Türkiye, güvenli bölgeyi Güney Kürdistan'a da taşımayı amaçlıyor

Türkiye, güvenli bölgeyi Güney Kürdistan'a da taşımayı amaçlıyor

Ankara, Fırat'ın doğusuna girmeyi ve Kürt milis gücü YPG'nin varlığına son vermeyi planlarken, bir anda kendisini ABD ile Urfa'da 'Ortak Harekat Merkezi' oluştururken buldu.

Böylece ABD askeri varlığı, Türkiye sınırına yerleştirilirken ve Kuzey Suriye'de bir nevi Türkiye'nin askeri adımlarının 'gözetmeni' konumuna getirilirken, tüm bu adımların, Suriye'de Ankara eliyle 'güçlendirilmiş bir Kürt bölgesine neden olup olmayacağı tartışılıyor.

Sözcü Gazetesi yazarı Zeynep Gürcanlı, ABD-Türkiye arasındaki 'güvenli bölge' anlaşmasına dikkat çektiği yazısında, Ankara'nın Kuzey Suriye'de 30 km derinlikte bir koridor talep ettiğini ancak Amerikalıların koridoru 5 km. kadar planladığını belirtiyor. Ankara'nın benzer bir koridoru Kuzey Irak'ta da kurmak istediğini ifade eden Gürcanlı, bu talebin ardında yatan sebebe de değiniyor.

YPG'nin elindeki ağır silahların toplanması ihtimaline de dikkat çeken Gürcanlı, ABD'nin Ankara'ya iç politikada 'istediğimi aldım' söylemi hediye etmek istediğine değiniyor. Bunun için de, ABD'nin bölgede nüfusun Arap yoğunluklu olduğu alanlarda Türk askerinin -koridor değil, cepler halinde- 30 km. içeriye kadar girmesine göz yumabileceğini kaydeden Gürcanlı, konuyu Urfa'daki ABD askeri varlığına getiriyor ve ekliyor:

"ABD askerlerinin Müşterek Harekat Merkezi'nde görev yapabilmesi için TBMM'den tezkere gerekiyor. Ancak belli ki AKP hükümeti bu konunun fazlaca tartışılmasını istemiyor. Dolayısıyla Washington yönetimi ile uzlaşma, tezkereye gerek duyulmadan, halihazırda var olan ikili askeri anlaşmaların çerçevesine sokulmuş görünüyor."

Koridorun Irak bağlantısıyla ilgili, "AKP hükümetinin geçen hafta attığı bir başka adım, kurulacak “koridoru” Suriye ile sınırlı tutmayıp, Irak'a da genişletmeyi amaçladığını gösteriyor. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Kuzey Irak'taki Kürdistan Özerk Bölgesi'nin “manevi lideri” Mesut Barzani'ye yazdığı mektubun içeriği Irak basınında yer aldı. Mektupta Çavuşoğlu'nun, Barzani'ye “Peşmerge güçlerini Irak ordusu ile bütünleştirmeyin” çağrısı yaptığı yazıldı. Bunun gerekçesi olarak ise peşmergenin Irak düzenli ordusuna tam olarak bağlanması halinde, Türkiye'nin sınır bölgesinde rahat harekat yapma imkanını yitirmesi gösterildi. Kısacası, ABD ile anlaşma çerçevesinde kurulacak olanın hâlâ bir “koridor mu, cepler mi” olduğu belli değil. Mehmetçiğin Fırat'ın doğusunda devriye gezerken şehir merkezlerine girip girmeyeceği de belirsiz. Kurulacak olan Koridor/cepçiklerle, Suriye'nin kuzeyinde bir “PKK devletçiğine” Ankara'nın kendi eliyle meşruiyet kazandırıp kazandırmadığı da ayrıca tartışma konusu" tespitinde bulunuyor.

Yazının tamamına buradan ulaşabilirsiniz