İmamoğlu'ndan adaylık mesajı: Oyuna girme ihtimali olan bir oyuncuyum

Ekrem İmamoğlu, hakkındaki mahkumiyet kararının ardından Altılı Masa'da yeniden patlak veren adaylık tartışması hakkında konuştu: Teknik direktör beni oyunu sokar veya sokmaz. Ona ben karar vermeyeceğim. Ama oyuna girme ihtimali olan bir oyuncuyum.

İmamoğlu'ndan adaylık mesajı: Oyuna girme ihtimali olan bir oyuncuyum

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, hakkında verilen hapis ve siyaset yasağı cezalarının ardından başlayan cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışması hakkında konuştu. "Ben tek başıma kendimi rakip olarak görmüyorum elbette" diyen İmamoğlu, "Ama Erdoğan'ın karşısındaki rakip takımın bir oyuncusuyum. Teknik direktör beni oyunu sokar veya sokmaz. Ona ben karar vermeyeceğim. Ama oyuna girme ihtimali olan bir oyuncuyum" ifadelerini kullandı.

İmamoğlu, muhalefette çok sayıda potansiyel aday bulunduğunu belirterek, "Tek seçeneğe mahkum olan iktidar tarafı, artık muhalefet değil" diye konuştu. "Rakibin bir oyuncusunu, saha dışında sakatlayıp oyun dışı bırakmayı doğru buluyorlar mı, bulmuyorlar mı bunu açıkça halka anlatsınlar. Mertçe bir mücadele istiyorlar mı, istemiyorlar mı ben bunu merak ediyorum. Tam fikirlerini duymak istiyorum" diyen İBB Başkanı, şöyle devam etti: "Yoksa tabii ki, kendimi aday görmek gibi bir hadsizlik içinde değilim. Ama takımın sahaya çıkarabileceği bir oyuncusuyum. Bu net."

Habertürk yazarı Fatih Altayl'ya konuşan İmamoğlu, hakkında mahkumiyet kararı verilmesi halinde neler yapılacağını çok önceden planladıklarını ve Saraçhane buluşmasının da aylar önceden belli olduğunu söyledi

Altaylı, İmamoğlu'nun bir süre ekrana çıkmayacağını söylediğini ve kendisini kahve içmeye davet ettiğini belirtti

‘Tek başıma kendimi Erdoğan’a rakip olarak görmüyorum'

İmamoğlu, "Yani mertçe bir mücadele derken kendinizi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın karşısında rakip olarak mı görüyorsunuz?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"'Fatih Bey, ben tek başıma kendimi rakip olarak görmüyorum elbette. Ama Erdoğan'ın karşısındaki rakip takımın bir oyuncusuyum. Teknik direktör beni oyunu sokar veya sokmaz. Ona ben karar vermeyeceğim. Ama oyuna girme ihtimali olan bir oyuncuyum. Ve işin güzeli bugün bizim takımda oyuna girmeye ve sonucu değiştirmeye aday, o kapasitede pek çok oyuncu var artık. Dün sayamazdınız bu oyuncuları bugün ise pek çok oyuncumuz var rakibe gol atabilecek. Bu zenginlik artık muhalefet tarafında var. Tek seçeneğe mahkum olan iktidar tarafı artık muhalefet değil. Benim söylemek istediğim ise şu. Rakibin oyuna girme ve skoru değiştirme gücüne sahip oyuncularından biri maç öncesi yolda, maça gelirken ve üstelik oyuna girip girmeyeceği bile belli değilken sakatlamasınlar. Yolda otomobille çarpıp oyun dışı bırakmayı içlerine sindiriyorlar mı, sindiremiyorlar mı bunu söylesinler! Rakibin bir oyuncusunu, saha dışında sakatlayıp oyun dışı bırakmayı doğru buluyorlar mı, bulmuyorlar mı bunu açıkça halka anlatsınlar. Mertçe bir mücadele istiyorlar mı, istemiyorlar mı ben bunu merak ediyorum. Tam fikirlerini duymak istiyorum... Yoksa tabii ki, kendimi aday görmek gibi bir hadsizlik içinde değilim. Ama takımın sahaya çıkarabileceği bir oyuncusuyum. Bu net."