Fehmi Koru: Anketler Bülent Arınç'ı doğrulamıyor

Deneyimli gazeteci Fehmi Koru, kendisine ait fehmikoru web sitesinde Bülent Arınç'ın Habertürk'ten Kübra Par ile yaptığı söyleşide dile getirdiği 'Yeni Parti'ye ihtiyaç olmadığı şeklindeki sözlerini "Arınç “Yeni partiye ihtiyaç yok” demiş.. Gerekçeleri zayıf.. Söyledikleri yine de üzerinden gitmeye değer…' başlığı altında değerlendirdi ve Arınç'ın söyleminin aksine anketlerin ağırlıklı bir şekilde Bülent Arınç'ın söylemini doğrulamadığını dile getirdi.

Fehmi Koru: Anketler Bülent Arınç'ı doğrulamıyor

Deneyimli gazeteci Fehmi Koru, kendisine ait fehmikoru web sitesinde Bülent Arınç'ın Habertürk'ten Kübra Par ile yaptığı söyleşide dile getirdiği 'Yeni Parti'ye ihtiyaç olmadığı şeklindeki sözlerini "Arınç “Yeni partiye ihtiyaç yok” demiş.. Gerekçeleri zayıf.. Söyledikleri yine de üzerinden gitmeye değer…' başlığı altında değerlendirdi ve Arınç'ın söyleminin aksine anketlerin ağırlıklı bir şekilde Bülent Arınç'ın söylemini doğrulamadığını dile getirdi.

AK Parti açısından ‘özgül ağırlığa’ sahip bir isim Bülent Arınç'ın AK Parti’nin bir elin parmakları kadar az sayıdaki çekirdek kurucu kadrosundan bir isi olduğunu vurgulayan Koru, zaman zaman muhalif sesler çıkarsa ve bu durum dışarıya farklı yansısa da, Arınç'ın siyasi hayatını bundan böyle de AK Parti saflarında tamamlamaya kararlı olduğunun bilindiğine dikkat çekiyor.

Bülent Arınç'ın Kübra Par ile yaptığı mülakatta iki noktanın dikkat çektiğini dile getiren Koru, bunları şöyle dillendiriyor:

İlki, şu anda parti dışında kalmış kendisi dahil bazı isimlere özel görev verilmesini Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan‘dan talep ettiği bilgisi… Diğeri de, ‘yeni parti’ konusuna sıcak bakmadığını söylemesi…

Fehmi Koru, yeni parti konulu spekülasyonlarda ismi hiç geçmeyen Bülent Arınç‘ın açıklamasında dikkat çeken iki noktanın birbiriyle ilintili olduğunu dile getiriyor. “Parti kurmaya gerek yok, ismi geçenler göreve çağrılırsa sorun ortadan kalkar”.

Doğru olabilir mi bu tespit? diye soran Koru, bu soruya yanıtı da kendisi veriyor:

Neden olmasın? Belki de AK Parti’deki sorun bu kadar önemsizdir ve çözümü de onun tavsiye ettiği kadar kolaydır.

Çağrıyı yapacak kişiyi de bizzat kendisi belirlediğine göre bundan sonra neler olacağını izlemeye başlayabiliriz.

Ancak, Koru tüm bunlara rağmen, bir sorunun çözüm beklediğine dikkat çekiyor:

‘Yeni parti’ konusu vaktiyle AK Parti saflarında bulunmuş birkaç ismin yönetime küsmesi yüzünden çıkmış değil; böyle bir beklentiye sahip olanlar, AK Parti’nin kuruluş felsefesi ile bugün temsil ettiği düşünce ve uygulamalar arasında fark yaşandığına bakarak ve o felsefenin günümüz için de değerli olduğundan hareketle beklenti içerisindeler.

İsimler?

‘Yeni parti’ söz konusu edildiğinde gündeme taşınan isimlerin, kuruluşta bulundukları halde günümüzde yaşananlarda sorumluluk taşımadıkları için akla geldiğini sanmadığını, “Herhalde gidişten mutlu değillerdir” diye düşünüldüğü için akla geldiğini düşünen Koru, Bülent Arınç‘ın yürüttüğü akıl doğruysa, gerçekten kendilerine görev verilmediğinden huzursuzluk duymuşlar ve çağrıldıklarında hiç tereddüt etmeden olumlu cevap vereceklerse, o isimler açısından defterin kapanabileceğini dile getiriyor ve ekliyor:

Kamuoyunda akla gelenlerden bir-iki ismin çağrıldıkları takdirde fazla tereddüt etmeyeceklerinden ben de kuşku duymuyorum.

Kamuoyu yoklamalarına yansıyan ihtiyaç

"Ancak yeni bir parti beklentisi küskünler partilerine döndü diye ortadan kalkar mı? Kuşkum bu soruda yatıyor." şeklinde sorunun çözüleceğine inanmadığını vurgulayan Koru, güvenilir araştırma kurumlarının seçime gidilirken halka yönelttikleri arasına buna da cevap teşkil edecek sorular yerleştirdiklerini ve şimdiye kadar hiç olmadığı yükseklikte bu yolda beklenti tespit ettiklerini vurgulamaktan geri kalmıyor ve devam ediyor:

“Yeni bir partiye ihtiyaç duyar mısınız?” sorusuna, kurulduğu takdirde yeni partiyi iktidar yapmaya yetebilecek kadar yüksek “Evet” cevabı çıkıyor.

Her parti seçmeni arasında var böyle bir beklenti; bazı partilerin seçmenleri arasında diğerlerinden daha yüksek, ama hepsinin tabanında aynı beklenti var.

Bülent Arınç‘ın mülakatta sarf ettiği “Türkiye bugün 2001 şartlarında değil” cümlesini yanlışlayan bir durum bu.

İki dönem arasında siyasi şartlar açısından yakınlık uzaklıktan daha fazla bugün.

2000 dolayımında da toplum yeni bir parti beklentisi içerisindeydi, anketler yalan söylemiyorsa bugün de benzer bir beklenti söz konusu.