada kalmaya davet etmek ve ABD ayrılmak istediğinde öfkelenmek oldu. Son zamanlarda Suriye ordusuna katılmak istemediklerini söylüyorlar” diye konuştu.

Suriye’deki çatışma Katar fonlarıyla başladı

Suriye’deki çatışmanın, işlerini bırakıp, kendilerini gösterilere ve silahlanmaya adayan kişilere Katar fonlarının akmasının ardından başladığını iddia eden Esad konuya dair görüşlerini şu ifadelerle sürdürdü:

“Bu kişilerle iletişim kurarak, neden işe gitmediklerini sorduk. Bize şu cevabı verdiler: ‘Bir haftalık işimizde kazanacağımızı bir saatte alıyoruz’. Onlara ilk başta haftada 50 dolar ve daha sonra da 100 dolar ödediler. Bu miktar işsiz yaşamak için yeterliydi ve bu yüzden gösterilere katılmaları daha kolay hale geldi. Bundan sonra onları silahlandırmak ve ateş etmeye zorlamak daha kolaydı. Katar hükümeti kesinlikle bunu inkar edecek.”

Sivilleri öldürmedik

Esed, rejim güçlerinin herhangi bir aşamada sivillerin öldürülmesinde yer aldığına ilişkin iddiaları reddederek, “Suriye ordusu teröristlerle savaşıyordu. Sivilleri etkileyen durumlar olmuştur. Bu araştırılabilir. Suriye halkı, eğer onları öldürse devletlerini, başkanlarını ve ordularını nasıl destekleyebilir?” diye sordu.

İsrail, El Kaide ve IŞİD'i destekliyor

İsrail’i, Suriye’deki El Kaide ve IŞİD unsurlarına doğrudan destek vermekle suçlayan Esad, “Suriye ordusu güneyde teröristlere (Nusra Cephesi) karşı ilerleme kaydettiğinde,  İsrail askerlerimizi bombalıyordu. Suriye'de ne zaman daha da ilerlesek, İsrail uçakları ordumuza karşı hava saldırısı yapmaya başladı. İşte olan bu. Yani bağlantı çok açık” diye konuştu.

İngiltere’ye korsan benzetmesi

Beşşar Esad, İngiltere’nin birkaç ay önce Suriye’ye gittiği gerekçesiyle İran’a ait bir petrol tankerini alıkoymasına değinerek, bunu ‘İngiltere’nin bir korsanlığı’ olarak nitelendirdi.

Esad: “Evet, Suriye'deki insanlara zarar vermek istediler çünkü bu halkın hükümete karşı çıkması bekleniyordu. Ancak bu işe yaramadı. Çünkü insanlar tüm hikayeyi biliyordu” ifadelerini kullandı.

2021 seçimlerine herkes aday olabilir

2021 yılında ülkesinde seçim olacağını ve isteyen herkesin aday olabileceğini söyleyen Esad, birçok adayın seçim yarışına katılacağını dile getirdi.

Esad, 2014 yılında yapılan seçimlerde iki rakibe karşı yarışmış ve ezici bir şekilde kazanmıştı. Bu nedenle söz konusu seçim rakipleri tarafından ‘tiyatro’ olarak nitelendirilmişti.

Beşşar Esad, son seçimlerde üç kişi yarıştıklarını söyleyerek, bu sefer daha fazla adayın katılacağını öne sürdü.