Canan Kaftancıoğlu: Kahramanlara karşıyım... Sonra başımıza bela oluyorlar!

3. Edremit Kitap Fuarı’nda İstanbul seçimlerini değerlendiren CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu “Kahramanlara da, kahramanlaştırılmalara da karşıyırm. Eğer varsa kahraman varsa bu bize inanan 16 milyon İstanbulludur” dedi.

Konuşmasına Edremit Kitap Fuarı’nın önemini vurgulayarak başlayan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu “çıkışın olmadığı, çaresiz kaldığımı hissettiğim anlarda okuduğum kitaplarda umudun hiçbir zaman tükenmediğini gördüm. İnsanların hayal ettikçe hikayeler yazdıklarını, yazdıkları hikayelere inandıkça da o hikayelerin gerçeğe dönebildiğini gördüm” dedi.

Kaftancıoğlu şunları söyledi:

Kitaplarda  hep iyiler ve kötüler, ezenler ve ezilenler vardır.

21. yüzyılda da ezenle ezilenin, halktan yana olanla halkın karşısında olanların mücadelesi devam ediyor.

İnanarak mücadele edenler, inançla ve doğru bilgiyle yürüyenler, bunu ideolojiyle birleştirenler kazanıyor…

İstanbul seçimlerin de Türkiye seçimlerinin de bir mimarı varsa, bu mimar, hak hukuk adalet diyerek, insanları ayırmadan, Anadolu öğretisinin bir sonucu olarak insanların farklılıklarıyla yan yana durabileceğini, farklılığın zenginlik olduğunu gösteren Genel Başkanımızdır…

Sonuçlara bakarak ortaya çıkartılmaya çalışılan kahramanlara da, kahramanlaştırılmalara da karşıyım. Çünkü kahramanların var edildiği kitaplar, bugün iktidarına zorla okutulan tek adam kitaplarına dönüyor.

Kahramanlaştırılanlar insan olma özelliğinden uzaklaşıyor. Kahraman siyasetçiler, hakimler, sanatçılar, polisler olmasın. Mücadele etsinler ve sadece görevlerini yapsınlar…

Kahraman diye başlatıyoruz sonra Sarayda başımıza bela oluyorlar…

Seçim sonuçlarına göre kahraman varsa bu İstanbul’da 16 milyondur, Türkiye’de de 82 milyondur…

Nasıl başardınız?

“Nasıl başarıdınız” diye soruyorlar. İstanbul seçimindeki başarı ortak bir hikayenin ürünü. Eğer bulduğun her şeyi okuyup, duyduğun her şeyi sorgularsan, hayal kurmayı bilirsen başaramayacağın hiçbir şey yoktur!

“İstanbul’u Saraydan alıp halka vereceğiz” dediğimde, buna inanmıştım.

İnanırsanız ve çalışırsanız başarırsınız. Önce bir İstanbul hikayesi yazdık çünkü hayal kurmayı biliyorduk. Örgüt bu hikayemize inandı, sonra da 16 milyonu inandırdık…

Sahici ve samimi bir şekilde ne yapacağımızı anlattık. Tabi aklı ve bilimi de kullandık. Demokrasiye inandık ama demokrasiyle disiplini de karıştırmadık…

Kötüler çabuk pes etmez. Yine girdiler devreye…

Demokrasi istemiyorlar, çünkü demokrasi olursa yanlışlarınızı eleştirirler, kadınlar, gençler konuşur…

Onlar Hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukuku istiyorlar, biz hukukun üstünlüğü istiyoruz…