Erdoğan: Küresel güçler 14 Mayıs seçimlerini etkilemek için yoğun çaba harcıyor

İngiliz gazetesi The Guardian ‘Türkiye'nin iki yüzlü 'padişahı' Batı'nın dostu değil’ başlıklı makaleye tepki gösteren Erdoğan, "Avrupa'sından Amerika'sına küresel güçler 14 Mayıs seçimlerini etkilemek için yoğun çaba harcıyor" dedi.

Erdoğan: Küresel güçler 14 Mayıs seçimlerini etkilemek için yoğun çaba harcıyor

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adnan Menderes Üniversitesi'nde "Aydın Gençlik Buluşması"nda konuştu.

The Guardian’deki makaleye atıfta bulunan Erdoğan “Avrupa'dan Amerika'ya tüm küresel güçler, 14 Mayıs seçimini etkilemek, kendi istedikleri şekilde yönlendirebilmek için şimdiden yoğun çaba harcıyor. Şahsımız aleyhine yürütülen alçakça kampanyalar bunun içindir" dedi.

"Sahte gündemler yurt dışı patentli"

"Türkiye'nin seçimleri hiçbir dönemde olmadığı gibi bugün de asla bizimle ilgili değildir." diyen Erdoğan, seçimlerin, Türkiye ve milletle birlikte küresel siyaset açısından önemine işaret etti.

Erdoğan, "Avrupa'dan Amerika'ya tüm küresel güçler, 14 Mayıs seçimini etkilemek, kendi istedikleri şekilde yönlendirebilmek için şimdiden yoğun çaba harcıyor. Şahsımız aleyhine yürütülen alçakça kampanyalar bunun içindir." dedi.

İfade özgürlüğü kılıfı altında desteklenen Kur'an-ı Kerim'i yakma eylemlerinin gayesinin de bu olduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

"Menderes'i darağacına gönderen faşist zihniyet 14 Mayıs’ta hesap verecek"

"Ülkemizle ilgili oluşturulmaya çalışılan güvensizlik algısının gerisinde bu niyet vardır. Turizm sektörümüzü hedef alan sinsi oyunların amacı da budur. Seçim arifesinde Türkiye kamuoyunu etkilemeye dönük tüm bu çabaları beraberce takip ediyoruz. Muhalefetin gerek cumhurbaşkanlığı adaylığımız gerekse Yüksek Seçim Kurulumuz üzerinde oluşturmaya çalıştığı sahte gündemlerin sebebi yurt dışı patentli bu girişimlere destek olmaktır. Türkiye Yüzyılı'nın şafağının söktüğü gün gibi ortadayken, 14 Mayıs'ta milli irade düşmanlarına gayet güzel bir ders vermeye hazırlanıyor muyuz? Milli irade düşmanlarına 'Bay bay' demeye hazırlanıyor muyuz? Ülkemize ve milletimize krizden, kavgadan, kargaşadan başka hiçbir vaadi olmayan eski Türkiye heveslilerini tekrar sandığa gömeceğiz. Bu toprakların evladı rahmetli Menderes'i darağacına gönderen faşist zihniyet, 14 Mayıs'ta bir kez daha tarih önünde hesap verecektir."

"Henüz bu 6 artı 1, yani yedili masa adayını belirleyemedi ki"

"14 Mayıs sonrasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, milletvekilliğine mi, yoksa genel başkanlığa mı bay bay diyecek?" sorusuna Erdoğan, "Henüz bu 6 artı 1, yani yedili masa adayını belirleyemedi ki... Bizim öyle bir derdimiz yok. Onlar henüz adayını belirleyemedi. Öncelikle adaylarını bir açıklasınlar bakalım. Ama biz, karşımızda kim olursa olsun, Cumhur İttifakı olarak çalışmalarımıza devam ediyoruz. İnşallah, 14 Mayıs'ta da şurada zaten Mart ayının 10'unda Cumhurbaşkanı olarak kararnameyi açıklayacağım. Bu kararnameyi açıklamak suretiyle de artık seçim atmosferine gireceğiz." yanıtını verdi.

"Erbakan’ın siyasi mirasına çökmüş olan zatın altılı masada kimlerle beraber olduğunu görüyorsunuz"

Erdoğan, "Katıldığınız bir televizyon programında eski Başbakanlardan Necmettin Erbakan'ın bütün hayallerini gerçekleştirmiş olduğunuzla ilgili bir soru soruldu size. Sizin verdiğiniz 'Ağlatma bizi' cevabınız, hepimizi çok duygulandırdı. Hissettiklerinizi bizimle paylaşır mısınız?" sorusu üzerine şunları kaydetti:

"Bugün Hocamızın siyasi mirasına çökmüş olan zatın altılı masada kimlerle beraber olduğunu görüyorsunuz. Aslında o daha henüz siyasetin içinde yokken, ben, Milli Selamet, Refah Partisi oralardan alalım, oraların gençlik kollarında aktif çalışan birisiydim. Temel Bey falan o zaman siyasetin içinde yoktu. Ve biz oradan çıktık, İstanbul'da il başkanlığı, partimizin Merkez Karar Yönetim Kurulu üyelikleri, bütün buralarda bulunduk. Erbakan Hocamızın bazı hayalleri, idealleri vardı. Bu idealler içerisinde sanayiden tutun ekonomiye, imam hatip okullarına, eğitimdeki konulara ve okullardaki başörtüsü zulmüne karşı takındığı tavırlara, bütün bunlarla birlikte altyapıda, üstyapıda Türkiye'nin kalkınmasına yönelik... Mesela Hocamızın en çok konuşulan şeyi neydi? Motor sanayi, ağır sanayi... Fakat ona nasip olmadı ama bize nasip oldu. Biz bunların hepsini AK Parti olarak yaptık mı? Tepeden tırnağa yaptık."

"Temel Bey'in masada yer almasını anlamakta zorlanıyoruz"

AK Parti'nin altyapı, üstyapı yatırımlarına işaret ederek İstanbul'dan İzmir'e yolu 3 saate düşürdüğünü belirten Erdoğan, "Bunu Bay Kemal, bay bay Kemal bir İzmir milletvekili olarak yapabildi mi? Şurada büyükşehir belediyesi kimde? Onlarda. Büyükşehirde bir kış mevsiminde, yağmurda durum ortada. Hep çöp, çukur, çamur. Bunları görüyor muyuz? Görüyoruz." diye konuştu.

Erdoğan, "Bu, benim CHP'yi tanımımdır. CHP demek, çöp, çukur, çamur demek" ifadelerini kullanarak sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz, Temel Bey'in maalesef burada, bu masanın etrafında yer almasını anlamakta zorlanıyoruz. Kendi bileceği iştir. Benim milletimde aklıselim sahibi olanlar da zaten bunlara gereken dersi veriyor. Şu ara da kamuoyu araştırmalarında bindelerde dolaşıyorlar. Sizin gibi böyle şuurlu gençlik oldukça, 14 Mayıs bir başka olacak."

"Tank Palet Fabrikası'nı kapatacakmış, kapatamazsın arkadaş"

Erdoğan, savunma sanayisinde atılan adımlara dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İHA'larımız, SİHA'larımız, Akıncı'larımız, şimdi bir de KIZILELMA'mız çıktı ki KIZILELMA ile birlikte de dünyaya çok daha farklı mesajları verir hale geleceğiz. Bu milletin gençliği, KIZILELMA'yı da yapar, Akıncı'yı da yapar, SİHA'yı da yapar, kendi savunma sanayisini de kurar. Göreve geldiğimizde bizim yüzde 20'ydi yerli ama şimdi yerlilik oranı savunma sanayisinde yüzde 80'e çıktı. Bunlar durup dururken olmadı. Çalışırsan olur. Ama bunlara kalsa işte 'Arifiye'deki Tank Palet Fabrikası'nı kapatacakmış.' Kapatamazsın arkadaş, kapatamazsın, neyi kapatıyorsun? Neymiş, 'Burayı Katarlılara peşkeş çekmişiz', yalan söyleme, dürüst ol. Akşam yalan, sabah yalan. Biz, senin ne olduğunu biliyoruz. Okmeydanı SSK Hastanesi'ni, Savaş Ay hayatta olsaydı da o anlatsaydı. O, Okmeydanı SSK Hastanesi'nde yaptığı çekimde, o zaman bay bay Kemal değildi, sadece Kemal'di. Ne yaptı o zaman? SSK Genel Müdürü olarak maalesef orası rezaletti. Her yer kan revan içinde, pislik. Ve galoşlar bir giyiliyor, bir daha giyiliyor. Ey Kemal, seni, biz buradan tanırız. Pislikler içerisinde o hastaneyi bıraktın, benim semtimdi oralar. Oralardan geldim ben. Ama şimdi biz, o hastane gibi 30'a yakın hastaneyi yaptık. Okmeydanı'ndaki o hastaneyi de şimdi Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Hastanesi olarak Şehir Hastanesi'ne çevirdik. Bay Kemal git de bak, bay bay Kemal. Biz, buyuz işte."

İstanbul’daki yabancı konsoloslukların kapanması konusu

"Seçim dönemine girdik. Bazı ülkelerin konsoloslukları kapatıldı, ardından terör uyarıları geldi. Bir şeylerin amaçlandığı belli. Ne yapılmaya çalışılıyor?" sorusuna Erdoğan, "Bunların hepsi şu anda zamana oynuyorlar. Geçenlerde Dışişleri Bakanlığımız bunların hepsini çağırdı, bunlara gereken ültimatomu verdi. 'Eğer bu tür şeyleri devam ettirecek olursanız, bunun hesabını ağır ödersiniz.' dedi. Ve öyle zannediyorum ki pazartesi günü Kabine Toplantımız var. Orada da gerekli kararları alacağız" cevabını verdi.

The Guardian gazetesi

İngiliz The Guardian gazetesinde Simon Tisdall tarafından kaleme alınan ‘Türkiye'nin iki yüzlü 'padişahı' Batı'nın dostu değil’ başlıklı makalede “Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın NATO ve demokratik ilkelere karşı giderek artan düşmanca tutumu artık cezasız kalamaz” ifadesi yer aldı.

Gazetenin makalesine AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik Twitter hesabından yaptığı açıklamayla tepki gösterdi. Çelik “Seçim yaklaşırken Cumhurbaşkanımızı ve Türkiye’yi hedef alan yayınlar yine sıraya girdi. Bunların hepsi sadece kara propagandadır. Her zaman olduğu gibi milletimizin iradesine çarpıp çöp olacaklar” dedi.

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş ise Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "The Guardian'da ülkemiz ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan hakkında yayınlanan yazı, gazetecilik ve diplomasi ilkelerini çiğneyen, nefret esaslı, ahlaksız bir tetikçi 'muhabir'in hezeyanlarıdır." ifadesini kullandı.