Davutoğlu, 2014 Peşmerge'yle Kobane'ye neden girmediklerini açıkladı

AKP'den ilk istifa eden (2003) eski İstanbul milletvekili Emin Şirin, Ahmet  Davutoğlu'nun parti kurmaktan vazgeçebileceğini iddia etti. Şirin, bu iddiasını Ahmet Davutoğlu ile baş başa yaptığı yaklaşık 1 buçuk saat süren görüşmeden sonra gündeme getirdi

Davutoğlu, 2014 Peşmerge'yle Kobane'ye neden girmediklerini açıkladı

AKP'den ilk istifa eden (2003) eski İstanbul milletvekili Emin Şirin, Ahmet  Davutoğlu'nun parti kurmaktan vazgeçebileceğini iddia etti. Şirin, bu iddiasını Ahmet Davutoğlu ile baş başa yaptığı yaklaşık 1 buçuk saat süren görüşmeden sonra gündeme getirdi.

Emin Şirin'in iddiasını gündeme, Ankara Siyasetine yakın Ahmet Takan gündeme getirdi. Takan Emin Şirin ile yaptığı telefon görüşmesini köşesinde okurlarıyla paylaştı.

Takan'ın yazısının ilgili bölümü:

Birinci sorduğum soru, 2014'de Kobani meselesi başladığında, daha doğrusu IŞİD'in Suriye'nin kuzeyine Fırat'ın doğusunu işgal hareketi başladığında bizim IŞİD ile mücadele koalisyonuna  girmekte gecikip gecikmediğimizi ve 29 Ekim'de Kobani'ye peşmergeler girerken biz niye girmediğimizi sorgulamıştım. Buna, kendisi açısından bir devlet adamı meşruiyeti içinde cevaplarını verdi. Şöyle ki; 'biz IŞİD ile mücadele  koalisyonuna baştan beri girdik fiili olarak askeri operasyonlara iştirakimiz 11 ay sonra olsa bile koalisyonun başından içindeydik. Ve Kobani meselesinde direkt olarak bizim askerimizin girmesinden ziyade Kuzey Irak hükümeti ile irtibat içerisinde peşmergelerin girmesini tercih ettik. Çünkü o gün, unutmayınız ki o sırada Musul konsoloshanesinin IŞİD'in eline geçirilmesi meselesi vardı. O konuyu halletmemiz lazımdı. Ve bir takım başka unsurlar dolayısıyla askeri operasyona bizzat girmemeyi, bir fiil girmemeyi o günlerde devlet olarak tercih ettik' dedi. Bu birinci izahatı.

Şöyle söyleyeyim, Ahmet Davutoğlu bir kere AK Parti'ye gönülden bağlı bir insan. Ama AK Parti'ye bağlılığı kadar hukuk devletine, demokrasiye, kuvvetler ayrılığına, insan haklarına, Kopenhag kriterlerine de bağlı bir insan. Eğer AK Parti'yi bu kriterler çerçevesinde görürse veya AK Parti'de bu kriterler çerçevesinde bir revizyon ortaya çıkarsa belki de ayrılmaktan vazgeçer. Yani, şahsi bir mücadele yapmadığı çok ortada. Prensipler çerçevesinde bir mücadele yapıyor. Bu prensipleri kendi mevcut partisi içinde uygulanır hale gelirse yeni parti kurmaktan da vazgeçebilir ama bunlar uygulanamazsa o zaman prensipleri parti aidiyetinin önünde olacak, öyle gördüm.

Ahmet Takan'ın Yeni Çağ Gazetesi'nde yayımlanan yazısı