CPJ: Kürdistan'da gazetecilere yönelik saldırılar arttı

Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) Orta Doğu ve Kuzey Afrika Program Koordinatörü Şerif Mansur, Kürdistan Bölgesi ve Rojava’da gazetecilere yönelik saldırıların arttığını ve sadece bir ayda dört gazetecinin tutuklandığını söyledi.

CPJ: Kürdistan'da gazetecilere yönelik saldırılar arttı

Şerif Mansur’a göre, Kürdistan Bölgesi’nde geçmişte Irak ve Suriye gibi komşu ülkelere nazaran gazetecilerin durumu daha iyiydi ancak bu iyi gidişata rağmen son zamanlarda gazeteciler tutuklanmaya başlandı.

Şerif Mansur, Rûdaw TV’de Bestun Osman'ın sorularını yanıtladı:

Size genel olarak Ortadoğu'da, özelde Irak ve Kürdistan Bölgesi'ndeki gazetecileri sormak istiyorum. Bize, buralardaki gazetecilerin durumlarını anlatır mısınız?

Misafirperverliğiniz için teşekkür ederim. Bize göre Irak Kürdistanı ve Suriye Kürdistanı'nda gazetecilere yönelik saldırılarda artış var. Örneğin, yalnızca bu ay kuzey Irak ve Suriye'de en az dört gazeteci Kürt güçleri tarafından tutuklandı. Kuzey Irak'ta son birkaç yıldır tutuklamaların arttığını görüyoruz, bildiğimiz kadarıyla Aralık ayında en az 4 gazeteci tutuklandı ve bunlardan biri serbest bırakıldı. Bu daha önce Irak Kürdistanı için, hatta Suriye'nin kuzeyinde hiç olmadı. Irak ve Suriye'nin diğer bölgelerinde olduğu gibi, komşularına kıyasla Irak Kürdistanı'nda gazetecilere yönelik tutum zaten iyileşmiş durumda. Bu iki ülke, Irak ve Suriye, tarihsel olarak dünyadaki gazeteciler için en kötü ve en ölümcül ülkeler olarak kabul ediliyor. Komitemiz, 1992'den bu yana Irak'ta öldürülen 190 gazeteciyi kayıt altına aldı. Suriye, son birkaç yılda 139 gazetecinin öldürüldüğü Irak'tan sonra dünyada ikinci sırada yer alıyor.

Normalde Kürdistan Bölgesi'ni Irak ve Suriye'nin diğer bölgelerinden daha iyi gördük, ancak son zamanlarda orada tutuklanan gazetecilerin sayısı her iki ülkeye kıyasla önemli ölçüde arttı.

O dosyalardan bazılarına değinmek gerekirse, CPJ'nin geçmişte Ortadoğu'da izlediği en önemli dosya sadece Kürdistan Bölgesi, Batı Kürdistan, Suriye ve Irak değil, İran ve diğer Ortadoğu ülkelerini de gözlemiştiniz…

Bir de iyi haberler var.  Bir yıldan fazla bir süre önce Lübnan'da Lokman Salim'in öldürülmesinden sonra geçen yıl Ortadoğu'da hiçbir gazeteci öldürülmedi.  Ama bu, gazetecilere yönelik herhangi bir saldırı veya şiddet olmadığı anlamına gelmez. Ortadoğu, Mısır, Suudi Arabistan ve İran'da çok sayıda gazeteci tutuklandı. Mısır, birkaç yıldır dünyanın ve Orta Doğu'nun en kötü erişilebilir gazetecisi olurken, onu Suudi Arabistan ve İran izliyor. Körfez ülkelerinde ve Fas'ta gazetecilere yönelik sansür ve gözetleme taktiklerinde artış görüyoruz. Bu taktik, o ülkeler ve Ortadoğu ülkeleri tarafından İsrail gibi bölgesel müttefiklerin şirketlerinde veya Avrupa ve Amerika gibi bölge dışında da uygulanmaktadır.

Özellikle İran'da protestoları takip eden gazetecilere yönelik saldırıların sayısında da artış görüyoruz. Örneğin; Fransa'dan Irak’asınır dışı edilen ve oradan da Irak'a teslim edilen  Ruhullah Zem'in tutuklanıp idam edilmesi. Bu bizim için büyük bir endişe kaynağıydı ve birkaç yıl önce oldu. Ancak genel olarak gazeteciler devlet dışı aktörler tarafından da tehdit ediliyor.  Dünya çapındaki suç örgütleri tarafından hedef alınan gazeteciler var.  Meksika, Afganistan ve Filipinler son yıllarda birçok  gazeteci öldürüldü.

Son 10 yılda Kürdistan medyasının gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Irak Kürdistanı'nda 10 yıl önce Mayıs ayında protestolar başladı. Birçok yönden Arap Baharı'na benziyorlardı. O sıralarda Serdeşt Osman adında bir gazetecinin öldürüldüğünü gördük. Hâlâ cinayetinin arkasında olanları bulup adalete teslim etmeye çalışıyoruz. Bu engeller olduğu anlamına geliyor, ancak son 15 yılda Irak Kürdistanı'nda gördüklerimiz, gazetecilere zarar verilmediği yönünde.  Hükümetin protestoları haber yapan gazetecilere nasıl davrandığını ve Kürt partilerinin Irak ve Suriye'deki siyasi durum nedeniyle muhalif gazetecilerle nasıl davrandığını konuşacak olursak, şimdi Irak'ın diğer bölgelerine çok benziyor. Bu bizi birçok yönden hayal kırıklığına uğratıyor, ancak biz gazetecileri korumaya odaklanmaya devam edeceğiz.