İsveç, Kur'an yakma eylemleriyle ilgili Rusya'yı dezenformasyon yaymakla suçluyor

İsveç, Rusya'yı, Kur'an-ı Kerim yakma eylemleriyle ilgili dezenformasyon yayarak ülkenin NATO üyelik sürecini engellemeye çalışmakla suçluyor.

İsveç, Kur'an yakma eylemleriyle ilgili Rusya'yı dezenformasyon yaymakla suçluyor

İsveçli yetkililer Rusya'yı, Kur'an-ı Kerim yakma eylemleriyle ilgili dezenformasyon yayarak ülkenin NATO üyelik sürecini engellemeye çalışmakla suçladı.

İsveç Psikolojik Savunma Ajansı, Rusya'da devlet kontrolündeki RT ve Sputnik medya kurumlarının İsveç hükümetinin Kuran-ı Kerim yakma eylemlerini desteklediğine dair bir dizi Arapça makale yayınlayarak yanlış bilgi yaydığını belirtti.

Savunma Bakanlığı'na bağlı olarak dezenformasyonla mücadele için 2022 yılında kurulan ajansa göre, haziran ayı sonundan bu yana Arapça ve diğer dillerde yaklaşık bir milyon makale yayınlandı.

Dezenformasyonun zaman içinde tekrar ettikçe insanların yanlış bilgiye inanarak doğru kabul etmesinin kolaylaştığının altını çizen ajans, Rusya'nın bu yolla kutsal kitabın yakılmasının dünyada nasıl algılandığını etkilemeye çalıştığını belirtti.

Ajans, bu girişimin İsveç'in NATO'ya katılım başvurusunu engelleme girişiminin bir parçası olduğuna inandığını vurguladı. İsveç'in üyeliği Türkiye ve Macaristan tarafından henüz onaylanmadı.

"Söylemler Kremlin'in isteği doğrultusunda"

Ajans sözcüsü Mikael Östlund, verdiği bilgide, Salwan Momika ve Salwan Najem adlı iki Iraklı'nın geçtiğimiz Kurban Bayramı'nda Stokholm Camisi önünde Kur'an-ı Kerim yakma eyleminin ardından internetteki dezenformasyonun katlanarak arttığını bildirdi.

"İsveç'in Kuran'ın yakılmasını desteklediği ve İslamofobik ve İslam'a karşı düşmanca bir ülke olduğu yönündeki söylemlerin" tekrarlandığını belirten Östlund "Çok şaşırmadık çünkü Rusya, İsveç'i kötü gösterecek ve NATO'ya katılmasını zorlaştıracak söylemler kullanıyor." diye konuştu.

Östlund, haziran ve temmuz ayları boyunca RT ve Sputnik gibi kanallarda bu tür söylemler içeren paylaşımların olduğuna dikkat çekerek "Dolayısıyla Arapça konuşan insanlar arasında seslerini duyurmak istedikleri açık." dedi.

Bu kanalların devlet kanalı olduğunu da hatırlatan sözcü Rusya hükümetiyle ilgili her kararın Kremlin tarafından onaylandığından hareketle bu söylemlerin Kremlin'in istekleri doğrultusunda olduğunu ileri sürdü.