Erdoğan'ın Putin ile görüşmesinde YPG konusunda öne süreceği şartlar
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yarın bir araya geleceği Soçi görüşmelerinde, YPG’nin Kobani ve Menbiç’ten çıkarılması konusunun ele alınacağını belirtti.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yarın bir araya geleceği Soçi görüşmelerinde, YPG’nin Kobani ve Menbiç’ten çıkarılması konusunun ele alınacağını belirtti.
YPG’nin çekilmesi için Barış Pınarı Harekatı’na verilen 5 günlük (120 saat) sürenin ardından güvenli bölgede bir tane bile YPG unsurunun kalmasını istemediklerini söyleyen Çavuşoğlu, YPG’nin Fırat’ın doğusunda çekilmeye başladığını, ancak 120 saat sonunda verilen sözlerin tutulmaması durumunda harekatın kaldığı yerden devam edeceğini vurguladı.
Barış Pınarı Harekatı’nın YPG’nin ‘Suriye’nin kuzeyinde devlet kurma’ planını engellediğini dile getiren Çavuşoğlu, YPG’nin Fırat’ın doğusunda çekilmeye başladığını, ancak çekilirken Türkiye’ye yönelik taciz saldırılarının sürdüğünü söyleyerek, “ABD de terör örgütüne güvenmemek gerektiğini inşallah görmüştür” dedi.
Çavuşoğlu, konuya ilişkin değerlendirmelerine şu ifadelerle devam etti;
“Bu vardığımız mutabakatla, ABD bu bölgeden YPG teröristleri tamamen, 32 kilometrenin güneyine çekeceğini vadetti. Bu 120 saatin sonunda biz bu bölgeden tüm teröristlerin çekildiğini görmek istiyoruz. Aynı şekilde silahların da alındığını görmek istiyoruz. Onların bize saldırmak için burada inşa ettiği tüm mevzilerin yıkılması dahil hepsini görmek istiyoruz. Sadece çekilmesi değil, silahların toplanması ve mevzilerin yıkılması da mutabakatın içinde var.”
Türk askerinin bölgeden çekilmediğini hatırlatan Bakan Çavuşoğlu, “Sınırımızın öbür tarafında Kobani olsun, Menbiç olsun buralardan YPG’lilerin çıkarılması konusunu Ruslarla konuşacağız” dedi.
Çavuşoğlu, “Şu anda YPG ile rejim de iş birliği içinde. Geçmişte de denediler olmadı. Burada olumlu şey, rejimin de Birleşmiş Milletler’ (BM) yaptıkları başvuruda YPG’yi terör örgütü olarak görmesi” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, geçtiğimiz Perşembe günü ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence başkanlığındaki heyet ile Ankara’da yaptığı görüşmede varılan ateşkes kapsamında, YPG’nin güvenli bölgeden çekilmesi için Suriye’nin kuzeyindeki Barış Pınarı Harekatı’nı 120 saat askıya almıştı. YPG’nin çekilmeyi tamamlaması halinde ise harekatın tamamen durdurulması kararlaştırılmıştı.
“Olursa olur. Olmazsa kendi planlarımızı uygulamaya devam edeceğiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, rejim güçlerinin ülkenin kuzeyinde konuşlanmasını Soçi’de Putin ile görüşeceğini söyleyerek, “Olursa olur. Olmazsa kendi planlarımızı uygulamaya devam edeceğiz" dedi.
Akar: Şayet bunlar gerçekleşmezse harekat kaldığı yerden devam edecektir
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD ile yapılan mutabakat kapsamında verilen 5 günlük süre içerisinde YPG unsurlarının güvenli bölgeden çekilmemesi durumunda Barış Pınarı Harekatı’na devam edileceğini bildirdi.
Akar, konuya ilişkin, “Şu anda harekata 5 gün ara verdik. Bu süre zarfında teröristler güvenli bölgeden çıkacaklar. Ağır silahları toplanacak, tahkimatları, mevzileri tahrip edilecek. Şayet bunlar gerçekleşmezse harekat kaldığı yerden devam edecektir. Bu konuda birliklerimizin hazırlığı tamdır, moral motivasyonu yüksektir” yorumunda bulundu.
Dışişleri Bakanlığı’ndan Amnesty’nin raporuna tepki
Dışişleri Bakanlığı, Uluslararası Af Örgütü’nün (Amnesty) Barış Pınarı Harekatı esnasında Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Suriye Milli Ordusu’nu (SMO) savaş suçları işlemekle suçladığı raporuna tepki gösterdi.
Bakanlık tarafından yapılan yazılı bir açıklamada, “Uluslararası Af Örgütü’nün Barış Pınarı Harekatı’na ilişkin raporundaki mesnetsiz iddiaları bütünüyle reddediyoruz. Söz konusu asılsız iddiaları, Suriye’den kaynaklanan ve ulusal güvenliğimize kasteden terör tehdidine karşı mücadelemize karşı başlatılan karalama kampanyasının parçası olarak değerlendiriyoruz” denildi.
Açıklamada, ayrıca, “Uluslararası Af Örgütü’nü, kendisi de dahil olmak üzere bağımsız uluslararası kuruluşlarca yapılan bu çalışmaları yeniden incelemeye davet ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.