Murat Karayılan: Trump'a yalan söylemişler

Halk Savunma Merkezi Karargâh Komutanı Murat Karayılan, herkesin Türkiye’nin Rojava’ya yönelik operasyona karşı çıkarak, “direnmesi” gerektiği çağrısında bulunarak, “Gelecek günler ve zafer halkların olacaktır” dedi.

Murat Karayılan: Trump'a yalan söylemişler

Halk Savunma Merkezi Karargâh Komutanı Murat Karayılan, herkesin Türkiye’nin Rojava’ya yönelik operasyona karşı çıkarak, “direnmesi” gerektiği çağrısında bulunarak, “Gelecek günler ve zafer halkların olacaktır” dedi.

Murat Karayılan, PKK’ye yakın bir radyoya konuşarak, tarihsel bir dönemden geçildiğini, Kürtlere karşı “soykırım siyasetinin uygulandığını belirtti.

Karayılan, “Sadece Kuzey Kürdistan topraklarında değil, misak-i milli sınırlarının tümünü alarak bu topraklar üzerinde Kürt jenosidini gerçekleştirmek istiyorlar. Türk devletinin bugünkü siyaseti jenosit siyasetidir. Aynı siyaseti başta Kürt ve Arap halkları olmak üzere tüm Suriye halkları üzerinde de gerçekleştirmek istiyorlar” diye konuştu.

“Rojava’da işlenen insanlık suçunun oradaki koalisyon güçlerinin gözleri önünde” yaşandığını belirten Karayılan, koalisyonun gerçekten de saldırılara karşı ise Suriye hava sahasını Türk devletine kapatması çağrısını yaptı.

Rojava halkının büyük bir direniş içerisinde olduğuna işaret eden Murat Karayılan, Donald Trump’ın son zamanlarda yaptığı açıklamasına da karşılık vererek, şunları söyledi:

“ABD Başkanı diyor ki, ‘Kürtler ile Türkler 200 yıldır savaşıyor ve biz aralarından çekildik. Her kim ki bu bilgiyi ona vermişse, büyük bir yalan söylemiştir. Rojava Kürdistan’ındaki Kürtler Türkiye ile ne zaman savaşmıştır? Sınırdan tek bir mermi atılmış mıdır? Kuzey-Doğu Suriye halkı Türkiye’ye karşı nerede savaşmıştır? Ortada böyle bir şey yoktur. Bunlar soykırımcı işgali meşrulaştırmak için yapılan yalan propagandalardır. PKK olarak biz 41 yıldır T.C. ile savaşıyoruz, bu doğrudur. Bizim de nerede olduğumuz, kim olduğumuz bellidir. Biz bu savaşı bugün de veriyoruz, halkımızın özgürlüğünü sağlayıncaya kadar da vereceğiz. Ama biz orada değiliz, Kürdistan dağlarındayız.”