Çin ile Türkiye arasında sert ‘Rojava ve YPG’ tartışması!

BM Güvenlik Konseyinde konuşan Çin'in BM Daimi Temsilcisi Yardımcısı Shuang, Türkiye'yi, Rojava’da “defalarca hava saldırıları ve top atışlarıyla vurmak ve kara harekatı başlatma tehdidinde bulunmakla" suçlayarak, bu "saldırılara derhal son vermesi" çağrısında bulundu. Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Sinirlioğlu ise bu sözlere sert tepki gösterdi.

Çin ile Türkiye arasında sert ‘Rojava ve YPG’ tartışması!

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nde düzenlenen “Suriye” konulu oturumda Çin ile Türkiye temsilcileri arasında tartışma yaşandı.

“Türkiye ve İsrail'i sınır ötesi saldırıları derhal durdurmaya çağırıyoruz”

Oturumda konuşan Çin'in BM Daimi Temsilcisi Yardımcısı Geng Shuang, Suriye'deki güvenlik durumunun bir süredir çalkantılı olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye, defalarca hava saldırıları ve topçu atışlarıyla kuzey Suriye'yi vurdu ve kara harekatları başlatma tehdidini sürdürüyor. İsrail sık sık Suriye topraklarındaki hedeflere saldırdı. Suriye egemen bir devlettir. Suriye Hükümeti'nin rızası olmaksızın topraklarında herhangi bir askeri operasyon, bahanesi ne olursa olsun, egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün ihlali anlamına gelecektir. Türkiye ve İsrail'i sınır ötesi saldırıları derhal durdurmaya, diyalog ve istişare yoluyla çözüm bulmaya çağırıyoruz” dedi.

“Yabancı birliklerin Suriye topraklarındaki yasadışı varlığına da son verilmelidir” sözlerini sarf eden Shuang, Suriye’deki sorununun ancak siyasi yollarla çözülebileceğini vurguladı.

Shuang, “Siyasi bir çözüm ne kadar çabuk gerçekleşirse, halk o kadar çabuk acılarından kurtulacaktır. 2254 sayılı Karar, Suriye'nin siyasi süreciyle ilgili uluslararası fikir birliğini temsil ediyor ve tam olarak uygulanmalıdır” diye konuştu.

BM’nin Suriye Özel Elçisi Geir Pedersen’in 2254 sayılı Kararın uygulanması konusundaki çabalarını desteklediklerini dile getiren Çinli diplomat, Anayasa Komitesinin mümkün olan en kısa sürede yeniden toplanmasını ümit ettiklerini söyledi.

Suriye’ye insani yardımların önemine işaret eden Geng Shuang, “tek taraflı yaptırımlar ve bunların aşırı uygulanmasının”, Konsey ve uluslararası toplumun Suriye'deki insani erişimi iyileştirme ve insani kaynakları artırma çabalarına aykırı olduğunu belirtti.

"Hiçbir ülkenin terörle mücadelemiz konusunda bize ders vermeye hakkı yok”

Ardından söz alan Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, Geng Shuang'a sert yanıt verdi.

Sinirlioğlu, "Hiçbir ülkenin terörle mücadelemiz konusunda bize ders vermeye hakkı yok. Bugün duyduğumuz ve sınırlarımızı savunurken, halkımızı korurken ne yapıp ne yapmamamız gerektiğini söylemeyi kendinde hak gören açıklamaları reddediyoruz" dedi.

“Türkiye'nin terörle mücadelede kararlılığı sarsılmazdır, halkını korumak ve sınır güvenliğini sağlamak için gerekli her adımı atmaya devam edecektir” diyen Sinirlioğlu, son iki yılda Rojava’dan YPG tarafından düzenlenen saldırılarında 500'den fazla Suriyelinin hayatını kaybettiğini savundu.

Sinirlioğlu, "PKK/YPG/SDG, kuzeydoğuda halka baskı yapıyor ve bölücü bir ajanda yürütüyor. DEAŞ'la mücadele bahanesiyle bu terörist/bölücü örgütü desteklemek, her şeyden önce Suriye'nin toprak bütünlüğüne yönelik güçlü taahhüdü yeniden teyit eden BM kararlarına aykırıdır" diye konuştu.

“Suriye'ye yardım mekanizması yenilenmeli”

Feridun Sinirlioğlu, konuşması sırasında Suriye’ye insani yardımların sürekliliğinin önemine dikkati çekti.

Sinirlioğlu, "Sınır ötesi yardım mekanizması, Suriye'nin kuzeybatısında yaşayan milyonlarca insan için güvenilir bir insani yardım hattı olduğunu kanıtladı. Bu, fiziki yardımın ötesinde eğitim, koruma ve sağlık hizmetlerinde kritik destek de içeriyor" dedi.

Sınır ötesi yardım mekanizmasının ölçeği, kapsamı ve etkinliği bakımından hiçbir karşılığı ve ikamesi olmadığını belirten Sinirlioğlu, "Burada gizli bir amaç söz konusu değil. Amaç, bu yardıma muhtaç hayatları kurtarmaktan başka bir şey değil" diye konuştu.

BM Güvenlik Konseyi'nde yardım mekanizmasının yenilenmesi için hazırlanan tasarının sunucuları Norveç ve İrlanda adına konuşan İrlanda'nın BM Daimi Temsilcisi Fergal Mythen da tüm erişim kanallarının sürekli olarak ulaşılabilir olması çağrısında bulundu.

Amerikalı temsilci: Sınır ötesi yardımın yerini hiçbir şey tutamaz

Mythen, Suriye'de rejim kontrolünden ülkenin diğer bölgelerine gönderilen yardımların sayı ve miktarı artsa da sınır ötesi yardımlar kadar henüz etkili olmadığını aktararak, "İhtiyaç sahibi milyonlarca Suriyeli'ye gıda, barınak, yıkanma, koruma, aşı ve kritik tıbbi hizmetler sağlayan sınır ötesi yardım mekanizması vazgeçilmez olmaya devam ediyor" şeklinde konuştu.

ABD'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert Wood ise BM'nin sınır ötesi yardım mekanizmasının dünyadaki en güvenli ve şeffaf operasyonlardan biri olduğunu dile getirerek, "Sınır ötesi yardımın yerini hiçbir şey tutamaz." ifadelerini kullandı.

Rusya'dan Batılı ülkelere suçlama

BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Martin Griffiths, sosyoekonomik bozulmanın krizin başlangıcından bu yana en kötü durumda olduğunu belirtti, insani yardım mekanizmasını sürdürmenin önemini vurguladı.

Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, Batılı ülkeleri Suriye'ye yönelik insani yardım mekanizmasını siyasallaştırmakla suçlayarak, "kesinlikle kabul edilemez, yasa dışı ve tek taraflı" Batı'nın yaptırımlarının sıradan Suriyelilerin yaşamlarını etkilediğini kaydetti.

Yardım mekanizmasının sona ereceği tarih

BM'ye göre, 2023'te yaklaşık 15,3 milyon insan (çatışmanın başladığı 2011'den bu yana en yüksek sayı) insani koruma ve yardıma ihtiyaç duyacak.

AA'nın haberine göre, uzun süredir devam eden yardım mekanizması, 10 Ocak 2023'te sona eriyor.

BM Güvenlik Konseyi'nin 2014'te kabul ettiği karar tasarısına göre Suriye'nin kuzeybatısındaki bölgelere uluslararası yardım gönderiliyor.

Suriye'de muhaliflerin kontrolündeki bölgelere Irak ve Ürdün'ün yanı sıra Türkiye'deki iki sınır kapısından insani yardım gönderilmesini öngören karar tasarısı, sonraki yıllarda Rusya ve Çin'in itirazları üzerine sınırlandırıldı.

Bölgeye halihazırda yalnızca Cilvegözü Sınır Kapısı üzerinden gıda ve ilaç yardımı ulaştırılıyor. BM Güvenlik Konseyi'nde yardım programının süresinin 10 Ocak 2023'e kadar uzatılması konusunda uzlaşı sağlanmıştı.

Yardım programının uzatılması için Konseyin beş daimi üyesinden (Rusya, Çin, ABD, Fransa ve İngiltere) hiçbirinin itiraz etmemesi koşuluyla en az 9 üyenin onayı gerekiyor. /Rudaw