HDP'li Oluç: 'Linç girişimlerinin sorumlusu Cumhur İttifakı’dır'
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, “Bu iktidar Türkiye değil, bu iktidar Türkiye'nin bir parçası. Siz kendinizi bütün Türkiye zannetmeyin. Sürekli bu ülke ve toplum büyük tehdit altındaymış korkusu yaratarak yanlışlarınızın, kirlenmişliklerinizin, hukuksuzluklarınızın üstünü örtmeye çalışıyorsunuz” dedi.
Saruhan Oluç, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Sedat Peker'in iddialarından oluşan videoların milyonlarca insanın konusu haline geldiğini söyledi.
İktidarın eleştiriler karşısında, kendisine yönelik darbe yapıldığı gerekçesini kullandığını öne süren Oluç, “Bu iktidara karşı şu anda bir darbe tehdidi yok ortada ama bu iktidar darbe tehdidi korkusunu kullanarak, bunu bir siyasi taktik haline getirmiş olarak yanlışların tartışılmasını, iddiaların soruşturulmasını ve araştırılmasını engelliyor. Bu kez de aynı yola başvurmuş vaziyette” ifadelerini kullandı.
“Hedef Türkiye” şeklindeki söylemleri de eleştiren Oluç, sözlerine şunları ekledi:
“Konu Türkiye değil, konu bu iktidar, iktidar ortaklığı, iktidar ortaklığının yanlışları, iktidar ortaklığının görünmeyen ittifak mensupları. Bu iktidar Türkiye değil, bu iktidar Türkiye'nin bir parçası. Siz kendisini bütün Türkiye zannetmeyin. Sürekli bu ülke ve toplum büyük tehdit altındaymış korkusu yaratarak, yanlışlarınızın, kirlenmişliklerinizin, hukuksuzluklarınızın üstünü örtmeye çalışıyorsunuz. Tehdit Türkiye'ye yönelik değil. Tartışılan konu Türkiye değil iktidarın yanlış politikalarıdır. Adalet ve Kalkınma Partisi, MHP ittifakı ve görünmeyen ittifak ortaklarıyla kurulmuş olan Cumhur İttifakı, Türkiye'nin tamamı demek değildir. Üstelik de bütün kamuoyu yoklamaları, bütün saha çalışmalarındaki muhalefet partilerinin edindiği izlenim göstermektedir ki bu ittifak iktidarı gittikçe Türkiye'de daha küçük bir toplum kesimi tarafından desteklenir hale gelmiştir.”
Oluç, Türkiye'de çok eskiden beri var olan bir yapının ve konuşulan konunun bir kez daha açığa vurulduğunu belirterek, “1996 Susurluk kazası dönemini hatırlayalım. O zaman da böyle olmuştu. Bir kazanın sonucunda siyaset, mafya ve bürokrasinin kirli ilişkileri, çürüme, bütün hukuk dışı ve derin devlet adı verilen çalışmalar, faili meçhuller, cinayetler, kara para aklamaları, uyuşturucu trafiği, off-shore vurgunları, banka hortumları hepsi o zaman teker teker ortaya saçılmıştı” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rize'de yaşananlara ilişkin yaptığı konuşmayı anımsatan Oluç, şöyle devam etti:
“İktidar partisinin Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı sıfatıyla yapılan bir konuşmada Rize'deki linç girişimini, demokratik siyasete karşı linç girişimini savunması kabul edilebilir bir şey mi? 'Bu daha iyi günleriniz' diyerek toplumsal ve siyasal muhalefeti linçle, şiddetle tehdit etmesi kabul edilebilir bir şey mi demokratik siyaset açısından? Yani iktidar ortakları muhalefete, 'Sizi hiçbir yerde konuşturmayacağız, çalıştırmayacağız işte bu koşullarda seçime gideceğiz gittiğimiz zaman.' diyorlar. Demokratik siyasete yönelik bu tehdit dilini kesinlikle reddediyoruz. Hiçbir muhalefet partisinin bu tehditler karşısında boyun eğeceğini ve mücadeleden geri duracağını düşünmüyoruz.”