Paris İklim Anlaşması TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi

Türkiye’nin, Paris İklim Anlaşmasına taraf olmak için hazırlanan kanun teklifi tüm partilerin oyları ile TBMM Genel Kurul’da kabul edildi.

Paris İklim Anlaşması TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi
Türkiye'nin, Paris İklim Anlaşmasına taraf olmak için hazırlanan kanun teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) gündemine geldi.
 
Sera gazı salınımının küresel seviyede azaltılmasını hedefleyen anlaşma, tüm partilerin oyları ile kabul edildi.
 
Paris Anlaşması, 2015'teki 21. BM İklim Değişikliği Taraflar Konferansı'nda (COP21) üzerinde anlaşma sağlanan en kapsamlı iklim anlaşması.
 
Anlaşma, küresel sera gazı salımının yüzde 55'ini oluşturan en az 55 tarafın anlaşmayı onaylaması koşulunun karşılanması sonucunda, 4 Kasım 2016 itibarıyla yürürlüğe girdi.
 
Türkiye, Paris İklim Anlaşması'nı, 22 Nisan 2016 tarihinde, New York'ta düzenlenen imza töreninde imzaladı. Ancak henüz anlaşmaya taraf olmadı.
 
PARİS ANLAŞMASI'NDA UZLAŞILAN MADDELER
 
Paris Anlaşması, dünyanın ilk kapsamlı iklim anlaşması olarak tarihi önem taşıyor.
 
Sera gazı salımının azaltılması anlamında çok radikal bir hedef koymasa da, şu ana kadar en fazla ülkenin uzlaştığı anlaşma olması nedeniyle diplomatik bir başarı olarak görülüyor.
 
197 ülkenin üzerinde uzlaştığı zirve bildirgesi, tüm ülkeler için ortak düzenlemeleri şart koşuyor. Bu düzenlemeler ülkelerin karbon salımını nasıl azaltacağını, daha yoksul ülkelere nasıl mali yardım yapılacağını söylüyor.
 
Anlaşmanın öne çıkan maddeleri şöyle sıralanabilir:
 
Küresel sıcaklık artışını, 1850-1900 yılları arasındaki "sanayi öncesi döneme" kıyasla 2 dereceyle sınırlamak, mümkünse 1,5 dereceye kadar düşürmek. (Mevcut artışın 1,1-1,2 derece düzeyinde olduğu biliniyor.)
 
İnsan faaliyetleriyle ortaya çıkan sera gazlarını, 2050- 2100 yılları arasında ağaç, toprak ve okyanusların doğal yollardan sindirebileceği bir noktaya çekmek.
 
Her ülkenin karbon salımını kesme performansını beş yılda bir değerlendirmek ve yeni hedefler belirlemek.
 
Zengin ülkelerin daha yoksul ülkelere "iklim finansı" vermesini sağlayarak iklim değişikliğine uyumunu geliştirmek ve yenilenebilir enerjiye geçişlerini sağlamak.
 
Anlaşma her ülkeye karbon salımını azaltmak için hedefler koyma yükümlülüğü getiriyor ve bu hedeflerin beş yılda bir gözden geçirilmesi öngörülüyor. Bu yıl Glasgow'da düzenlenecek COP26, Paris İklim Anlaşması sonrası genel değerlendirmenin yapılacağı ilk zirve olacak.
 
Karbon salımını azaltmanın önde gelen yolu, kömür ve fosil yakıtlara dayanan enerji üretimini mümkün olduğunca azaltarak, yenilenebilir enerji kaynaklarını finanse etmek, buna uygun iş alanları yaratmak ve enerji geçişini belirlenen tarih aralıklarında tamamlamak.
 
Paris Anlaşması'nda ayrıca, zengin ülkelerin, iklim değişikliğine uyum sağlayabilmeleri için yoksul ülkelere yardım etmesi öngörülüyor.
 
İklim müzakerelerinde gelişmiş ve gelişen ülke sınıflandırması, yani BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nde Ek1 ve Ek2 listeleri, ülkelerin finansal yükümlülüklerini belirliyor.
 
Gelişmiş ülkeler listesinde yer alan Türkiye, bu listede yer almasına itiraz etmişti. Türkiye anlaşma için taahhütlerini gerçekleştirmek için finansal desteğe ihtiyacı olduğunu savunuyor.