Doktor Ekrem Karakaya’nın öldürülmesinin ardından sağlıkçılar iş bıraktı

Sağlık çalışanları ve hekimler dün Konya'da görevli doktor Ekrem Karakaya'nın uğradığı silahlı saldırı sonucu ölmesi üzerine bugün iş bıraktılar.

Doktor Ekrem Karakaya’nın öldürülmesinin ardından sağlıkçılar iş bıraktı

Hekimler ve sağlık çalışanları Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve sağlık emek-meslek örgütlerinin çağrısıyla; sağlıkta şiddete karşı "Üzgünüz, Öfkeliyiz! Sorumlulardan Hesap Soracağız" diyerek bugün ve yarın grevdeler. İki günlük iş bırakma eylemi başlatan sağlık çalışanları, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'yı istifaya çağırdı.

Bianet’te yer alan habere göre; Diyarbakır Bismil Devlet Hastanesinde de iş bırakan hekimler, "Sağlıkta önlenemeyen hatta artarak devam eden şiddetin sorumluları sağlıkta yanlış politikaları sürdürmeye ve bizleri hasta ve yakınlarıyla karşı karşıya getirmeye devam ediyorlar. Şiddeti körükleyen açıklamalardan ve politikalardan geri kalmıyorlar. Üzgünüz öfkeliyiz" dedi.

İstanbul'da sağlık emekçileri, birçok hastanede iş bıraktı. İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde iş bırakan sağlık emekçileri, "Sağlıkta şiddet istemiyoruz" sloganları attı. Eylemde konuşan doktor Merve Yıldırım, sağlıkta şiddetin "münferit" olay olmadığını belirtti. Yıldırım, olayları kınamanın bir işe yaramadığına işaret ederek, "Sorumluların bu yaklaşımı bugün yeniden bir cinayetle sonuçlandı" dedi.

Antalya'da iş bırakan sağlık emekçileri, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde bir araya geldi. SES Antalya Şube Eşbaşkanı Şükran İçöz,  "Tahammülümüz kalmadı. Nefes alamıyoruz. Tükendik. Güvenli ortamlarda çalışmıyor, her an şiddet tehdidi altında inanılmaz bir stresle yaşıyoruz. Sağlık emekçilerine yönelik şiddet her geçen gün her geçen dakika artıyor. Şiddet pandemisi ile karşı karşıyayız" şeklinde konuştu.

Birçok şehirde eylem

İstanbul’da Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi, Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Prof. Dr. İlhan Varank Sancaktepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Ataşehir Fatih Sultan Mehmet Hastanesi, Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Marmara Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi, Acıbadem Atakent Hastanesi, Yedikule Göğüs Hastalıkları Hastanesi, Acıbadem Altunizade, Silivri Kolan Hospital, Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi, Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Eyüpsultan Devlet Hastanesi, Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi, Gaziosmanpaşa Eğitim Araştırma Fizik Tedavi Rehabilitasyon Hastanesi, Göztepe Eğitim Araştırma Hastanesi ile Taksim İlk Yardımeylem yapılan hastanelerdi.

Polis yürüyüşe izin vermedi

Eylemlerin bir diğer adresi de Çapa’ydı. Doktorlar ve sağlık çalışanları İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi önünde bir araya geldi. Buradan İl Sağlık Müdürlüğü'ne yürümek istedi.

Ancak polis doktorlara ve sağlık çalışanlarına yürüme izni vermedi. Doktorların ve sağlık çalışanlarının önünü çevik kuvvet kalkanlarla kesti. Bu sırada doktorlar ve sağlık çalışanları Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yı istifaya çağırdı. "Doktorlara değil katillere barikat" sloganı attı. Eyleme müdahale eden polis doktorların ve sağlık çalışanlarının yürümemesi için sert kullandı.

Sağlık emekçileri polise "Bizi de mi öldüreceksiniz?" diyerek tepki gösterdi. Bu esnada bir polis memuru ise fenalaştı. Fenalaşan polise ilk yardım ise şiddet kullanılan doktorlardan geldi. İlerleyen dakikalarda polis barikatını aşan bir grup doktor ve sağlık çalışanı barikatı aşarak yolu kapattı ve Fındıkzade'ye yürüdü. Barikat arkasında kalan sağlıkçıların bekleyişi ise sürüyor.

Ne olmuştu?

Dün, Konya Şehir Hastanesi'nde görev yapan Dr. Ekrem Karakaya bir hasta yakını tarafından silahlı saldırıya uğradı. Dr. Karakaya'yı silahla vuran M.A., aynı silahla intihar ettiği bildirildi.

Yaşanan olay ardından tedavi altına alınan Dr. Karakaya ve saldırıda bulunan M.A. tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Türk Tabipleri Birliği (TTB) "Konya Şehir Hastanesi'nde görev yapan meslektaşımız Dr. Ekrem Karakaya'yı kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz.

"Tüm uyarılarımıza rağmen şiddet ortamına dur diyecek, şiddeti engelleyecek önlemleri almayan sorumluları da affetmeyeceğiz" demişti.