Erdoğan: Davaya ihanet edenler bir daha saflarımızda yer alamaz!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adıyaman'da partisinin mitinginde konuşuyor. Erdoğan, "Meşru olmayan yollara tevessül ediyorlarmış. Bak şunu söyleyeyim; şunu bilin... Bizim trenden inenler bir daha bu trene binemeyecekler" dedi.

Erdoğan: Davaya ihanet edenler bir daha saflarımızda yer alamaz!

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adıyaman'da partisinin mitinginde konuşuyor. Erdoğan, "Meşru olmayan yollara tevessül ediyorlarmış. Bak şunu söyleyeyim; şunu bilin... Bizim trenden inenler bir daha bu trene binemeyecekler" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının bazı satır başlıkları şöyle:

Bu davaya ihanet edenler bizim saflarımızda yer alamaz

İnşallah Kahta gene rekor, ondan sonra biz Kahta’dayız. Sincip var, Samsat var. Ama bir şeyler duyuyorum. Besni bize kırgın mı ya? Var mı öyle bir şey? Bir şeyler yapıyorlarmış. Meşru olmayan yollara tevessül ediyorlarmış. Bak şunu söyleyeyim; şunu bilin… Bizim trenden inenler bir daha bu trene binemeyecekler. Bu davaya ihanet edenler bu davanın saflarında yer alamazlar.

Bay Kemal’de utanma yok. Geçen ‘Başörtüsü sorununu ben çözdüm’ diyor. Sen neyi çözdün? Okullarda artık başörtüsü sorunumuz yok. 31 Mart’ta biz, siz, hepimiz sorumlulukla hareket edeceğiz. Bunlara 31 Mart’ta Osmanlı tokadını sandıkta atmamız lazım. 9 kişinin idam edildiği gün darbecilerin elini sıkmak için kuyruğa giren Avrupalı siyasetçilere Türkiye’nin gücünü göstereceğiz. Kongrelerinde bayrağımızı asmayan bölücülere, İstiklal marşımızı okumaktan utanan CHP’li gafillere sandıkta gereken dersi verecek miyiz? Şimdi Bay Kemal ‘Böyle bir şey yok’ der. İspat ederim. Onlar İstiklal Marşı okuyor, adayı İstiklal Marşı okumadı.

Erdoğan'ın Adıyaman'dan önceki durağı Van'dı.  Van mitinginde konuşan Erdoğan, Ankara ve İstanbul adayları Mehmet Özhaseki ve Binali Yıldırım için oy istedi. Erdoğan, yurtiçi ve sınırötesi askeri harekatların da aralıksız süreceğini ifade etti.

Erdoğan, Van mitinginde özetle şunları söyledi:

Milleti kimi zaman sağcı-solcu, Alevi-Sünni, Türk-Kürt diyerek kavga ettirmeye çalıştılar. Bu uğurda nice gençler toprağa düştü. Sonuçta ne oldu. Van deprem yıkıntıları altında inlerken bunlar kendi senaryolarını sahnelemenin peşindeydi. Ben depremin olduğu gece Erciş’e geldim. Bu terör örgütünün arkasında olanlar neredeydi? Biz dertliydik. Onun için bakanlarımla buraya geldik. Bütün buradaki gayretimizle Van’ı kendi halimize bırakamazdık.

Bu teröristleri inlerine kıstırıp yok etmiş olmazsak, her gün masum insanlarımızın kanını dökecekler. Sınırötesinde bunları takip etmezsek, baharlarımızı kışa çevirecekler. Niye Cudi’ye, Gabar’a, Tendürek’e, Kandil’e girdik? Benim halkımı rahatsız etmesinler diye.

Ülkeyi yasaklardan, zulümlerden kurtardık

Biz ülkemizdeki tüm kesimler gibi geri kalmışlık ve hak-özgürlük sorunlarını çözmek için çalıştık. Reformları her türlü riski göze alarak hayata geçirdik. CHP’nin kangrene çevirdiği pek çok meseleyi hal yoluna koyduk. Ülkemiz demokrasisini yasaklardan, baskılardan, zulümlerden kurtardık. Kendi dillerini propagandalarını yapıyorlar mı? Bütün bunlarla cezaevlerinde gidip anneleri evlatlarıyla kendi dilleriyle konuşuyor mu?, konuşuyor. Burada da zaman zaman aksaklıklar olabilir. Türkiye hukuk devletidir ve hak arama yolları açıktır. Ülkemiz artık hiç kimsenin bu konuları istismar etmeyeceği olgunluk seviyesine gelmiştir. Hiçbir şeyin gizli saklı kalması mümkün değildir.

Van’dan ilan ediyorum; bir daha hiçbir güç Türkiye’yi terör örgütlerinin cirit attığı bir ülke haline getiremeyecektir. Bir daha hiçbir güç, Türkiye’yi anaların ağladığı bir ülke haline getiremeyecektir. Türkiye sadece birliği, beraberliği, kardeşliği konuşacak.

31 Mart’ta sadece belediye başkanlarını değil, evlatlarımıza nasıl bir ülke bırakacağımızın da kararını vereceğiz. Ülkemizin kalkınmasına vurduğu darbeyle bilinen bu zihniyetlerin ittifakıyla geleceğe ulaşamayız. Bu öyle bir ittifak ki milletin karşısında bir araya gelemiyorlar. Van’da, İstanbul’da, Diyarbakır’da başka konuşuyor, başka davranıyor. Tıpkı bukalemun gibi doğuda başka batıda başka kılığa giriyorlar. Sadece yıkmayı vadediyorlar, yapmayı değil.