BMGK'de, Türk ve Suriyeli temsilciler arasında sert tartışmalar yaşandı

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) Suriye’deki insani durum konulu oturumda Türkiye’nin Barış Pınarı Harekâtı ve bölgedeki varlığıyla ilgili Türk ve Suriyeli temsilciler arasında sert tartışma yaşandı.

BMGK'de, Türk ve Suriyeli temsilciler arasında sert tartışmalar yaşandı

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) Suriye’deki insani durum konulu oturumda Türkiye’nin Barış Pınarı Harekâtı ve bölgedeki varlığıyla ilgili Türk ve Suriyeli temsilciler arasında sert tartışma yaşandı.

BMGK’de konuşan Suriye’nin Daimi Temsilcisi Beşar Caferi, Türkiye’nin saldırı için öne sürdüğü gerekçelerin yalan olduğunu belirterek, “Türk saldırganlığı Suriye’nin işgaline, yüzlerce sivilin ölümüne ve yaralanmasına, kitlelerin yerinden olmasına yol açmıştır” dedi. 

Suriye’nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Beşar Caferi, dün Suriye gündemiyle toplanan Güvenlik Konseyi’nde yaptığı konuşmada Türkiye’nin saldırganlığına tepki gösterdi. Caferi, "Suriye hükümetinin Türk saldırganlığını en şiddetli biçimde kınadığını ve Türk rejiminin eylemlerini meşru müdafaa ya da terörle mücadele bahanesiyle gerekçelendirme girişimlerini reddettiklerini" söyledi.

Türkiye’nin uluslararası hukuk, BM Sözleşmesi ve BM kararlarını alenen ihlal ettiğini kaydederek, saldırı için öne sürdüğü gerekçelerin yalan olduğunu dile getiren Caferi, "Türk saldırganlığı Suriye’nin işgaline, yüzlerce sivilin ölümüne ve yaralanmasına, kitlelerin yerinden olmasına yol açmıştır" diye konuştu.

Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya ise Rusya ile Türkiye arasında 22 Ekim’de Soçi’de varılan mutabakat muhtırasının "Suriye’nin istikrara kavuşturulmasında kilit önem taşıdığını" savunarak, "Suriye ve Kürtlere acil önemdeki konularda kapsamlı diyalog oluşturma arayışlarında yardıma devam edeceğiz" diye belirtti. 

BMGK’da söz alan ABD Daimi Temsilciliği yetkilisi Michael Barkin ise ateşkesten dolayı mutlu olduğunu belirterek, Türkiye’nin paramiliter güçlerin kasıtlı olarak sivilleri hedef aldığı yönündeki haberlerin teyit edilmesi durumunda "bu eylemlerin savaş suçu olarak değerlendirilebileceğini" söyledi.